3 Ağustos 2020 | Kova burcunda dolunay

  • Share

20 Temmuz 2020 | Yengeç burcunda yeniay

  • Share

5 Temmuz 2020 | Oğlak burcunda parçalı Ay tutulması

  • Share

21 Haziran 2020 | Yengeç burcunda Güneş tutulması

  • Share

5 Haziran 2020 | Yay burcunda parçalı Ay tutulması

  • Share

22 Mayıs 2020 | İKİZLER BURCUNDA YENİAY

  • Share

7 mayıs 2020 | Akrep burcunda dolunay

  • Share

5 mayıs 2020 - 18 ocak 2022 | Transit ay düğümleri ikizler - yay aksında

  • Share

Geri döndüm & yeni bilgilerle yazmaya devam ediyorum

  • Share

Emek hırsızlığı

  • Share

22 Mart 2020 - 7 Mart 2023 | Transit Büyük Baba Satürn Kova burcunda

  • Share

9 Mart 2020 | Başak burcunda süper dolunay

  • Share

Satürn - haritamızdaki kilit nokta

  • Share

3 Ağustos 2020 | Kova burcunda dolunay


Kapımızda 11 derece Kova burcunda, Uranüs ile kare açıda olan bir dolunay bulunmakta. 
Huzursuz ve isyankâr bir enerji adeta gökkubbeden yeryüzüne iniyor olacak. 

İnsanın iç huzursuzluğu daima değişim göstergesidir. 
Bir olay damlaya damlaya göl olmuş, bardak son noktasına kadar taşmıştır.
Ve değişimin çanları kapımızı çalmaya başlar.

Kova burcu haritanızda hangi hanede bulunuyorsa o evin konularıyla ilgili bir isyan dolunay gecesi zirvesine ulaşacaktır. 
Bu birçoğumuz için bir aydınlanmayı beraberinde getirecek.
Bazı şeylerin değişmesi gerektiğini ve bunun için bizim bir şeyler yapmamız gerektiğini idrak edeceğiz.

Sessizce kendinizi gözlemleyin. 
Zirveye ulaşmaya hazırlanan duygunuzun ne olduğunu iyi hissedin. 
Çünkü her dolunay bir şifalanma ve arınmadır insanın ruhuna. 
Bu dolunay aynı zamanda özgürlük demek.
Yüklerden arınmak demek. 
Ama bunun için farkındalık gerek.

Öyle bir iki haftalık sürece giriyoruz ki, kimilerimiz ne gece uyuyabilecek, ne gündüz huzura erişebilecek. 
Bazılarımız anksiyete hissinin zirveye tırmandığını hissederken, bazılarımız da öfkesine yenik düşüp etrafındakilerden çıkaracak hıncını. 
______________________________

Kafamız darmaduman. 
Kalbimiz huzursuz.
Geleceğimiz belirsiz. 
______________________________

Hepimiz kendi küçük iç dünyamızda bu enerjilerle boğuşurken, makro kozmosta halkın isyan sesleri yükselebilir. 
Otoriteyi temsil eden Güneş Aslan'da, halkı temsil eden Ay Kova'da olduğu için bu çatışmanın kimler arasında gerçekleşeceği bariz ortada.

Kova eşitlik ister.
Hümanisttir.
Adalet için isyan eder.
Oysa günümüz dünyasında hiçbir alanda eşitlik yok şu anda.
Bu yüzden Amerika'da tekrardan alevlenen protestoların daha çok farklı versiyonlarını göreceğiz yeryüzünün çeşitli yerlerinde.
Çünkü tehdit ediliyor insanoğlu. 
Hem de dört bir köşeden.
Sıradan bir insansan sen,
Ne sağlıklı gıdaya ulaşabilirsin, ne suya, ne de sana konforlu bir hayat sunan paraya.
İşte bu sistem önümüzdeki yıllar içerisinde kendini bambaşka bir sisteme devredecek. 
Kova burcunda gerçekleşen her gökyüzü olayı bu değişimin sadece bir fragmanı. 
Bu dolunay da onlardan biri olacak.

☆☆☆

Einstein'ın dediği gibi, belirli bir bilinçteyken yaratılan sorun aynı bilinçle çözülemez. 
Değişim için bakış açınızı değiştirmeli ve farkındalık kazanarak bilinçlenmelisiniz. 
______________________________

Değişime direnç göstermeyin.
Yoksa hayat size direnç gösterir. 

Akışta kalan, geleceği öngörebilen, trendleri takip eden ve sezgileri kuvvetli olan daima kazanır.
Bu dolunay hepimizin bu yetenekleri geliştirmesi ve olacak olanların farkına varması dileğimle..

20 Temmuz 2020 | Yengeç burcunda yeniay


Pazartesi akşamı, 28 derece Yengeç burcunda bir yeniay gerçekleşecek. 
Güzel bir yeniay bizi bekliyor demek isterdim ama bu yıl güzel ve kolay olan şeyler pek olmayacak gibi gözüküyor.

Yengeç burcu dişil ve anaç bir burçtur. Bu yüzden bolluk ve bereketle ilgilidir. 
Ekonomik kriz yüzünden dünya çapında milyonlarca insanın evsiz, işsiz ve aç kalacağına dair tahminler yürütülürken hepimizin bu bolluk bereket enerjisine çok ihtiyacı var. 

Türkiye'de görüntülenen Neowise kuyruklu yıldızı da tam bu bolluk bereket ve refah konularıyla alakalıydı. 
Genelde bir kuyruklu yıldız eskiden beri felaket belirtisidir ama zamanında Bonatti bu kuyruklu yıldız için bolluk ve bereket getirir diye not düşmüş. 
Hep beraber dua edip bunun gerçek olmasını dileyelim ve adımlarımızı da bunun gerçek olabilmesi için atalım. Çünkü gerçekten çok zor zamanlar var kapımızın önünde. 
Semalarımızda çok güzel gözüktü bu kuyruklu yıldız ve bir daha 6800 yıl sonra onu tekrar görebileceğiz. 
Özel bir an'a şahitlik ediyoruz Temmuz ayı boyunca.
Dilerim bu kuyruklu yıldız her birimizin hayatına güzellikleri getirir ve bu süreci selametle atlatırız.
______________________

Bu yeniay Jüpiter, Plüton ve Satürn gezegenlerinin karşısında gerçekleşeceği için atılan yeni adımlara dikkat etmemiz gereken 2 haftalık bir zaman diliminden geçiyor olacağız. 
Bu iki hafta boyunca alacağınız kararlarda güzel gelişmeler olabileceği gibi, gecikmeler ve arka planda dönen karanlık oyunlar gündeme gelebilir. 
Saf niyetlerle yeni yolunuza çıkarken yapacağınız yeni başlangıcın çok da kolay bir başlangıç olmayacağının bilinciyle çıkmalısınız yolculuğunuza. 

Yeniay yengeç burcunda olacağı için biraz duygusalız bu aralar. 
Geleceğin belirsizliği ve sevdiklerimize zarar geleceğinin korkusu ve paniği var içimizde. 
Huzuru arzuluyor ve arıyoruz. 
Ama yeniayın karşısında konumlanan Satürn huzurlu günlerin pek de yakın olmadığını söylüyor. 
Zorluklar ve yıkımlar ama bir yandan da yeni bir şeyin inşası var önümüzde. 
Yani aslında sorumluluk üstlenip, bize düşen görevi yerine getirdikten sonra zannettiğimiz kadar da karanlık olmayacak yarınlar. 

Yeniay gökyüzü, bir yola çıkıyorsan eleştirilerin geleceğini bil ve sorumluluğunu üstlen, adımlarını bunun bilinciyle at, diye fısıldıyor olacak kulağımıza. 
Yani ekeceğiniz tohumların, emek vermeden güzel çiçekler açmasını beklemeyin. 
Önümüzde zor günler var ve sadece kendilerini bu günlere hazırlayanlar hak ettiklerine kavuşacaklar. 

☆☆☆

Beklentilerinizi mütevazi tutun bu ay. 
Duygularınızın dinleyicisi ama mantığınızın uygulayıcısı olun. 
Sorumluluk üstlenmekten ve gerçeklerin gözünün içine bakmaktan çekinmeyin. 
Çünkü hayal kurmanın hiç zamanı değil şu aralar.
Sancılı bir değişim sürecinin artık sadece eşiğinde değil içindeyiz. 
Hep beraber yeni bir bebeğin, yeni bir ekonomik sistemin doğuşuna önümüzdeki yıllarda şahitlik edeceğiz. 
Yapmamız gereken tek bir şey var. 
O da bunun farkında olmak. 
Bir daha uzun bir müddet Satürn, Jüpiter ve Plüton bir arada olmayacak. 
Hele bir daha böyle bir Kuyruklu yıldızı hiçbirimizin gözleri göremeyecek. 
Korkmak ve endişelenmek yanlış.
Çünkü değişime tanıklık edebilmek aslında güzel bir ayrıcalık. 

Dilerim bu yeniay hepimize ailemizdeki gerçek huzuru keşfettirir ve şimdiye kadar ölmüş olan 600.000 canın uğruna şu kısacık ömrümüzün kıymetini biliriz. 
Çünkü her şey bittiğinde elimizde diğer tarafa götürebileceğimiz tek şey ruhumuza giydirebileceğimiz sevgidolu anılarımızdan başka bir şey olmayacak. 
Bunun kıymetini idrak etmek için bu yeniay çok güzel bir zaman. 

5 Temmuz 2020 | Oğlak burcunda parçalı Ay tutulması



Parçalı Ay tutulması 5 Temmuz sabahı 13 derece Oğlak burcunda gerçekleşecek. 
Son yıllarda etkisi altında olduğumuz bir döngü nihayet bu Ay tutulmasıyla beraber kapanmaya hazırlanıyor.
Ay, Jüpiter, Satürn ve Plüton gezegenleri Oğlak burcunda bir stelyum oluşturuyorlar. 
Hepimizin hayatında bir zorlanma ve kısıtlanma var. 
Korkuyoruz gelecekten ve her şeyin belirsiz olmasından. 
İşte tam da böyle bir zamanda son noktayı koyma imkanını sunuyor olacak evren bizlere. 
Hem de çok güzel yardımlar aracılığıyla. 
Çünkü Ay Vega yıldızıyla kavuşumda, Güneş Sirius'un güzel etkisi altında, Uranüs ise tüm bunlara güzel bir açıda konumlanmakta. 

Babil'de Vega hayat kraliçesi olarak bilinirmiş. 
Yaratıcılık ve ilhamla ilişkilendirilen bir etkiyi doğurduğundan kişisel olarak güzel bir değişimden geçme imkanını vaat ediyor bizlere. 
Yani hepimize kendi hayatımızın kraliçesi olma imkanı veriliyor aslında. 
Gökkubbede parlayan ve güzelliğiyle bizleri büyüleyen Sirius ise, manevi etkileriyle bilinir. 
Bunlara etki eden Uranüs, kendisini iyi günlere hazırlayana olumlu bir değişim armağan edecek. 
Hem de herşey çok hızlı gelişecek. 

Son birkaç yıldır zamanımızı çalan, bize pek bir fayda sağlamayan bir döngüyü kapatıyoruz bu dolunay tutulmasıyla birlikte. 
Bu iki yıldız sayesinde iahi yardımlar yağacak yeryüzüne. 
Eğer ruhunuzla bağ kurabilirseniz maneviyatınızın güçlendiğini hissedeceksiniz.
_______________________

Tutulmayla birlikte önemli olan birkaç gökyüzü olayı daha var. 
Mars kendi yönettiği Koç burcuna geçti ve retro dönemiyle beraber 6 ay boyunca burda kalacak. 
Kış ve bahar boyunca zaman donmuş ve durmuş gibi hissettik. 
Herkes evine kapandı ve her şey yavaşladı.
Mars'la birlikte öyle bir sürece giriyoruz ki bu durağanlık bir son bulacak ama bu son buluş hiç tahmin edemediğimiz zorlukları da beraberinde getirecek. Çünkü bu süreç boyunca Oğlak burcundaki gezegenlere kare açıda konumlanarak bize geçmişi hatırlatıp, düzeltmeler yapmamızı isteyecek ve içimizdeki isyan enerjisini harekete geçirecek. 
Bu yüzden Amerika'daki olayların tüm dünyaya olan sıçraması devam edeceğe benziyor. 

Ateş yakıcı ve kavurucudur. 
Canımızı yakabildiği gibi, içimizdeki yaşam enerjimizi alevlendirerek bizi hayata geri döndürebilir. 
Ateş elementinin bu etkisini olumlu anlamda kullanabilecek olanlar son aylarda girmiş olduğumuz bitkisel hayattan kendilerini kurtarabilecekler. 

Mars'ın bu etkisini korkularınızı aşmak için kullanın.
Motive olmadığınız, yapamadığınızı ve hiçbir zaman için de başaramayacağınızı zannettiğiniz bazı konular tekrardan gündeme gelebilir. 
Süreç belli. 
Gelecek sisli. 
Bu yüzden alternatif çözüm yolları bulmak zorundayız. 
Yoksa bu tıkanıklık devam eder.

Tutulma haftası hem Merkür Güneşle kavuşuyor hem de ikincisini deneyimlediğimiz Jüpiter Plüton kavuşumunu yaşıyoruz. 
Beynimizde fikirler, aklımızda konuşan sesler yankılanıyor. 
Jüpiter ve Plüton birliktelikleri büyük servet göstergeleridir. 
Birçok iflas ve işten çıkarılma haberi duyuyoruz ama bir yandan da bu enerjinin farkına varanların arasından yeni milyonerler doğuyor ama tabiki onların hiçbirini duymuyoruz. 
Bu sürecin geleceğini bilen ve kendini hazırlayan herkes şu an çok şanslı bir konumda ve bu tutulma da onlara destek olmakta. 
Bu şanstan faydalanamamış olanlar içinse son fırsat kapıda. 

Zorlayıcı bir zaman ama fırsatları beraberinde getiren bir hafta.
Bu enerjiyi en iyi şekilde kullanabilmeniz dileğimle..

21 Haziran 2020 | Yengeç burcunda Güneş tutulması


Tam da Yaz Solstisine denk gelen çok kuvvetli bir Güneş tutulmasına şahitlik edeceğiz hep beraber.
Bu Güneş tutulması Yengeç burcunun 0 derecesinde gerçekleşecek ve ruhlarımıza bir arınma armağan edecek. 
Bu arınmanın sembolüyle beraber tüm yaz boyunca dünyanın dört bir yanına gökten o kadar fazla yağmur inecek ki, seller gündeme gelecek. 
Yani içimizde bastırdığımız fırtınaları bu yaz gerçek dünyada deneyimleyerek sakinleşip, arınmayı öğreneceğiz. 
Çünkü acı çekmeden, kıtlığı deneyimlemeden adam olma potansiyeline çoğumuz sahip değiliz. 
Ama bu felaketler de bizi korkutmasın çünkü her biri bize yitirdiğimiz değerlerimizi hatırlatıyor olacak. 

☆☆☆

En son buna benzer bir gökyüzü olayını 20 Haziran 1955 yılında yaşamıştık ve o yıl tarih sahnesine Martin Luther King'in ırkçılık karşıtı hareketi damgasını vurmuştu. 
Tarih ders çıkaramayanlar için tekerrürden ibarettir. 
Bugün Amerika'da yaşanılanlarla o zamanki yaşanılanlar arasında pek de bir fark yok sanki. 
Bir de bunun üzerine 2017'deki Güneş tutulmasının etkilerini asıl şimdi hissediyorlar ve bir yandan da 2 yıl sürecek olan Plüton dönüşlerini yaşıyorlar. 
ABD'de büyük değişimler kapının önünde ve maalesef bu değişimler ekonomik olarak tüm dünyayı da etkileyecekler. 
Kapitalist sistemin çöküşü ve yeni bir parasal sisteme geçişin doğum sancılarını hepimiz çekmeye başladık ve bu hiçbirimiz için kolay bir doğum olmayacak. 

Şu anda her şey normalleşmiş gibi gözükebilir ama bu salgın kolay kolay ortadan kalkmayacak. 
Bu şekilde bilinçsizce yaşamaya devam ettiğimiz sürece 2. dalga sonbaharı beklemeden bizi vurabilir. 
Şu an aldığımız her karar ve attığımız her adım hayati öneme sahip. 
Çünkü öyle bir yıldayız ki seneler öncesinden almış olduğumuz olan kararların bedelini ödüyoruz. 
Hepimiz geçmişimizin karanlıklarıyla yüzleşiyoruz. 
Sorunları yok sayarken hayat çok güzel bir yerdi. 
Ama artık bardak doldu, kova taştı. 
Halının altına süpürüp, görmezden gelebileceğimiz hiçbir şeyimiz kalmadı. 
Şimdi arınma ve mütevazileşme zamanı çünkü bu tutulmayla beraber hepimiz içimizde yeni bir doğumu gerçekleştirmek zorundayız. 

Bir yandan gelecek bu kadar belirsizken bir yandan da elimizden çok fazla bir şey gelmiyor iken, yapabileceğimiz en kötü şey hiçbir şey yapmamak. 
Bir yandan yeni düzene ayak uydurmalı bir yandan da geleceği çok iyi öngörmeliyiz. 
Çünkü eski yaşamlarımıza uzun bir müddet geri dönemeyeceğiz. 
Şu an Kova çağının sadece bir fragmanını izliyoruz. Henüz filmini deneyimlemeye başlamadık bile. 
Bu çağ Balık çağı gibi koşulların kurbanı rolünü daha fazla oynamamıza izin vermeyecek. 
Oysa şu an tam da koşulların kurbanıymışız gibi hissediyoruz kendimizi. 
Bu tutulmayla birlikte bu histen kurtulun yoksa depresyon, keder hatta intihar isteği sizi yılan gibi sarıp sarmalayabilir. 
Yavaşça boğulduğunuzu hissedebilirsiniz. 

Oysa bu tutulma Yengeç burcunda. 
Yengeç anaçtır, dişil enerjidir, berekettir. 
Yuva ve sevgidir. 
Bunlar günümüz kapitalist sisteminde çok uzaklaştığımız ve yitirdiğimiz değerlerimizdi. 
İşte bu yüzden tam da Yaz Solstisinde evren bize çok acı bir şekilde hatırlatıyor kim olduğumuzu ve neleri yitirdiğimizi. 

Hala para peşinde koşan, hatta ona tapan, büyüme hırsıyla yaşayan, başkasını ezerek kendini var eden ve bir türlü mütevazi olmayı başaramayanlar için dehşet verici yıllar var kapının önünde. 
5 kuruş paranızın kıymetini bilin demek isterdim ama parasal sistemin değişeceğini biliyor olmak, paranın da her an değersizleşebileceğinin bilincini beraberinde getiriyor. 
Para adı altında değer yüklediğimiz şey sadece bir kağıt parçası. 
Geçmişin Almanya'sı hiperenflasyonda o paraları ısınmak için yakmak zorunda kaldı. 
Bir zamanlar değerli olanın artık hiçbir değeri kalmamıştı. 
Böyle durumlar böyle bir belirsiz gelecekte her ülkenin başına gelebilecek. 
Venezüela'da fragmanını izledik.
Sıra kimde bilmiyoruz. 
Bu yüzden hazırlıklı olun ve gerçek değerlerinize dönün. 
Bu tutulma hepimizden bunu bekliyor. 
Ne mutlu böyle bir zamanda bir köyü olup da, bahçesinde ekip biçerek ailesini doyurabilecek zenginliğe sahip olanlara. 
Kapitalist sistem bizi parayı elinde tutanın zengin olduğu masalıyla uyuttu yıllarca. 
Bu tutulma güzel ama acı bir uyanış ruhlarımıza. 
_________________________

Tüm bu süreç sizi korkutmasın. 
Yolundan sapanları acı gerçekler beklese de, bu uyanışa ve yeni doğuşa hepimizin ihtiyacı var. 
Şer gibi gözüken olaylarda daima bir hayır vardır.
İnsanoğlu nankördür ve suratına tokadı yemediği sürece akıllanmaz. 
İşte bu tutulma ve her birimizin hayatında açacağı yol çok güzel bir akıllanmayı ve aydınlanmayı beraberinde getirecek. 
Yeterki artık sağır, dilsiz, kör maymunu oynamayalım.

Umarım süreç ne kadar zor ve gelecek ne kadar belirsiz de olsa, ailemizinin kıymetini bilir ve gerçek zenginliğin paradan çok daha öte olduğunu idrak ettiğimiz bir tutulma deneyimleriz.

Sevgi pusulamız olsun 
&
yolumuz bizi gerçek değerlerimize götürsün. 

5 Haziran 2020 | Yay burcunda parçalı Ay tutulması


5 Haziran günü 15 derece Yay burcunda zorlayıcı bir Ay tutulması deneyimleyeceğiz. 
Bu tutulmayı bu kadar zorlu kılan Mars ve Neptün gezegenlerinin ortak bir şekilde tutulma derecesini zorlayıcı bir açıyla etkilemeleri olacak. 
Bu da pamuk ipliğine bağlı olan birçok ilişkimizin sonlanmasına vesile olacak ve birçok defter kapanacak. 
Çünkü bir yandan Venüs gökkubbede geriliyor bir yandan Mars Balık burcunda ne tarafa doğru yüzmesi gerektiğini bilemediği için etrafına sataşıyor bir yandan da Neptün geçmişten günümüze gelen tüm hayal kırıklıklarımızı tetikleyip su yüzeyine çıkarıyor. 
Tüm bunlar her şeyi ama her şeyi sorgulamamıza sebep olacak. 
Emin olduklarımızdan dahi şüphe duyacağımız bir sürece girmekteyiz. 

Siz siz olun güzel bir iç temizlik yapın ama ilişkiler alanında büyük kararlar alıp Yay burcunun elementi olan ateşin etkisiyle ortalığı yakıp yıkmayın. 
Yoksa tutulma sonrası yaptıklarınızdan dolayı dev bir pişmanlık yaşayabilirsiniz. 
Sabırlı olun ve karşılıksız sevmeye çalışın. 

Güneş ikizler burcunda aklımızın beş karış havada olmasına sebep olurken, Ay ise Yay burcunda duygusal olarak geleceğe gereğinden fazla odaklanmamıza ve korkmamıza sebep olacak. 
Bu iki arada bir derede sıkışık kalmış olmanın hissettirdiği duygu bize birçok inançlarımızı ve doğru bildiğimiz yanlışları yıktıracak. 

Bu süreç içerisinde aynı zamanda ne günümüzü ne de geleceğimizi görebiliyor olacağız. 
Ay'ın Yay burcunda bulunuyor olması tepkilerimizin hem ani hem değişken olabileceğini ve fazlasıyla abartıya kaçabileceğimizi gösteriyor. 
Fazla talepkar, fazla iyimser ve fazla katı inançlı davranabilir ve bunun sonucunda yanlış seçimler yapabiliriz. 

Bu tutulmanın en kötü yan etkisi geleceğin belirsiz oluşunun verdiği korku olacak. 
Bu yüzden hepimizin görevi gelecek korkularımızı masaya yatırmak ve içlerinden sahtelerini ayıklamak. 

Kısacası bu tutulma bir arınma ve birçok defterin kapanacağını sembolize ediyor ama bu kapanışlar kolay bir etkiyle gerçekleşmeyecekler. 
Hep beraber zorlanıyor olacağız. 

Tam da tutulma haftasında Amerika'da yaşanılan olayların da bize gösterdiği gibi, her birimizin içinde bir isyan ve öfke var. 
Bu karanlık duygular bastırmış olduğumuz şeylerden kaynaklılar ve artık su yüzeyine çıkmak istiyorlar. 

Bu yüzden önümüzdeki haftalar hatta aylar içerisinde kendi kalbimizin odalarında temizlik yapmamız çok önemli olacak. 
Bize ait olmayan herşey gitmeli ve yerini ferahlık almalı. 
Merkeze sevgi yerleşmeli. 

☆☆☆

Bu yıkıcı ve yanıltıcı etkiyi şifalı bir şekilde kullanabilmemiz dileğimle..


22 Mayıs 2020 | İKİZLER BURCUNDA YENİAY


Kapımızda 2 derece ikizler burcunda bir yeniay bulunmakta.
Gökyüzünde onca gezegenin geriliyor olmasına rağmen yeni bir başlangıç doğuyor her birimizin içinde. 

☆☆☆

Çocuk gibi kıpır kıpır ve heycanlı gibiyiz. 
Özledik dışarıda vakit geçirmeyi ve sosyalleşmeyi. 
Bu yüzden önümüzdeki 2 hafta boyunca bu özelliklerimizi ön planda yaşamak isteyeceğiz. 

Gezegenlerin geri hareketleri yepyeni bir adım atmamızı engelleseler de, geçmişten beri aklımızda var olan projeleri hayata geçirmek için güzel bir yeniay döngüsü içerisindeyiz. 
Hatta bu yeniay döngüsü içerisinde atacağımız adımlarımız Satürn'den gelen üçgen açı sayesinde kalıcı ve önemli başarılar getirecekler bizlere. 

Gökyüzünde Güneş ve Ay ile birlikte, hem Merkür hem de Venüs gezegenleri ikizler burcunda bulunuyor. 
Neptün ise kare açıyla bir yandan bizleri zorluyor. 
O kadar fazla bilgi kirliliğine maruz kalacağız ki, neye ve kime inanmamız gerektiğine dair kafa karışıklı yaşayabiliriz. 
Bunun olmaması için hem kendi sözlerinize hem de size verilen sözlere dikkat edin. 
Güzel konuşanlar ve kendilerini iyi pazarlayanların çok olacaģı bir döngü içerisindeyiz. 

İkizler burcunun karanlık tarafı üçkağıtçı bir gölge benliğe sahip olmasıdır. 
Bu yanımızla bu yeniay yüzleşmek zorunda kalabiliriz. 
Neptün karesinin temsil ettiği gibi kendimize masallar anlatıp, onları gerçek zannedebiliriz. 

Ama bu yeniay kalbimizi ve aklımızı birleştirmeyi başarabilirsek ruhumuza çok değerli bir bilgi de armağan edilebilir. 
Ama bir yandan da dikkatli olmalıyız çünkü onca retro gezegen ve Neptün karesi önümüzü tıkayan ve gerçekleri görmemizi engelleyen enerjilerle boğuştuğumuzu gösteriyor.  

Önümüzdeki 2 haftalık süreç boyunca bize ne salt kalbimiz doğruyu söyleyebilecek ne de mantığımız. 
Her iki taraftan da ele almalıyız yaşadıklarımızı. 
Hem olumlu hem olumsuz taraflarını değerlendirerek seçimler yapmalıyız. 
Yoksa once retro gezegen sürekli baştan sarmamızı isteyecek bizlerden. 

Aklınızdan geçirdiklerinize, sözlerinize, ağzınızdan çıkardıklarınıza, kalbinizde hissettiklerinize ve atmak istediğiniz adımlara dikkat edin. 
Bu süreç içerisinde karşınıza çıkan her şeyi iyi ve kötü yönleri ile iyice kavrayın. 
Yoksa hata yaparsınız. 

O kadar değişken bir gökyüzü hakimki yeryüzüne, kendimizi gergin ve huzursuz hissedebiliriz. 
Bazı şeyler hemen olsun isteyebilir ve sabırsız davranabiliriz. 
Ama unutmayın. 
Aslında retrolar yüzünden hiçbirimiz tam olarak ne istediğimizi bilmiyoruz. 
Sadece aklımız değil, kalbimiz de karmaşık. 
Yön tayin etmekte zorlanıyoruz. 
Bu yüzden öbür günü düşünmek yerine sadece anlık hareket edin. 
İkizler burcunun temsil ettiği gibi hayatın tadına varın. 
Güzel tohumlar ekin yüreğinize..

Hepimiz için huzurlu bir yeni başlangıç olması dileğimle..

7 mayıs 2020 | Akrep burcunda dolunay


7 mayıs'da, bu yılın son süper dolunayıyla karşı karşıyayız.  
Bu dolunay 17 derece Akrep burcunda, Merkür ile karşıt açıda gerçekleşecek. 
Venüs-Neptün ile kare açıda konumlandığı için gerçekleri görmemizi engelleyebilir. 
Bu yüzden bazılarımız bu dolunay bir yüzleşme yaşayabilir.
Ama bu yüzleşme ferahlatan bir yüzleşme olacak çünkü Neptün dolunaya üçgen açıyla destek çıkıyor. 
Yani bu dolunay bizi özgür kılan şey gerçekleri idrak etmemiz olacak. 

☆☆☆

Zihnimiz dağınık, korkularımız uyanık, kalbimiz huzursuz bu gece. 
Ağır bir enerji var gökyüzünden yeryüzüne inen. 
Ay Düğümleri burç değiştirdiler, retrolar ise kapımızın önündeler. 
Hem Venüs, hem Jüpiter, hem de Satürn gerilemelerine hazırlanıyorlar. 
Hem sevdiğimiz, hem inandığımız, hem de gerçek zannettiklerimizin üzerinden imtihana tabi tutulacak ruhlarımız. 

Bu dolunayla birlikte 6 aylık bir geri tuşuna bas moduna giriyoruz. 
İleriye adım atmak istediğimizde duvara tosladığımızı hissedeceğiz. 
Sadece geriye dönük adım atabildiğimizi göreceğiz. 
Çünkü üstünden geçilmesi, tekrardan düzeltilmesi ve kusursuslaştırılması gerekilen bir sürü görev var önümüzde. 
___________________

Önümüzdeki 2 hafta boyunca sessizleşmemiz gerek. 
Tıpkı resimdeki aya sarılan kişi gibi, içimizdeki ışığı tekrardan keşfetmeliyiz. 
Onu bulmadan aydınlanmayacak yoksa gecemiz. 

Akrep burcundaki dolunaylar duygu zehirlenmelerine sebep olurlar. 
Ama aynı zamanda kullanmasını bilene muazzam güzellikte bir arınma ve şifayı getirirler. 

Bu dolunay hangisini deneyimlek istediğimizi seçme hakkına sahibiz. 
Ya gecenin karanlığında, geleceğin belirsizliğinden karartacağız iyice içimizi ya da izin vereceğiz bilinmeyenin bizi dönüştürmesine ve kavuşavağız içsel bir arınmaya bu dolunay vesilesiyle. 

Bunu başarabilmemiz için Merkür bize yardım elini uzatıyor. 
Boğa burcundaki misafirliği sayesinde bize topraklama fırsatını sunuyor. 
Geleceği düşünerek ruhunu karartma, bilinmeyenden korkma, hayatını yaşa ve minnet duy sana verilmiş olan her an uğruna, diye fısıldıyor. 
Merkür'un bu sesini duyar, Boğa burcunun temsil ettiği huzuru içimize davet edebilirsek, güzel bir şifayla arınabilir ruhumuz. 

☆☆☆

Bu dolunay duygularınızı mantığınızla dengeleyin. 
Kalbinize Akrep burcunun elementiyle su serpin. 
Gökyüzündeki huzuru içinize davet edin. 
Retrolarla birlikte içinize dönerek, derinliğinizdeki gerçek özünüze ulaşın. 
Aradığınız pusula da orda, karanlığınızı aydınlatacak mum ışığınız da..

Bu dolunayın hepimize ferahlık, huzur ve şifa getirmesi dileğimle..

5 mayıs 2020 - 18 ocak 2022 | Transit ay düğümleri ikizler - yay aksında


Haritamızda kaderin kodunu işleyen Kuzey ve Güney Ay Düğümleri burç değiştiriyorlar.
Kuzey Ay Düğümü 1.5 yıl boyunca ikizler burcundan geçiyor olacak, tam karşısında yer alan Güney Ay Düğümü ise yay burcunun hanesinde misafir kalacak.

Bu süreç boyunca hepimizin odak noktası İkizler burcunun temsil ettiği alana kayarken, Yay burcunun özelliklerinden uzaklaştığımızı deneyimleyeceğiz.

Peki ya neler bekleyebiliriz?

İkizler burcunun temsil ettiği sosyal medya ve internet üzerinden sosyalleşme konularında bir patlama deneyimleyeceğiz. Bu konularla ilgili yeni uygulamalar çıkabilir, yeni teknolojiler icat edilebilir. Önümüzdeki 1.5 yıl boyunca bize en çok kazandıran sosyal medya alanı ve genel anlamda ikizler konuları olacak.

Yay burcunun temsil ettiği umut, inanç gibi konuların ise geri planda kaldığını göreceğiz.
Şu an için o kadar karmaşık bir zamandan geçiyoruz ki, hiçbirimiz önümüzü net bir şekilde göremediğimiz bir konumdayız. Geleceğe dair umutlarımızın yok olduğunu hissetmeye başladık. Sonuçta ne olacağı belli değil. Birçok iş yeri kapanabilir, insanlar işsiz kalabilir.
Yay burcunun temsil ettiği, bize doğru yolu gösteren pusulamızı yitirmiş vaziyetteyiz. Bizi bu yıl kurtaracak olan tek şey İkizler alanına odaklanmak ve günümüzü verimli geçirmek olacak. Geleceği çok fazla düşünmemek yapabileceğimiz en doğru şey.

İşte bu yüzden gelecek vaat eden tüm konuları silin atın aklınızdan.
Önümüzdeki 1.5 yıl boyunca gelecekte kim olmak ve nerde olmak istediğimizin hayalini kurmaktansa, bu hedefe ulaşmak için gerekli olan yetenekleri geliştirmemiz gerekecek.

Kendinizi ve çocuklarınızı kendi çabalarınızla eğitmeye önem verin. Çünkü bu süreç içerisinde üniversite ve okul eğitimi de ikinci plana kayarak eğitim daha çok ikizler alanı üzerinden gerçekleşecek. Yani kısa süreli eğitimlere, kendi seçimimize bağlı olarak katılabileceğimiz online kurs veya atölyelere olan ilgi artacak. İnsanlar bilgi edinmenin alternatif yollarından ilerlemek isteyecekler. Uzun vadeli eğitimlerden uzak kalmak isteyeceğiz çünkü gelecekte birçok şeyin çok hızlı bir şekilde değiştiğini göreceğimiz bir zaman dilimindeyiz.
Şu an bile yaşadıklarınıza bir dönüp bakın. Yasaklar ne zaman kalkacak, ne zamandan sonra hayat eskiye dönecek diye merakla bekliyoruz. Ama gerçek şu ki bundan sonra bizim bildiğimiz gibi bir eskiye dönüş söz konusu olmayacak. Bu yüzden uyum sağlama yeteneğimizi geliştirmeliyiz ve an'a odaklanmalıyız. Gündelik hayatta kendimize yetebilecek kadar bilgi birikimi edinmeye zaman ayırmalıyız.
Yay burcunun temsil ettiği şekilde ilahi, kutsal veya felsefik bilgiler yerine, hayatta kalmak için evde kendi ekmeğimizi yapmaya veya balkonumuzda kendi gıdamızı nasıl yetiştirebileceğimize dair pratik ve gerekli bilgiler edinmeye değer vermeliyiz ve bunları çocuklarımıza da öğretmeliyiz. Yani kısacası ikizler burcundaki Kuzey Ay Düğümü hepimizi öğrencilik yıllarımıza geri götürecek. Hocanız da siz kendiniz olacaksınız, öğrenciniz de.
2021'in sonuna dek kimsenin size doğru yolu göstermesini ve mutlak bilgiyi vermesini beklemeyin. Edindiğiniz tüm bilgileri pratik hayatta, işe yararlılığa göre sorgulama görevine sahip olacaksınız. Eğer o bilgi işinize yarıyorsa, size bir fayda sağlıyorsa kullanın. Eğer sadece beyninizi dolduruyorsa silin ve devam edin.

İkizler, Merkür gezegeni tarafından yönetilir ve Merkür zihnimizi temsil eder. Hepimizin görevi hızlı düşünme kabiliyetini geliştirmek olacak. Bu süreç içerisinde hızlı düşünen, pratik çözümler üretebilen ve her koşula hemen ayak uydurabilenler kazananlar olacaklar.

Güney Ay Düğümünün yer aldığı Yay burcunu ise genişlemenin gezegeni Jüpiter yönetir.
2022 yılına kadarki süreçte Yay burcunun haritanızda bulunduğu alanda bir genişleme beklemeyin.
İçimize çekildiğimiz, büyük kitlelerle bir arada kolay kolay bulunamayacağımız bir sürecin içerisindeyiz. Büyümek yerine küçülmeye ve kendi küçük çevremizin içinde sosyalleşmeye önem vermeliyiz.

Ay Düğümlerinin burç değiştirmesiyle beraber yurtdışı seyahatleri yerine yurtiçi seyahatleri çok daha fazla gündeme gelecek ve dışarıdan gelen turistler yerine yerli turistler asıl paraları kazandıranlar olacaklar. Bunun sonucunda zaten sallantıda olan birçok seyahat acentesinin veya uçak firmasının iflasa yakınlaştığını göreceğiz.
İnsanlar korku ve tedbirden dolayı uzak mesafelere uçmayı göze alamayacaklar. Herkes kendi küçük çevresinde kalarak sosyalleşmenin yollarını keşfedecek.

İkizler burcu karman çorman bir zihin yapısını temsil eder. Yay burcudur bize sezgilerimize kulak verdiren.
İşte bu 1.5 yıl boyunca sezgilerimizin sesini duymaktansa, aklımızdaki seslere daha fazla değer vereceğiz ve bu da bir sürü korkumuzun güç kazanmasına sebep olacak. Bunun olmaması için Yay yönünüzü kaybetmemeye özen gösterin.

Bu süreç içerisinde tüm sahte inançlarımızı yitireceğiz ve bu bize çok daha büyük bir özgürlük verecek. Yalnız birçok insan inancını yitirmenin eşiğine geleceği için ahlaksızlıkların da arttığını görmek zorunda kalacağız.
Madalyonun daima iki tarafı vardır. 
Bir yandan yanlış inançlardan kurtulmanın verdiği ferahlama, bir yandan da bu ferahlamanın sebep olacağı ahlak anlayışından uzaklaşma riskiyle karşı karşıya kalabiliriz.

İkizler burcu sosyalleşmeyi temsil etse de, hayata asıl anlam kazandıran Yay'dır. Bir çoğumuz hayatımıza anlam katan şeylerden uzaklaşacak. Belki sevdiğimizi zannettiğimiz insanlar çıkacak hayatımızdan. Ama bunlar sizi üzmesin. Gerçek sevgi bağları ebedi kalır daima. Sadece hayatımızda zaten olmaması gereken şeylerle vedalaşmak zorunda kalacağız. Bazı umut ve hayallerimizden vazgeçmek zorunda bırakılacağız. Bir yandan da yeni insanlarla kesişecek yollarımız. Hiç tahmin etmediğimiz bir yerden çıkacak fırsatlar ve dolambaçlı yollardan da olsa, 2022 yılıyla beraber varacağız yine istediğimiz noktaya.

Ay düğümleri daima ortaklaşa hareket ederler. Ejderin kuyruğu ve başıdır onlar. Birbirlerinden ayrılamazlar. Bu yüzden gelecekten korkmayın. Her şey elbet bir gün güzel olacak.
O günler gelene dek yapmanız gereken tek şey, bu zor zamanlarda kendinize ve sevdiklerinize iyi bakmak, geleceği de şimdilik düşünmemek.
Gelecekle ilgili plan yapıyorsanız da, bunun A ve B planlarını hazırda tutun.

İkizler burcunun sembolü çifttir. 2022 yılına kadar tek değil, birçok yolumuz belirecek önümüzde ve seçim yapma hakkına sahip olacağız ama bu seçimleri tek başımıza değil, beraber yapmamız gerekecek.
_______________________

Sabah sağlıklı bir şekilde uyanıyorsanız, şükredin ve sadece günübirlik yaşayın hayatı.
Akşam olduğunda yine minnet duygusuyla girin yatağınıza ve bu süreç boyunca bunu devam ettirin.
Bizi küçük mutluluklar şu anki sahip olduğumuz hayatta bekliyorlar. Tek yapmamız gereken şey onları görmek.
Küçük mutluluklar ve sosyal çevre bize bu süreç içerisinde zannettiğimizden çok daha fazla başarı getirecek.

☆☆☆

Akışta ol.
Hayata uyum sağla ve bilincinde ol, belki de olman gerektiğini zannettiğin yer düşündüğün yer değil de, tam da şu anda bulunduğun yerdir.
Kıymetini bil bu yerin.

Geri döndüm & yeni bilgilerle yazmaya devam ediyorum


Zaman su gibi akıp geçiyor. Şu son bir ay benim için o kadar hızlı geçti ki, zamanın nereye kaybolup gittiğini fark edemedim. 

Bir aydır yazılarımı sizinle paylaşamadım. Dolunaylar, yeniaylar geçti.. Bu yıl çok önemli olan Jüpiter-Plüton kavuşumunun ilkini deneyimledik. 
Plüton topluca ölümleri, katliamları temsil eder. Jüpiter ise genişletir. Geçmişteki birçok salgın hastalık döneminde de bu ikili başrolü paylaşmıştı tarih sahnesinde. Bu kavuşumu bu yıl 3 defa deneyimleyeceğiz hep birlikte. Bu yüzden Korona'nın çok da hızlı bir şekilde yok olacağını düşünmüyorum. Dalgalar halinde bizi etkileyecek sene genelinde. Ama bu bizi korkutmasın. Büyük bir değişim döneminden geçiyoruz. Aslında biraz şanslıyız çünkü yeni bir doğuma şahitlik edebileceğiz. Yeni bir ekonomi modeli doğacak. Hele bir Satürn-Jüpiter birbirine Kova burcunda kavuşsun ve Uranüs'e kare açı yapsın, asıl o zaman göreceğiz yeni doğan ekonomi bebeğimizi. 

Her doğum sancılıdır. Kolay değil bu süreç. Şimdilik Türkiye olarak güzel ve örnek bir tablo çizmiş olsak da, ekonomik olarak çok büyük zorluklardan geçiyoruz ve geçmeye de devam edeceğiz. 
Kapitalist sistemle vedalaşmaya zorlananlarımız olacak. Tüketim hırsıyla yaşayanlarımızı zor bir süreç bekliyor çünkü Satürn Kova'da bizlere eşitliği emrediyor. 
Belki çevrenizde görmeye başlamışsınızdır. Birçok yer %50'ye varan indirimlerle ürünlerini satmaya başladı. Fiyatlar normalleşiyor. Fazla şişirilmişti her şey. Şimdi herkes mütevazileşiyor. 
Kuzey Ay Düğümü Yengeç burcundan bir çıksın, önümüzdeki 1.5 yıl boyunca emlak fiyatlarında da normale dönen düşüşler gözlemleyeceğiz.

Güzel olan bir şey daha var virüs sayesinde. O da doğa ve hava. 
İçimde daima İstanbul'dan kaçma arzusu vardı. Kalabalığından, kirliliğinden. Oysa tüm bu yaşadıklarımız bana ne kadar güzel bir şehirde yaşadığımı hatırlattı. Yunuslar boğazda yüzüyor. Görüntülerini sadece sosyal medyadan görebilsek de büyülüyor onların bu özgürlüğü ve güzelliği beni. 
Hava o kadar berraklaştı ki Uludağ'ın zirvesindeki karlar gözüküyor. 
Demek ki olabiliyormuş. Haftada sadece bir kere alışverişe çıkmak yeterli olabiliyormuş. Alışveriş merkezlerinde gezerek zaman kaybetmeye gerek yokmuş. Gerçekten bir şeye ihtiyaç duyduğunda kargon ayağına kadar getirebiliyormuş. 
Evde de gayet yaşanılıyormuş. Yani insanoğlu bir şekilde her koşula uyum sağlayabiliyormuş. 

Bu yüzden korkmayın bu süreçten. Anı yaşayın. İmam hoparlörden 'baharın gelmesi sizi yanıltmasın' anonsunu yaparken gülümseyin, çünkü büyük ihtimalle bir daha ezan sonrası İmam'dan böyle sözleri duyamayacaksınız. 
Sevdikleriniz yanınızdaysa, ailenizdeki herkes sağlıklıysa da gülümseyin ve minnet duyun çünkü bu çok büyük bir zenginlikmiş. 

Ne tablolar gördü gözlerimiz Avrupa'dan, Amerika'dan.. Milletin parası vardı da yine de boş ellerle döndü marketlerden. O kadar büyük ekonomiler birer maske bile dağıtamadı vatandaşlarına. Sağlık sistemleriyle övünenler, yetersizlikleri yüzünden bilerek göz yumdu insanların ölümüne. 
Tüm bunları yazıyorum çünkü kendime de hatırlattım sürekli bu süreçte bunları. Biz bu ülke vatandaşları olarak çok şanslıyız. Ramazanın ilk gününde idrak edelim bunu ve minnet duyalım. 
Korkmayalım. 
Yarınlara umutla bakalım. 
Çünkü her şey gelip geçecek. 

_______________________________

İçimizdeki gökyüzü olarak bu süreç içerisinde küçük bir manevi ölüm deneyimledim ben de. 
Bir yandan medikal astroloji ve otacılık eğitimi alıyorum ve öğrendiklerimle çok mutlu oluyorum, sizlerle de paylaşmak istiyorum ama bir yandan da çok yoğundum ve kendimi pusulamı kaybetmiş gibi hissettim. 
Yeni bir site mi kursam, yazmaktan tamamıyla mı vazgeçsem? .. gibi bir sürü soruyla boğuştum. Çok düşündüm ve burdan bu şekilde devam etmeye karar verdim. 
Karmik hesaplaşmalardan korkmayan cahiller istedikleri yazılarımı istedikleri gibi çalabilirler. Onları Allah'a havale ediyorum. Sonuçta Einstein'ın dediği gibi takdir edildiğinde değil, taklit edildiğinde başarılısındır. 
Yazılarımı çalmak yerine aşağıdaki 'share on ..' butonlarına tıklayarak paylaşmak isteyenlere de daima minnet duyacağım. ♡

Önümüzdeki süreç içerisinde bazı değişiklikler olacak. Sizinle biraz onları paylaşmak istiyorum. 
Şimdiye kadar kendimi hep bir astroloji öğrencisi olarak gördüm. Astroloji o kadar engin, derya, deniz ki her şeyi öğrendim, biliyorum demeniz imkansız. Bunu hiçbir zaman için diyemeyeceğim ama sadece kendimi yetersiz hissediyorum diye bu sizden bilgilerimi saklayacağım anlamına gelmemeli. Haritamdaki Satürn-Güneş karem hayatımdaki en büyük engelim oldu ve ben artık bu yetersizlik hissini aşmaya niyetleniyorum. Bu yüzden eğer isterseniz sizin için kısa ama öz ve derin astroloji eğitimleri sunmak isterim. Bana arada bir yazıp öğrenciniz olabilir miyim diye soranlarınız oluyor ve şimdiye kadar hep yetersizlik hissinden dolayı geri çeviriyordum bu istekleri. Oysa insan en güzel öğreterek öğreniyor. Şu anki aldığım astro-otacılık eğitiminden de faydalanmanızı çok isterim. Dolar kuru bu kadar yüksekken, bir hayli kazık bir miktar ödedim bu eğitimim için ve keşke Türkiye'de de bu eğitimi verenler olsaydı diye geçirdim içimden. 

Bir yandan da kendi astroloji yolculuğum geliyor aklıma. Üniversite yıllarımda tüm bu binlerce liralık astroloji eğitimlerine imreniyordum ama onlara katılabilecek param yoktu. Bazen aranızdan hocan kim diye soranlarınız oluyor. Hocam hem hiç kimse hem de herkes. 
Maddi imkansızlıklardan dolayı youtube'du benim ilk hocam. Astrolojiyle ilgili ne bulduysam kazıyordum zihnime. O kadar açtı ki ruhum, tek bir kanaldan değil bir sürü yerden doyurdum kendimi ve belki de bu yüzden değişik ve daha farklı bir bakış açısını benimseyebildim. Vedic astrolojiye'de hakimim, modern batı astrolojisine de. Türkiye'den de oldu hocalarım, Hindistan'dan, Amerika'dan ve Almanya'dan da. 

Bundan sonraki süreçte tüm bu bilgilerimi harmanlayıp uygun fiyatlara eğitim alma hakkını sunmak istiyorum sizlere. 
Birçok astroloji eğitimi veren yer sıfırdan temel seviyeyle başlıyor. Oysa içinizde zaten bazı konulara hakim olanlarınız var. Bazılarınız belki sadece astro-mitolojiyi öğrenmek isteyecek, bazılarınız ise belki sadece haritadaki açı kalıplarını vs. 
Bu yüzden size sormak istedim. Eğer talep olursa sizin için bu eğitimleri vermeye vakit ayırabilirim. Bana istek ve görüşlerinizi carpediemcii@gmail.com'a yazabilirsiniz. 

Yeni yazılarda görüşmek üzere..

Emek hırsızlığı


Yaklaşık 4 senedir bu blog'ta yazılarımı paylaşarak bilgimin zekatını vermeye çalışıyordum. Maalesef haftasonu aldığım bir mail ile yazılarımın olduğu gibi çalındığına şahit oldum.
Facebook'da Derin Deniz adlı bir kişi birçok bilgiyi kendi yazmış gibi paylaşıyormuş. Aralarında maalesef benim de yazılarım var.

Lütfen daha fazla yaz diyenleriniz çok fazla var aranızda ama bir yazı yazmak bazen saatlerimi alabiliyor. Bunun arkasında yapılması gerekilen araştırmalar var, okunması gereken kitaplar var. Bunların hepsi birer emek ve tek istediğim emeğe olan saygı.
Başkasından esinlenebilirsiniz ama onun yaratmış ve paylaşmış olduğu şeyi olduğu gibi çalarak hiçbir yere varamazsınız. Başkalarını kandırdığınız gibi bir gün siz de kandırılırsınız.

Yazılarımı onca sene bir karşılık beklemeden yazdım. Doğru bulmadığım için blog sayfamda reklam dahi yayınlatmıyorum. Aldığım tek karşılık sizin ilginiz ve sevginizdi ve bu bana yetiyordu bu yüzden her ay yazmaya devam ediyordum ama bu olay biraz kalbimi kırdı ve geri çekilme kararı almama sebep oldu.
Tek isteğim emeğime saygı duyulması. Bu yüzden ne yapacağıma karar verene dek bir müddet yeni blog yazıları paylaşmayacağım. Bu süre içerisinde gelecekte nasıl bir yol çizeceğime karar vermek istiyorum. Belki bir patron oluşturabilirim veya başka bir şey. Zaman gösterecek..

Yazı yazmıyor olsam da, danışmanlıklarıma devam ediyor olacağım. Benimle iletişime geçebilirsiniz. Tıklayın yeter

22 Mart 2020 - 7 Mart 2023 | Transit Büyük Baba Satürn Kova burcunda


Hareketli bir haftaya adım atmak üzereyiz. Hem Güneş Koç burcuna, hem Merkür tekrardan Balık burcuna, hem de Satürn Kova burcundaki yolculuğuna adım atıyor.

İlk baharın gelişi hepimizin içinde tatlı bir neşeye sebep olurken bu seferki bahar girişimiz karanlık.
Güneş'in Koç burcuna giriş anı için oluşturulan haritada Oğlak burcundaki stelyum göze batmakta.
Akciğerlerimizi yöneten ve Oğlak burcunda kendini bir hayli güçsüz hisseden Jüpiter ile virüsleri temsil eden Mars ve küresel çapta korkuyla ölümü temsil eden Plüton kavuşumdalar. Corona virüsü bu bahara da damgasını vurmaya devam edecek gibi gözüküyor. Sonuçta Mars Oğlak burcunda yüceliyor. Bu da virüsün bahar boyunca yücelmeye devam edeceğini gösteriyor. Devam etmesi gerekiyor çünkü bu bir yandan aslında sadece bir deney ve henüz istenilen sonuçlar elde edilemedi. Elde edildiğinde bu virüs de hızlı bir şekilde tarihe karışacak ama bu da pek bir anlam ifade etmeyecek çünkü belki bu sefer de corona değil de morona ortaya çıkar.
Paniklemek yerine adapte olmak ve aynı zamanda da büyük oyunu görüp uyanık olmamız gerek.

Satürn Kova burcunda. 

Yeni bir düzen kuruluyor. Sanayi 5.0 kapımızda.
Bunu bilenler çok daha sakinler. Bazı liderlerin ağızlarından çıkanları dinlemeniz yeterli. Merkel çıkıp, panikleyecek birşey yok bu virüs dünya nüfusunun %70'ine bulaşacak dedi. Bunun yayılacağının zaten farkındalar. Ya önlem alamayacaklarını biliyorlar ya da zaten önlem alma ihtiyacını duymuyorlar. Tıpkı İngiltere gibi. Sonuçta bu bir proje ve yeni bir düzenin kurulması için ilk deneme. Bir taşla kaç kuş vurulacak.

Olaya onların bakış açısıyla baktığınızda bazı şeyleri daha farklı görebilirsiniz. Bu söylediklerim çok acımasızca ve insanlık dışı ama maalesef onların açısından bu böyle.
Ölenler çoğunlukla yaşlı veya hastalığı olanlar. Yani ekonomiye bırak fayda sağlamayı, zarar verenler. Bu yüzden dünyayı parmağında oynattığına emin olanlar için bu salgın müthiş bir temizlenme. Savaş çıkartsalar aynı anda onca ülkeden bu kadar insanı bu kadar masumca öldüremezlerdi.

Yeni dünya düzeninin en büyük parçası tek yönetim, yapay zeka ve merkezi para.
İskandinav ülkeleri hariç, diğer Avrupa ülkeleri nakitsiz sisteme karşılar. Almanlar ve İngilizlerde kredi kartı kullanımı dahi o kadar yaygın değil. Sokakta bir röportaj yaptığınızda halkın bu gibi sanal ve dijital şeylere güvenmediğini ve kuşkuyla yaklaştığını görüyorsunuz. Çünkü bu insanlar savaş ve kıtlık görmüşler hem de kaç tane. Aptal değiller. Bunları öyle kolay yöntemlerle yeni bir sisteme ikna edemezsiniz. Değişim için korku gerekli. Çaresiz bırakırsanız, insanları çok kolay yola getirebilirsiniz. Ne yapacaksınız? Bir virüs çıktı, para yoluyla da bulaşıyormuş derseniz herkes dijitale yönelir.

Sanayi 5.0'ın diğer parçası, yapay zekanın ve robotların birçok insan işini elinden alacağıyla ilgili. Buna birçok insan hala inanmıyor çünkü bilincinde değiliz. Silicon Valley'de çalışan adamın herşeyini satıp, kendine bir ada alıp orda dev güvenlik önlemleri alarak kendine izole bir hayat kurduğunun haberlerini unutmayalım. Plüton da Kova'ya geçsin teknolojinin karanlık yüzüyle karşılaştığımızda bu adam deli miymiş, dahi miymiş göreceğiz.
Yapay zeka, sıradan insanların yaptığı tüm işleri elinden kaparsa bu insanlar ne yapacaklar sorusunun cevabı çok zor ama bir virüscük yaratıp insanları evlerine hapsedebilirsek, yeni düzende neler yapılabileceğini gözlemleyebiliriz. İşte Amerika'daki gibi delirmişcesine, ya kendilerini korumak ya da gasp etmek için silah alırlar, Avustralya'da marketlerde birbirlerini yaralarlar, işte İtalya'da camlara çıkıp birlikte şarkı söylerler vs gibi bir sürü şey yaşanıyor şu anda. Bu gibi sorunlar için, süper zekalı insanlara çözüm projeleri ürettirecekler. Sonuçta hiçbir işe yaramayacak olan belirli tip insanlar ortadan kaldırılmalılar. Bunu çok temiz yollardan yapabilmek için bir sürü şeytani fikre ihtiyaçları var.

Tüm olup bitenleri bir de ekonomik olarak yorumlamakta fayda var ki, aslında bunu henüz yapamıyoruz. Borsa'da rekor çöküşler görülmeye başlandı. Uçuşlar, iş yerleri herşey durduruluyor. Bunların hepsinin ekonomik bir sıkıntısı olacak. Kendi ülkemizden değil, dünya ekonomisinden bahsediyorum.
Durum böyle olunca insanın aklına hemen kötü şeyler geliyor. Yoksa dünyayı parmağında oynattığını zanneden ulus ötesi şirketler bunu fırsat bilerek küresel çapta bir ekonomik krizi de mi tetikleyecekler? Bir taşla kaç kuş vurulmak isteniyor bilmiyorum gerçekten.

Satürn'ün iki yöneticisi vardır. Bunlardan biri Satan, yani Satürn'dür. Diğeri ise Prometheus, yani Uranüs'tür.
Satan, şeytan demektir. Yukarıda bahsetmiş olduğum tüm senaryolarla Satürn'ün Kova geçişinde sebep olabileceği karanlık boyuttan bahsetmek istedim. Sonuçta yeni bir düzen kuruluyor ve parayı elinde tutan çevreler bunun yukarıdaki gibi bir düzen olması için çabalıyor. Bunun için dünya nüfusu yüksek miktarda düşürülmeli, tek dünya devleti kurulmalı ve tek bir merkezden kontrol edilen dijital bir paraya geçilerek tüm insanlar köle gibi kontrol altına alınmalı.

Prometheus ise tanrılardan ateşi çalıp, insanlığa armağan eden cesur kurtarıcı olarak bilinir.
Uranüs hümanisttir ve eşitlikle adaleti getirir.
Satürn'ün Kova transitinin bu yüzden özgürleştirici bir boyutu da olacaktır, kısıtlayıcı da. Bir sürü yeni icatlar ve güzeller güzeli mavi gezegenimizin küçük bir köye dönüştüğünü gözlemleyeceğiz küreselleşmeyle birlikte önümüzdeki yıllarda.
İletişim ağların yaygınlaştığını, internetin hızlandığını (5G), yepyeni teknolojilerin geliştirildiğini, uzaya olan merakın ve ilginin artacağını göreceğiz. Greta Thunberg veya sarı yelekliler olaylarının arttığını, insanların kendi haklarını korumak için isyan ettiğini gözlemleyeceğiz. Grevler, isyanlar, protestolar ve kasırgalar...

Neler olabileceğini daha iyi anlamak için geçmişe geri dönüp bakmakta fayda var.
Yıl 1933-34 arasında: Adolf Hitler başa gelmişti ve Yahudi soykırımı gerçekleşti. Ari ırktan sayılmayan binlerce insan, insan dışı işkencelere maruz bırakıldı ve insanların ölmesine göz yumuldu.
Wiley Post dünya etrafında uçan ilk insan ilan edilmişti.
Yıl 1962-64 arası: Avrupa ile Amerika arasında haberleşmeyi sağlayacak Telstar uydusu yörüngeye yerleştirildi ve ilk endüstriyel robot üretildi.
Siyahilerin haklarını savunan küçük bir öğrenci grubuyla başlayan protesto ve eylemler büyüyerek dev bir uyanışa sebep oldu. Aynı zamanda Afrika'da birçok devlet bağımsızlık kazanmak için ilk adımlarını attı.
63 yılına Martin Luther King'in 'I have a dream' konuşması damgasını vurdu.
Pakistan'da çıkan bir kasırgayla 10.000 kişi hayatını kaybetti. Haiti'de de 7000 kişi kasırga yüzünden öldü.
1991-94 yıllarında: İnternetin doğuşunu ve yayılışını deneyimledik ve SSCB'nin yıkılışını. Schengen yürürlüğe girdi. Avrupa birliği kuruldu. Vatican nihayet Galileo Galilei'nin haklı olduğunu kabul etti. Dünya gerçekten de güneşin etrafında dönüyormuş meğer.

Ve geldik günümüze: 

Ben kaderci olmamaya özen gösteririm. Herşeye, kaderimiz böyleyse katlanırız demek doğru değildir. Bu insanı çaresizliğe sürükler ve çaresizliğinizi kendi çıkarları uğruna kullanmak isteyenler daima olacaktır. Buna izin vermek kader değil, seçimdir.
Bu yüzden Satürn'ün Kova transiti bize bir seçim yapma hakkı sunuyor olacak. Ya çok daha hümanist ve eşitlik, adalet üzerine kurulu bir dünya düzeni oluşacak ya da yukarıda bahsetmiş olduğum mutlak kölelik sistemine geçiş yapıp ulus ötesi şirket yöneticilerinin ahmakları olacağız.

Yalnız Kova burcu kolektifi temsil ettiğinden bu seçimi hep birlikte yapmak zorundayız.
Düşünsenize, bu ulus ötesi şirketler tüm zeki insanları kapıp, onları kendi hedefleri uğruna çalıştırıyorlar. Bu insanlar bu şirketlerde, bu şahısların bankalarında veya diğer kuruluşlarında çalışmayı reddetseler, ilk senaryoda anlattıklarım asla gerçekleşmeyebilir ama bunun yüzdelik oranı maalesef her geçen gün azalıyor. Umutlu olmayı seviyorum ve bu sistemi yıkma potansiyeline sahip olan akımların güç kazandığını da görüyorum ama yinede zor bir yolculuk var önümüzde. Transhümanizm gibi projelerini hafife almayın, yapay zekayı da.
Büyük bir değişimin eşiğindeyiz ve şu 3 sene içerisinde yaşayacağımız değişim ve dönüşümler 300 seneye kadar gireceğimiz Kova çağı hakkında bilgiler sunuyor olacak bizlere.
Çok güzel bir düzen kurabiliriz. Eşitlik, adalet ve insan sevgisi üzerine. Kimsenin kimseyi yargılamadığı, herkesin eşit haklarda yaşayabildiği bir sistem ama bunun için büyük acılar da yaşanacak. Belki sen değil ama senin yanındaki yaşayacak. Şu an biz yaşamasak da, bizim yanımızdaki Suriye'linin Yunan sınırında yaşadığı gibi.

Dünya dev bir kaosun, bu kaos da dev bir adaletin üzerine kuruludur.
Ama unutmayın, Tanrı aptalları kollamaz çünkü ayrımcılık yapmayarak herkese bir beyin vermiştir. Kullanmak veya kullanmamak senin elindedir.

Satürn ateş elementindeyken kıvılcımını yakar, yani bir arzu ve istek oluşturur içimizde. Bunu Yay burcundaki transitiyle beraber yaptı birkaç sene önce. Sonra toprak elementinde temel atma döngüsünü başlattı, hava elementinde bunun bilgeliğini sunacak bizlere ve Balık burcuna geçtiğinde de maneviyatını armağan edecek ruhumuza.

Hatırla geçmişini.
Hangi kıvılcım çakmıştı içinde?
Hangi temelleri attın Oğlak hanesinde?
Eğer atmadıysan son bir şans verilecek sana çünkü Satürn 22 Mart'da Kova burcuna geçiş yapsa da, retrosu yüzünden 2 Temmuz'da tekrar Oğlak hanesine geri dönerek bize son defa yarım kalmış konuları bitirme şansı verecek. Asıl etkilerini 17 Aralık'tan sonraki 3 sene boyunca göreceğiz.

Makrokozmosda yeni dünya düzenin ilk temelleri atılacak iken, kendi küçük mikro kozmosumuzda kendi insancıl düzenimizi kurmak için çaba göstermeliyiz.
Sen tek başına dünyayı değiştiremezsin ama sen plastik kullanımını azaltarak, gerçek gıdayı tüketici olarak üreticiden talep eder ve komşuna yapılan zulmü kabullenmezsen, örnek olabilirsin diğerlerine. Bir kişiden bin kişi olursa şayet, bu düzen olumlu yönde değişebilir. Bu biraz da olsun hepimizin kendi elinde ama birlik içinde.
Bu yüzden Satürn bizi yakınlaştıracak birbirimize. Bu transit sayesinde ben'in biz olmadan hiçbir işe yaramadığını göreceğiz. Eğer bu konuda bilinçlenmez isek, karanlık günler bizi beklemekte çünkü Doğa Ana ona daha fazla tecavüz etmemize izin vermeyecek bu yüzden doğal afetler var kapımızın önünde.
Bunu söyleyerek ileri gittiğimin bilincindeyim ama Transhümanizm insan ırkının kökünü kurutabilecek potansiyele sahip. Büyük şeyler değişecek ve gerçekler bilim sayesinde ortaya çıkacak belki de. Eğer insan beyni bir robotunkine aktarılabilecekse bilinç ne ruh ne? Kova çağı aydınlanmayı beraberinde getirecek ve şimdiye kadar açıklayamadığımız şeyleri açıklayabilecek bilgeliğe erişeceğiz, uzayda gidemediğimiz kadar uzak yerlere erişeceğiz. Satürn'ün 2.5 yıllık Kova transiti tüm bu sürecin sadece ufak bir fragmanı olacak bizlere.

Bu yüzden dön bak dünyana. Şu ande neler yaşıyorsun? Kapanmışsın diyarına. İşine, okuluna gidemiyorsun. Arkadaşlarınla bir cafe'de buluşamıyorsun. Sokağa çıkma yasağının her an gelmesini bekliyorsun.
Bir gezegen bir burca geçerken sürecinin neye benzeyeceğini anlatır.
Farkında mısın bilmiyorum ama özgürlüklerimiz kısıtlanıyor yoksa birbirimize bulaştırıp, insanların ölümüne sebep olacağız. Dünya hapisindesin artık sen. Yargıcın ise vicdanın.
Evde otururken düşün tüm bunları. Sen zaten öldürüyordun canlıları. Tükettiğin her plastikle, modası yeni çıkmış olduğu için aldığın her polyester ürünle sen katlediyordun doğayı. İçtiğin her sigarayla zehirliyordun havayı.
İşte tüm bunlar dank etsin kafamıza. Çünkü sen de ben de suçluyuz ve payımız var bugün yaşadıklarımızda.

Peki ya ne yapabilirsin sen, ne yapabilirim ben?

Kendine gel.
Özünü hatırla.
Başkalarına verilmemiş olan potansiyeller var ruhunda.
Bul bunları.
At adımını.
Adaleti savun.
Tut kardeşinin elini ve sakın bırakma çünkü o yoksa sen de olmayacaksın, unutma.
Hümanist ol, çevrendeki herşey seni bunun tersine yönlendirse bile..
Satürn'ün bizden bekledikleri bunlar. Aslında çok da zor şeyler değiller, aklını kullanana.

☆☆☆

Herkesin haritası kendine hastır. Satürn'ün seni nasıl etkileyeceğini merak ediyorsan, benden danışmanlık alabilirsin. Tıkla..

9 Mart 2020 | Başak burcunda süper dolunay


Kapımızda 19 derece Başak burcunda bir süper dolunay bulunmakta. 
Neptün var bu dolunayın karşısında. 
Bu yüzden net değil gelecek. 
Bilinmezlikler ve çözülmesi pek de kolay olmayan şeyler var önümüzde. 
Bu yüzden yanılsamalar ve kararsızlıklarla imtihan edileceğiz.

Olup bitenlerin sizi dağıtmasına izin vermeyin, bu dolunay toparlanma zamanı.
Bunu da en güzel maneviyatınıza yönelerek yapabilirsiniz. 

Bir yandan savaş bir yandan virüs paniği. 
Bunlar bizleri korkutsa da, kuşbakışı bakalım dünyaya. 
Her karanlık güneşin doğuşunun yakın olduğunu fısıldar bizlere. 
Virüs her yeri kötü etkiledi ama Çin'de hava kendini temizledi. 
İşyerlerin kapatılmasıyla beraber hava kirliliği kısa sürede etkisini yitirdi. 
İnsanlar home ofis şeklinde çalışabilirken kapitalist sistem bizleri köle gibi fabrikalarda çalıştırmaya ve bunun tek çözüm yolu olduğuna inandırdı. 
Bu inançlar yıkılmalı. 
Doğayı kirleten biziz, aldığımız ve attığımız her plastik ürünle dünyadaki en büyük parazit biziz. 
Her ne kadar bu virüsün doğal yollarla oluştuğuna inanmasam da, onun ve yarattığı paniğin dahi bize öğrettiği güzel bir şey var.
Doğasından kopan, çevresini kirleten insan bunun bedelini ödemeye mahkûmdur. 
Zaten sağlıklı yaşayanın korkması lüzumsuzdur.
Doğasıyla barışık olanın korunma kalkanı güçlü olur.
________________________

Bahara girmek üzereyiz, doğa Ana kış uykusundan uyanıyor. 
Hepimizde, günler ne kadar karanlık da olsa bir umut ışığı uyanıyor. 
Herşeyin güzel olacağına dair bir inanç. 

Bu dolunay baharın başlangıcını hatırlatsa da,  aslında Başak burcu hasat zamanında olduğumuzu gösteriyor. 
Ektiklerimiz var, bunların sonuçları bizi bekliyor. 

Sonbaharı hatırlayın, en çok da Eylül ayını.
Bundan 6 ay önce neredeydi aklınız, hangi hedeflerin peşindeydi ruhunuz, neyle meşguldü bedeniniz? 
Neler ektiniz? 
İşte 6 ay öncesinde yapılmış olan güzelliklerin veya hataların hasat zamanı bu dolunay. 

Sadece hasat etmekle görevli değil ruhumuz, düzenleme, temizleme ve arınma enerjisi veriliyor bizlere. 
Bu yüzden hata yaptım diye kendini suçlama. 
Hatamı nasıl düzeltebilirim diye kafa yor bu dolunay. 
Başak evhamlıdır, eleştireldir bu yüzden çok yorar kendini. 
Sen yapma bunu kendine. 
Acımasız davranma kendine. 
Öfke değil sevgidir şifa veren. 
Hatırlat bunu bu dolunay kendine. 

Evini, yuvanı, ortamını bahar temizliğine hazırladığın gibi kendi iç dünyanda da yap bir arınma. 
Mesela temizle organlarını. 
Dolunaylarda oruç tutmak detoks görevi görür. 
İçten arın sen de. 
İstersen sadece su orucu tut.
 Sadece şifalı sıvılar girsin bedenine. 
İstersen hayvansal gıdalardan arındır kendini.
Sadece sebze ve meyve tüketerek arınsın bedenin. 

Başak her sıkıntıya çözüm üretir. 
Arınmanın binbir yolu vardır. 
Bu dolunay seç kendine bir yöntem. 
Ayıkla çevrende sana zarar veren şeyleri. 
Yaz olumsuz anılarını bir kağıda, yak hepsini dolunay gecesi. 
Bedenin, zihnin, ruhun arınsın.
O zaman bu dolunayın şifasını yaşarsın.
Bu şifayı güzel bir şekilde deneyimlemen dileğimle..

Satürn - haritamızdaki kilit nokta


Bugünkü yazımda Satürn gezegeninden ve astroloji haritalarımızdaki karmik anlamından bahsetmek istiyorum.

Satürn ve Ay düğümleri diğer göstergelerle birlikte karmamızı gösteren bir numaralı işaretlerdir. Onları okumasını bilen, alimlerin de dediği gibi kendini bilme aşamasında büyük adımlar katederler. Okumasını bilmeyenler ise kendilerini bir kısır döngünün içerisine hapsederler.

Nikola Stajanovic gibi bazı astrologlar, kişinin bu hayatta mutlu olabilmesi için haritasındaki en iyi gezegene ve en iyi açıya yönelmesi gerektiğini savunurlar. Bu doğru da olsa, kişi bunu yaptığında tekamül aşamasında çok büyük bir yol katedemeyecektir. Kolay yolu seçmiş olur. Oysa asıl zenginlik ve tatmin bizi zorlukları aştığımızda bulur.

Başarılı olan insanların hayat hikayelerini araştırdığınızda, başarılı olana dek ne büyük zorluklardan geçtiklerini idrak edersiniz.
Satürn almadan vermez!
Eğer başarılı ve huzurlu bir hayat yaşamak istiyorsanız ilk önce Satürn'ün imtihanlarından geçmek zorunda bırakılırsınız. Bu zorluk ve gözyaşı anlamına gelir ama bu kapıyı açmasını bilenin ödülü büyük olur çünkü Satürn gökkubbedeki 7. kapıdır ve bundan sonrası cennet deneyimidir.
Satürn'e kadar 7 gezegenin derslerini edinir ruhlar ve sonra gözle görülemeyen gezegenler olan Uranüs, Neptün ve Plüton'un imtihanları başlar ki, onlar bu dünyalık değildir çünkü ruhu dünya ötesi mertebelere taşırlar.

☆☆☆

Söz konusu hayatımızdaki zorluklar olduğunda, haritamızda bakmamız gereken ilk yer Satürn'dür. Onun bulunduğu ev, imtihan edildiğimiz mekan, bulunduğu burç ise imtihan edileceğimiz senaryoyu anlatır. Birlikte bulunduğu veya açıda olduğu gezegenler ise kimler tarafından veya kimler aracılığıyla imtihan edileceğimizi gösterir.
Eğer haritanızdaki Satürn'ünüzü anlayabilirseniz bu kilit noktayı bulabilir ve karmik döngülerinizi sonlandırabilirsiniz.

Kendi haritanızı daha iyi anlayabilmeniz için size genel bir tanım yapıyor olacağım ama unutmayın ki harita bir bütündür ve kişiye hastır. Yani incelikler yorumlarda farklılık gösterir.

Reenkarnasyona inanıyorsanız Satürn, geçmiş yaşamlarda görmezden geldiğimiz için sürekli hata yaptığımız alanı temsil eder. Bu alanda aptalca davranmışızdır bu yüzden bu yaşamımızda sürekli bu alandan hayat bize çelme takar. Sürekli düşer, yerlerde sürünürüz ta ki akıllanıp, bazı şeyleri değiştirecek kadar irademizi kullanacak güce erişene dek.

Eğer reenkarnasyona inanmıyorsanız 7 kuşak atanızın işlediklerini deneyimlersiniz Satürn konumunuz aracılığıyla.
Dedenin yaptığını torun aklamak zorunda kalır. Ninenin tecavüzünün üstü örtüldüyse torunu herkesin gözü önünde tecavüze uğrayarak haykırır ninenin yarasını. Kısır döngüyü kıran bir yavru doğmazsa eğer o aileye, tecavüz vakaları son bulmaz kaç kuşak geçse de. Yara kanar da durur, ak gün yaşanmaz o ailede..

☆☆☆

Satürn hangi evdeyse, yöneticisi neredeyse, hangi gezegenlerle bağlantı içerisindeyse ve karşıt ile kare konumları hangi evlere denk geliyorsa, o evin konularını inkar eder insanoğlu. İstemez yükle uğraşmayı. Duvar örer çevresine, at gözlüklerini takar gözüne. İşte bu yüzden tokatını ağır darbeler olarak yer yüzüne.

Satürn'ü 1.evinde olan insanın karması kendiyle ilgilidir. Görmez kendini, tanımaz ruhunu, bilmez özünü. Umursamaz da pek kim olduğunu. Oysa kendine değer vermeyi ve aşağılık kompleksinden kurtarmayı öğrenmesi gerekir.

Satürn'ü 2.evinde olan insanın aptal davrandığı konu paradır. Kıtlık inancına sahip olur böyleleri ve bilmezler ki para akışına ket vuran, kıtlık inancının kendisidir. Bu inançtan kurtarmaları gerekir kendilerini.

Satürn'ü 3.evinde olanın derdi kardeşleri, akrabaları yani yakın çevresi ve o çevresiyle olan iletişimidir. Kendini ait hissetmez bulunduğu yere. Kabullenmez insanların kusurlarını, derdini de bir türlü anlatamaz çevresine. Konuşmayı öğrenmelidir bu insan. Hem de özünden konuşmayı.

Satürn'ü 4.evinde olanın başı ailesiyle ve yaşadığı alanla dertte olur genelde. Ailesine borcu vardır bu kişinin, çoğu zaman da anneye. Yinede sevmez, kabullenmez ailesini. Uzak durmak ister ve umursamaz hallerini. Oysa tam tersine sevmeyi ve köklerini kabullenmeyi öğrenmelidir bu hanede.

Satürn'ü 5.evinde olan çocuklarıyla imtihan edilir. Ya çok ister ama verilmez ona bir yavru ya da verilir ama o kıymetini bilmez. Yaratıcı gücünü yok sayar, bu yüzden hayatında ister aşk ister çocuk yaratsın, yaratırken daima sorun yaşar ve mutlu olmaz ona verilene. Hayat neşesini keşfetmelidir bu insan ve bunu en iyi içindeki çocuğu ruhsal anlamda besleyerek ve onu severek başarabilir.

Satürn'ü 6.evinde olanın derdi sağlığıdır. Dengeyi yaratmakta zorlanır hayatında. Hizmet etmek için gönderilmiştir bu dünyaya ama bunu bir yük olarak algılar daima. Görevi ruhunu beslediği kadar bedenini beslemek ve diğer insanlara da bu konuda yardım etmektir.

Satürn'ü 7.evinde olanın imtihan edildiği yer ilişkisi ve evliliğidir, kurduğu ortaklıklardır. Hayatına çektiği herkes onun için mükemmel bir aynadır ama bu kişi kendini aynada her gördüğünde reddeder kendini ve suçlar karşısındakini. Öğrenmesi gereken diğer insanlar aracılığıyla deneyimlediği kendi karanlık benliklerini yenmektir.

Satürn'ü 8.evinde olanın zorluğu yaşadığı alan, ortak değerlerdir. Paylaşımla ilgili bir karması vardır ki, sürükleyebilir onu maddi manevi borç bataklığına. Bilmez çünkü nasıl alması ve karşılığında ne vermesi gerektiğini. Paylaşamaz özünü korkusundan dolayı en mahrem anlarda.
Aşması gereken de budur. Mahremiyetini saklamadan, yüzüne maskeler takmadan paylaşması gerekir ona verilen tüm herşeyi dozunda ve aşırıya kaçmadan.

Satürn'ü 9.evinde olanın imtihanı inançları üzerinden gelir. Gerçekleri saklamıştır geçmişlerinde bu kişiler ve şimdi bunun bedelini ağır öderler. Adalet konularında sıkıntılar yaşayabilirler. Yüksek öğrenimlerinde zorluk çekebilirler. Aşmaları gereken şey yobaz düşünce tarzlarıdır. Dogmatik olmaktan kendilerini kurtarmaları gerekir, yoksa yolları açılmaz bir türlü. Yapmaları gereken şey, gerçekleri bulmak ve onları öğretmektir.

Satürn'ü 10.evinde olanın zorluklarla boğuşacağı alan otorite figürleri ve devlettir. Babadır ve kariyerleridir. Ezilir bu konuma sahip olanlar, ya babaları ya da otorite figürleri tarafından ve öğrenmeleri gereken şey, kendi otoriteleri olmaktır. Bu kişilere yönlerini kendilerinin belirlemesi için zorluklar verilir. Bunu aşabilen haritasının birçok alandaki kilit noktasını çözer ve liderlik pozisyonuna geçer.

Satürn'ü 11.evinde olanın karması sosyal çevresiyle ilgilidir. Arkadaşlarından çok çeker. Gruplarla sorunlar yaşayarak pişer.
10.evinde attığı aptalca adımların bedelini bu hanede öder.
Öğrenmesi gereken şey, kendisini sosyal hayattan uzak tutmadan sağlıklı sınırlar çizmektir.

Satürn'ü 12.evinde olanın karması kimsesizler veya zayıf olanlara hizmet etmekle ilgilidir. Kişinin yardım elini uzatması gerektiğini bilmesi gerekir. Ayrıca ruhsal yönü zayıftır ve bu yanını güçlendirmesi gerekir. Namaz, zikir, meditasyon ve dua aracılığıyla Yaratıcıyla bağ kurup, kendine bu evrende bir misyon yüklemesi gerekir.

Haritanızdaki kendi Satürn konumunuzu ve karmanızı merak ediyorsanız, benden danışmanlık alabilirsiniz. Tıklayın..