- Ocak 08, 2025
- 0 Comments
12 OCAK 2025 | AY DÜĞÜMLERİ BAŞAK-BALIK AKSINDA
Kaderin ağlarını ören Ay Düğümleri burç değiştirmeye hazırlanıyorlar. Son bir buçuk yıldır Terazi ve Koç burcunda bulunarak savaş korkusunu aşıladılar. Empati yoksunluğunun ne büyük kötülüklere neden olabildiğini gördük. Suriye'de.. Ukrayna'da..
Şimdi ise yeni bir döngü başlamak üzere. Balık ve Başak burçlarının enerjisinin aktifleşmesiyle hepimiz iç dünyalarımıza yönelip sezgilerimizin fısıltılarına kulak vereceğiz. Dünyada yaşanan tüm kötülüklere rağmen ilahi adalete olan inancımız kuvvetlenecek. Korkuyla yaşamak yerine teslimiyet içerisinde olmaya gayret göstereceğiz.
Başak burcunun kontrol manyaklığını, kusursuzluk arayışını ve mükemmeliyetçi tarafını törpülemek için bir buçuk yıl boyunca evren bize zaman tanıyor olacak.
Bu nedenle şu soruların cevaplarını kendimize sormakta fayda var:
• Hayatımın hangi alanında yüce yaratıcının ilahi iradesine güvenmek yerine, kendi irademle elimde olmayan şeyleri kontrol etmeye çalışıyorum?
• Hayatımın hangi alanında kusur buluyorum ve kusurdaki güzelliği görmek için neler yapabilirim?
Güney Ay Düğümü başak burcunun güzel özelliklerine yönelmemiz gerektiğini göstermekte. Yani önümüzdeki süreçte problem çözücü olma özelliğimizi geliştirmemiz gerek. Ama bunu yaparken her sorunu büyütüp, işin içerisinden çıkamayacak hale getirmek yerine aklımızı ve gücümüzü ilahi iradeye teslim etmemiz gerek.
Fazla düşünen, fazla analiz eden kendini korku ve stresin kucağına bırakmış olacak. Bu yüzden bu yılki mantra "sakın korkma, güven!" olmalı. Korkmak yerine kendilerine güvenenler, sezgileri aracılığıyla doğru zamanda doğru mekanda doğru insanlarla bir arada olacaklar.
Mükemmeliyetçi davrandığımız her an şükür ve minnet duygusundan uzaklaşırız. Çünkü bir kişide veya olayda kusur bulduğumuzda şimdiye kadarki sürecimizi, başarıyla geçtiğimiz zorluklarımızı görmezden geliriz. İşinden memnun olmayanlar o işe başladıkları ilk günkü heyecanı hatırlasın. Ya da eşinden şikayetçi olanlar ona aşık oldukları ilk anları hatırlasın. Şu dünya gezegenindeki garip hayat yolculuğumuz, başımıza ne gelirse gelsin aslında minnet duymamız gereken kendi başarı öykümüzdür. Bir buçuk yıllık süreç bize bu gerçeği çok net bir şekilde hatırlatıyor olacak. Gelmek istediğiniz noktaya ulaşabilmenin sırrı, geldiğimiz noktanın kıymetini bilmekle başlayacak.
Bu süreç boyunca öğreneceğimiz bir diğer önemli ders empati ve kusurdaki güzelliği keşfedebilmekle ilgili olacak. Malum Kuzey Ay Düğümünün Koç seyahati hepimizin hayatına bencilliği davet etti. Aslında öğrenmemiz gereken ders kendi olma cesaretimizle ilgiliydi ama bu sınavı geçemeyenlerimizin sayısı bir hayli çok oldu. Şimdi ise görevimiz merkezimize diğerlerine davet etmek olacak. Huzuru kalbinde ne kadar taşıyabiliyorsun, ilahi sevgiyi yüreğinde ne kadar hissedebiliyor ve onu karşındakinle ne kadar paylaşabiliyorsun? sorularıyla yüzleşecek ruhlarımız.
Ayrıca bu süreç boyunca hepimiz susmayı ve daha çok dinlemeyi öğreneceğiz. Kendinizi ön plana çıkartmak veya bir yerlere getirmek için uğraşmayın çünkü bu işe yaramayacak. Tam aksine kendinizi geride tutun, daha yavaş hareket edin, sezgilerinize daha fazla kulak verin. Bu size önümüzdeki süreçte çok güzel şeyler getirecek. Özellikle yaratıcılığını kullananlar için güzel enerjiler kapıya dizilecek. Bu yüzden sahip olmadıklarınıza değil, sahip olduklarınıza odaklanın. Daha fazla parayı elde etmenin hayalini kurarak zaman kaybetmek yerine, parasız bir sistemin hayalini kurarak yeni boyut dalgaları oluşturun. Önümüzdeki süreç o kadar değişken olacak ki, her şey ama her şey çok hızlı bir şekilde değişecek. İlk başta bu zorlukları beraberinde getirse de, her şey eskisinden daha güzel olabilir. Bu bizim elimizde. Hayata olan bakışımız buna karar verecek.
Bu söylediklerim kendi küçük alemimizi etkileyen unsurlardı. Peki ya büyük alem, yani dış dünyamızı Ay Düğümleri nasıl etkileyecek?
Balık burcu suları temsil eder, Başak burcu ise sağlığın sembolüdür. Bu yıl okyanusların sorunlarıyla daha yakından ilgileneceğiz. Nehirlerimiz, göllerimiz ve su kaynaklarımız önem kazanacak. Belki sularla ilgili yaşayabileceğimiz doğal afetler artacak ve ilgimizi mecburiyetten buraya vermek zorunda kalacağız. Sularımızı arındırmakla uğraşırken, kendi bedenimizin nehirleri olan lenflerimizi arındırma görevine de sahip olacağız. Kanımız ve bedenimizdeki tüm sıvılar için bu geçerli olacak.
Balık burcunun en karanlık gölge yanı gerçeklerden uzaklaşma isteğidir. Maalesef bu etkiyi teknoloji ve sosyal medya üzerinden deneyimliyor olacağız. Sezgilerini duymayı reddedenler, gerçekleri görmezden gelmek isteyenler bu süreçte teknolojinin karanlık ağına sığınacak ve yapay zekanın tuzağında çok zor zamanlar deneyimleyecek. Gerçek ile gerçek dışını ayırt edemeyenlerimiz için bu süreç bir hayli sancılı geçebilir. Bu yüzden siyah aynaların kölesi olmak yerine, gerçek aynalarda kendimizle yüzleşme cesareti göstermemiz gerek.
Son sözümde hepimizin bilge olarak doğduğunu hatırlatmak isterim. Her bebek doğar doğmaz yeni koşullara uyum sağlar. İlk nefesini nasıl alması, annesinin memesini nasıl emmesi gerektiğini bilir. Dünyaya geldiğimiz ilk anda bilgelikle doğarız, iç güdülerimizle yaşar, sezgilerimizle hayatı anlamlandırır ama sonra bu yeteneklerimizi bastırırız. Tekrardan bu masumiyete geri dönme zamanı. Tekrardan iç güdülere güvenme zamanı.
Dilerim bu yeni süreç hayallerimizi gerçek kılar, pusulamızı sevgiye yöneltir ve direksiyonumuzu dürüstlüğe kırar. Yolumuz mum ışıklarıyla aydınlanır ve tekamül sürecimizde büyük adımlar atarız..