Akrep, Aşk ve Seks

  • Share

Aşk acısını yenmek

  • Share

Güneş 1. evde

  • Share

Güneş 2. evde

  • Share

Güneş 3. evde

  • Share

Güneş 4. evde

  • Share

Güneş 5. evde

  • Share

Güneş 6. evde

  • Share

Güneş 7. evde

  • Share

Güneş 8. evde

  • Share

Güneş 9. evde

  • Share

Güneş 10. evde

  • Share

Güneş 11. evde

  • Share

Güneş 12. evde

  • Share

Eril'in & Dişi'nin mükemmel dansı

  • Share

Venüs 1. evde

  • Share

Venüs 2. evde

  • Share

Venüs 3. evde

  • Share

Venüs 4. evde

  • Share

Akrep, Aşk ve Seks


Her kadın kendini bir akrep erkeğine çekilmiş hisseder, her erkekte bir akrep kadınını keşfetmek ister. 
Yani akreplere karşı içimizde doğal bir çekim bir elektrik hissederiz oysa onlardan bir o kadarda çekinir, hatta korkarız. 
Peki ya nedir onları bu kadar özel kılan? 
Veya nedir bizi söz konusu akrepler olduğunda bu kadar korkutan?


Bunu öğrenmek için akrep burcunu (Güneş veya Ay, ASC akrep) yükselen derecesine yerleştirip, Venüs'ün hangi evleri yönettiğine bir göz atalım. 
Venüs 7. evi (boğa) ve 12. evi (terazi) yönetir. 

Yani akrepler doğal olarak sadece seksten ibaret olmayan, uzun süreli ve gerçek ilişkilerin peşinde olurlar. (7.ev
İşte hepimizin akrep burcuna takılmamıza sebep olan, hoşumuza giden, bu özellikleridir. 

Ama akrepler aynı zamanda saklı veya yasaklı ilişkilere de kendilerini yakın hissederler. (12.ev) Bu evin konularının içinde mahremiyette yaşanan spiritüel seks olduğu kadar ihanet de vardır. 

Yani akreplerin söz konusu aşk olduğunda, diğer insanlardan daha farklı davranmalarına sebep olan şey aşkı fazlasıyla seksle bağdaştırmalarıdır. 
Bu iki kavram onlar için aynı anlama sahip. İşte tam da bu yüzden sağlıklı ve uzun bir ilişki yaşayabilmeleri için sevgilileriyle beden uyumları tam ve mükemmel olmak zorunda. Eğer seks kusursuzsa (ki bu zordur) kendilerini o kişiye bağlarlar ve ilişkileri uzun süreli olur (7.ev). Ama eğer bu uyum söz konusu değilse aldatma, ihanet, yalan, kandırma.. (12.ev) kısacası mutlu bir birlikteliği engelleyen herşey olabilir. 

Yukarıda bahsettiğim ve verdiğim olumsuz örnekler düşük boyutlarda yaşamayı tercih eden akrepler için geçerlidir. Seks bağımlısı olan, karşısındaki insanı sadece seks uğruna kullanan, seviyormuş gibi yapsa da, aslında sevmeyen tiplerdir.

Oysa her zaman için keşfedilmeyi bekleyen, madalyonun diğer tarafı da mevcuttur. 
Mesela mahrem, sessiz, romantik veya egzotik mekanlarda (12.ev) sevdikleri kişiyle birlikte zaman geçirmek (7.ev) bu kişilere iyi gelecektir. 
Veya seksin hayvani yönünü temsil eden ve sadece haz, boşalma odaklı olan birleşmelerdense tantra veya carezza yöntemini (12.ev) kullanmak, zaman içinde her iki tarafın bağını kuvvetlendirecek ve ilişkinin ruhsal olarak büyümesini sağlayarak, kuvvetlendirecektir.  

Akreplerin asıl aradığı ilişki ve seks yukarıda bahsettiğim, sadece bedenlerin değil, asıl ruhların bir olduğu ilişkilerdir.  (12.ev ruhsal, mistik konuları temsil eder) Bunu ise elde eden veya farkında olan çok nadir akrep olduğundan, onları düşük boyutlarda yaşarken görüyoruz. Hem potansiyellerinin farkındayız (ki onlara deli olmamızın sebebi bu) hem de düşük boyutlardaki hareketlerinden dolayı onlardan aşırı korkuyoruz. 

Eğer hayatınızda bir akrep sevgiliniz veya eşiniz varsa, artık asıl neyi istediklerini biliyorsunuz ve onlara yardımcı olabilirsiniz demektir. 
Bu yolculuk zor ve sabır gerektiren bir yolculuk olabilir ama ödülü büyük olacağı kesindir. 
Çünkü akrepler derin boyutları keşfedebilip paylaşabilen tek burçtur. 
•••
Tantra hakkında daha fazla bilgi almak için tıklayın

Aşk acısını yenmek


Sevgiyi ve aşkı deneyimlemek ne kadar özel ve güzel bir hisse, ayrılık ve yalnızlık hissi, bir o kadar kötü hissettirir kendisini insana. 

Bu acıyı derinden hissetmemizin ise bir sebebi vardır. Birlikte olduğumuz kişiyle sadece bedenlerimiz değil, enerjilerimiz de birleşir. Bedenler birbirinden ayrılsa da, enerjiler birbirini bırakmaz. 
Sevdiğimiz kişiden ayrılmamızın üzerinden seneler dahi geçse, onu bir türlü unutamamızın sebebi de budur. Enerjisi bedenimizde hapis kalır. O enerjinin içinde de biz hapis kalırız. Çünkü sevgi ve aşk kişiler arasında farklı bir bağ oluşturur ve bu bağ sağlıklı bir şekilde koparılmazsa, hissettiğimiz acı çoğalır ve dayanılamaz hale gelebilir.

Zamanla karşımıza yeni biri çıkabilir, ona aşık dahi olabiliriz ama bir türlü mutluluğu deneyimleyemeyebiliriz. Çünkü bir kadının enerjisi sadece bir erkeğe yetebilecek kadar verilmiştir. 
Eğer kadın cinsel gücünü birden fazla erkekle paylaşmaya kalkışırsa, kendisini huzursuz ve güçsüz hissetmeye başlar ve zamanla bir çok hastalığa davetiye çıkarır. En kötüsü de bunun farkına dahi varamayabilir.
Sebebi ise, kadının içinde erkeğin enerjisini 7 sene taşıyor olabilmesidir. Bu 7 sene boyunca, partnerler birbirinden ayrılmış dahi olsa, erkek kadının enerjisinden bilinçsizce, farkında olmadan çalabilir. Bu çaldığı enerji sayesinde erkek istediklerini elde eder. Bolluk ve bereketi hayatına çeker, kariyerinde ilerler, başka birisiyle evlenip, mutlu bile olabilir. Kısacası erkek yükselirken, enerjisi çalınan kadın kendisini gittikçe kötü hisseder. 
İşte bu gibi sağlıksız enerjilerden bedenini ayırabilmesi her kadın için şarttır. Böylelikle ayrılık sonrası aşk acısı azalır. 


Bu enerjiler hakkında daha fazla bilgi edinmek için erkeğin ve dişinin mükemmel dansı'nda ki yazıyı okuyabilirsiniz. 

Gelelim bu sevgi bağını nasıl koparmamız ve aşk acısından nasıl kurtulmamız gerektiğine. 

Eğer sevgilinizden yeni ayrıldıysanız veya ayrıldığınız halde onu henüz unutamadıysanız, kendinize doğal taşların satıldığı bir yerden siyah bir taş alın. Bu küçük bir onyx taşı olabilir. Taşın doğal ve gerçek olması önemlidir. Sokakta bulunan herhangi bir taş işimizi görmeyebilir. 
Çünkü her bir taşın özellikleri ve görevleri vardır. 

Bu küçük siyah taşı aldıktan sonra, adet olmaya başladığınız ilk gün onu iç çamaşırınızın ve pedinizin arasına yerleştirin. Sizi rahatsız etmeyeceği şekilde onu adet günleriniz bitene kadar orda taşıyın. Adet gününüz bittiğinde taşı ordan alın ve içinizden dua edin. 

Şuna benzer şeyler söyleyebilirsiniz:
Allahım, bana yaşatmış olduğun bu sevgiden ve birilktelikten dolayı sana teşekkür ediyorum. Sevdiğim insanın gitme zamanı geldiğini ve bunun her ikimiz için de hayırlı olduğu için gittiğini idrak ediyor ve bu yüzden aramızda oluşmuş olan bağı keserek, ikimizi de özgürlüğe kavuşturuyorum. 

İçinizden dua ettikten sonra taşı akan suya atın veya toprağa gömün. 
Mucizeyi hemen yarın beklemeyin. Sevgi ve aşk arkasından derin izler bırakır. Ama bir iki hafta içerisinde içinizde doğal bir şifalanmayı hissedeceksiniz. İlk başlarda duyduğunuz özlem kaybolacak ve kendinizi huzurlu hissetmeye başlayacaksınız. Eğer hala acı dayanılamayacak şiddeteyse belki bu ritüeli yeni bir taşla bir iki defa daha tekrarlamak zorunda kalabilirsiniz. Ama çoğu zaman tek sefer yeterli olur. 

Bu dönemde gördüğünüz rüyalarınıza dikkat edin. Bedenizde birikmiş olan ve farkında dahi olmadığınız aşk kırıntılarından kurtulacaksınız. Tüm bu temizlikleri bedeniniz uykudayken, ruhunuz yapacak ve sizinle rüyalar aracılıyla paylaşacaktır. 

Bu ritüelin işe yarıyor olması, kadın rahminin adet döneminde tamamıyla temizlenip, tüm zehirleri dışarıya atıyor olabilme özelliğindendir. Böylelikle her ay doğal olarak gerçekleşen temizliğimizden ve doğal taşın negatif enerjiyi emici gücünden faydalanarak, cinsel gücümüzü geri elde edebiliriz ve partnerimizle aramızda oluşan ve artık özgürleşmek zorunda olan bağı kesebiliriz. Böylelikle her iki taraf enerjisine geri kavuşur ve aşk acısını yaşama sürecini azaltmış oluruz. 
Temizlenen beden kendisini zamanı geldiğinde yeni bir aşka hazır hissedecektir. 

Güneş 1. evde



Birinci ev kişiliğimizin, dış görünüşümüzün, karakterimizin evidir. 

Güneşin birinci eve yerleşmiş olması, kişinin gün doğumundan biraz önce doğduğu anlamına gelir. Kadim astrologlar, bunun kişi için iyi bir şeye delalet ettiğine inanırlardı. 
Çünkü Güneş özümüzdür, içimizde barındırdığımız liderlik gücümüzdür. Bu nedenle Güneşi birinci eve yerleşmiş olanların, doğuştan lider ruhlu ve özel kişiler olduğuna inanılır.

Birinci evde Güneş bütün enerjisini kişinin üzerine yansıtır ve bu kişinin dış görünüşünden hemen belli olur. Güneşi bitinci evde olan insanlar diğer insanların üzerinde etki bırakan, cazibesi yüksek, güçlü bir imaja sahip olan insanlardır.

Bu konum kişiye, herkesin istediği özgüven duygusunu verir.
Güneşi birinci evde olan insanlar sahip oldukları özgüvenleri sayesinde belirledikleri tüm hedeflere kolaylıkla ulaşırlar. Tuttuğunu koparan tabiri, tam olarak onlar için geçerlidir. 
Bu konuma sahip olanların eğer yükselen burçları ateş elementinde ise, tam bir savaşçı ruha sahip olacaklardır. 
Bunun iyi yönleri olduğu kadar olumsuz etkileri de vardır. Çünkü bu konum kişiye kendini beğenmişlik verebilir. Bu kişiler fazla kibirli ve etrafında olup bitenlere aldırmayan, sadece kendisini önemseyen, bencil bir karaktere sahip olabilirler. 
Bu yüzden güneşin olumlu taraflarını hayatlarına çekmeye çalışmalıdırlar, aksi taktirde bencillik ve kibir, doğuştan verilmiş olan liderlik güçlerini mahvedebilir. Kontrol altında tutmaları gereken bir diğer özellikleri, aşırıya kaçabilecek olan gururlarıdır. 

Birinci ev aynı zamanda kişinin bedenini ve böylelikle sağlığını temsil eder. Güneşin bu eve yerleşmesi kişiye kuvvetli bir bünye verecektir. Bu kişiler hastalansalar da bu durum uzun sürmez, sağlıklarına çabuk kavuşurlar. 

Güneş ayrıca babamızı temsil etmektedir. Bu nedenle bu kişiler babalarına çok benzeyebilir. Karakter ve huylarını babalarından almış olabilirler. Ayrıca kendilerine rol model olarak genelde babalarını seçerler. 

Bu konum Güneş için genel olarak iyi bir yerleşimdir. Kişiye güzel bir karizma ve hayatı boyunca şans getirecektir. Dikkat etmeleri gereken tek nokta ise egolarıdır. 
Eğer diğer insanlar tarafından kabul edilip, sevilmek istiyorlarsa, Güneş gibi insanları ısıtmayı unutmamalıdırlar. 


Güneş 2. evde



İkinci ev kısaca para evi olarak bilinir. 
Bu hane maddi manevi değer verdiğimiz şeyleri temsil eder. 
Güneş ise kişinin özüdür. Hangi eve yerleştiyse, o evin konuları kişinin en büyük gurur kaynağı olur. 
Söz konusu ikinci ev olduğunda, kişi maddi manevi sahip olduklarıyla gururlanacaktır. 

Bu konuma eğer bir erkek sahip ise, maddiyat onun için büyük bir rol oynar. Ayaklarının yere sıkıca bastığını hissetmesi, özgüveni için önkoşuldur. 
Eğer bu konuma sahip olan bir kadın ise, aynı şiddette olmasa da, aynı şeyler onun için de geçerli olacaktır. 
Güneş ayrıca babamızı temsil ettiğinden, bu kişiler babalarının güçlerine hayrandırlar. 
Bu konum babanın veya baba figürlerin maddi olarak varlıklı olduğunu gösterebilir ve kişi bundan faydalanabilir. 

Güneş ikinci eve yerleştiğinde, kişinin hayatına bolluk ve bereketi getirecektir. Para bu konuma sahip olanları sever ve kolaylıkla gelir ama geldiği gibi de gidebilir. Açılar ve aslan burcunun yerleştiği ev, para akışının nereden gelip, nereye gittiğini gösterir. 
Eğer Güneş zarardaysa, kişi maddi kayıplara uğramamak için, parasını nerelere akıttığına dikkat etmelidir. 

Bu konuma sahip olanlar, kendilerini sahip oldukları şeylerle tanımlarlar. Ve bu onlar için pek de sağlıklı bir durum değildir. Çünkü bunun üstüne fazla gidip, kendilerini daha değerli hissetmek için, daha fazla şeye sahip olmaya çalışırlarsa, hayat onlara kısa süre içinde paranın mutluluk getirmediğini öğretecektir. 
Bu hayatta var olabilmek için maddi olarak tek başına ayakta durabilmemiz çok önemlidir ama maddiyat kadar maneviyat da önemlidir. Bu gerçeği unutur ve huzurun yaşayabilmek için ne kadar önemli olduğunun bilgisini yitirirsek, hayatımızda bocalamaya başlarız. 

Bu konum genel olarak güzel bir yerleşimdir. Kişinin parasını nereye harcadığına dair bilinçli ve dikkatli davranması, Güneş'in buradaki olumsuz yönlerini zayıflatacaktır. 

Güneş 3. evde



Üçüncü ev kardeşlerimizi, yakın akrabalarımızı ve komşularımızı temsil eder. 
Ayrıca yurt içi gezilerini ve üniversiteye kadar olan okul hayatımızı, yani öğrenme kapasitemizi ve kabiliyetlerimizi gösterir. 

Güneş ise, kişinin gerçek özünü, ruhunu, içindeki kralı temsil eder. Güneş üçüncü eve yerleştiğinde kişiye Merkür'ün yeteneklerini ve ikizler burcunun özelliklerini verecektir. 

Bu konuma sahip olan kişiler genelde öğrenmeye meraklı olurlar. Konuşmayı, yürümeyi ve etraflarında olup bitenleri keşfetmeyi, diğer çocuklardan daha erken öğrenirler. 
Yeteneklerinin farkındadırlar ve bu onlara genellikle başarılı bir okul hayatı getirir. 
Ayrıca okul hayatlarının dışında da kendilerini geliştirmek için çaba sarf ederler. 
Güneş, gurur duyduğumuz şeylerin kaynağını gösterdiğinden, bu kişiler öğrendikleri her yeni şey sayesinde kendileriyle gurur duyarlar. 
Bu konum, eğer haritanın geneli de bunu gösteriyorsa, kisiyi iyi bir öğretmen veya yazar ya da gazeteci yapabilir. 

Bu kişilerin yapmayı sevdikleri bir diğer şey ise, haftasonu gezileridir. Oturdukları yerde durmayı bilmezler, daima enerjiktirler. Yeni planlar yapar, şehir içi veya dışı, sürekli yeni yerleri keşfederler. Bu tür gezileri kardeşleri, akrabaları, hatta komşularıyla yapmayı tercih ederler. 
Komşularıyla toplanıp, saatlerce sohbet etmekten de hoşlanırlar. Hep beraber toplanıp, oturdukları mahalle veya bölge için belediyeyle iş birliğine girip, toplu geziler düzenleyebilirler.

Güneş üçüncü eve yerleştiğinde, kişi kardeşleri ve akrabalarıyla, hatta komşularıyla ilgili olumlu veya olumsuz şeyler yaşayabilir. Bu konum genelde Güneş için olumlu olsa da, kişiyi dedikoducu biri yapabilir ve bu da olumsuz olaylara sebep olabilir. Eğer Güneş onikinci eve bağlıysa, kişi bunun sonucunda gizli düşmanlar dahi edinebilir.
Bu kişi genel olarak çevresinde olup biten herşeye karşı ilgilidir. Dikkat etmesi gereken tek şey, kendisini lider rolüne fazla kaptırmamasıdır. Çünkü Güneş aynı zamanda egoyu temsil eder. Bu yüzden bu kişi, mesela kardeşleri söz konusu olduğunda fazla korumacı veya bencilce hareketler sergileyip, aslında istemeden sevdiklerinin kalbini incitebilir. 


Güneş 4. evde



Dördüncü ev, aile hayatımızın, atalarımızdan bize kalan gelenek ve göreneklerimizin, huzurumuzun evidir. 

Güneş'in bu eve yerleşmesi, kişiyi aile ve ev hayatına düşkün biri yapacaktır. 
Bu konuma sahip olanlar genellikle içlerine kapanık insanlar olurlar. Başkalarıyla paylaşmaktansa herşeyi kendi iç dünyalarında yaşarlar. Aradıkları, onları tamamlayacak asıl şey huzurdur ve gerçek huzuru anca içlerine döndüklerinde, derin iç benliklerinde keşfederler.

Bu kişilerin en büyük arzuları kocaman bir eve ve aileye sahip olmaktır. 
Güneş içimizdeki lideri temsil ettiğinden, ailenin lideri olmak isterler. 
Bu konuma sahip olanların ailelerine bu kadar düşkün olmaları, çocukluk yıllarında yaşadıkları anılarına bağlı olabilir. 
Güneş bulunduğu evi aydınlattığından, bu kişilerin genelde sevgi dolu ve güzel çocukluk yılları olmuştur. Çocukluklarında yaşadıkları bu güzel sevgi dolu ortamı kendi çocuklarına da yaşatmak isterler. Bu yüzden aile kurmaya önem verirler.

Güneş, babamızı veya hayatımızdaki baba figürlerini temsil eder. 4. eve yerleşiyor olması ise, kişinin baba veya hayatındaki diğer baba figürlerinden dayı ve amca gibi etkilendiği anlamına gelebilir. Bu kişiler, onun benliğinin oluşmasında maddi ve manevi destek olmuşlardır.

Dördüncü ev, eğer para evlerine veya onuncu eve bağlıysa, kişi emlak ve gayrimenkul gibi alanlarda başarı gösterebilir ve kendisine para kazancı oluşturabilir. 
Bu konum kişiye aileden kalma ekmek teknesini sürdürme görevini de verebilir. Dördüncü ev toprak ve mahsüllerini temsil ettiğinden, bu aileden kalma bir restoran işletmeciliği veya ev, toprak işleriyle alakalı herhangi bir meslek dalı olabilir. Detaylı bilgi için haritanın diğer evleri de dikkate alınmalıdır. 

Dördüncü ev Güneşin yerleşimi için güzel bir yerdir. Ama Güneş aynı zamanda kişinin ego'sunu temsil ettiğinden, konu ev ve aile olduğunda, kişide fazla bencilce davranma eğilimi oluşabilir. Ailenin diğer üyelerinin söylediklerine fazla aldırmama, umursamama ve tek başına karar verme gibi eğilimler ailevi ilişkilerde sorun yaratabilir.  Belki çocukluk yıllarında buna benzer davranışları büyüklerinden gördükleri için böyle davranıyor olabilirler. Bunun farkına varmaları birçok konuyu aydınlatabilir ve ilişkiler alanında daha az sorun yaşamalarını sağlayabilir. İyi ve sevilen bir lider olabilmek için herkesi, sıkmadan ve baymadan kollarının altına alabilmeleri için egolarını ayaklar altına alabilme cesaretini göstermeleri gerekir. 
Yani bu konum kişiden, ailesine karşı bencilce davranmaktan ziyade, tam aksine bir kral veya kraliçe gibi iyi bir lider olmasını ve çevresindeki insanları koruyup kollamasını bekleyecektir. 

Güneş 5. evde



Beşinci ev aslan burcunun evidir ve aslan burcunun yöneticisi Güneş olduğundan, kendisini bu evde rahat hisseder. 

Bu konum kişiyi yaratıcı biri yapar. Ayrıca çocuksu bir karakter de kazandırabilir. 
Bu insan yaşı ne olursa olsun, tam bir çocuk gibi davranır. Çünkü beşinci ev çocukların, aşkın ve eğlencenin evidir. Güneş bulunduğu evi aydınlattığı için bu kişi hayatı eğlenceli bir yer olarak görmeyi tercih edebilir. Hayat onun için bir sahnedir, o ise her rolü kapmaya çalışan bir oyuncu. Bu yüzden her zaman için ilgi odağı olmak isteyebilir. Bu isteği ise egosuyla problemler yaşamasına sebep olabilir ve bunun olmaması için dengeli davranmayı öğrenmesi şarttır. Güneşin yaratıcı enerjisini dengeli kullanması herkes tarafından sevilip, takdir görülmesine sebep olacaktır. 

Bu konuma sahip olanlar boş vakitlerinde kendilerini eğlendirecek, yaratıcı ve ilham verici aktivitelere vakit ayırırlar. Diğer insanlara nazaran çok daha fazla gezen, tiyatroya, sinemaya giden insanlardır.

Güneş, yaratıcılığın evinde kişiye doğuştan gelen artistik ve kendine has yetenekler verecektir. Bu konuma sahip olan küçük bir çocuğun ailesi bunu büyük ihtimalle erkenden fark edebilir. Bu çocukların, içlerindeki yaratıcılığı akıtabilecekleri bir kanala ihtiyaçları vardır ve bu herhangi bir sanat dalı olabilir. 
Bu konuma sahip olan insanların hayatlarında mutlu olabilmeleri, içlerindeki gerçek sanatçıyı ve yaratıcı gücü keşfedebilmelerine bağlıdır. 

Bu kişiler kendi içlerindeki çocukla barışık oldukları için, her yaştaki çocukla iyi anlaşabilir ve genelde çocuklarla neşeli vakit geçirmeye değer verirler. Ayrıca çocuklarla yaratıcı faaliyetlerde bulunmaktan hoşlanırlar. 
Bu yüzden eğlenceli ebeveynler olurlar. Güneş eril enerjide olduğu için, bu konuma sahip olanların ilk çocukları büyük ihtimalle bir erkek olabilir. Ama tabiki diğer gezegen konumları da dikkate alınmalıdır.

Beşinci ev ayrıca spekülatif kazançları gösterir ama Güneş bu evde eğlenmeye değer verdiğinden, kişi her türlü kumar gibi herşeyini kaybedebileceği şans oyunlarından uzak durmalıdır. Eğlencenin tutkuya, tutkunun bağımlılığa dönüşmesi bu kişiler için çok çabuk gerçekleşebilir ve bunun sonucunda birçok şeyi kaybedebilirler. 

Bu ev aynı zamanda romantizmin evidir. Bu nedenle bu kişiler kendilerini sürekli aşık halde bulurlar. Tam bir aşk insanıdırlar ve her daim yeni heycanların peşinde koşarlar. Bundan dolayı ilişkileri uzun süreli olmayabilir. Lakin bu evlilikleri için geçerli olmak zorunda değil, çünkü evlilik yedinci evin konusudur. Genelde bu konuma sahip olanlar aşk hayatlarındaki hayalperestliği ta ki evlenip çocuk sahibi olmak istedikleri kişiyi bulana dek devam ettirirler. Bir kere çocuk sahibi olduktan sonra, hayatlarının merkezi ise kendi çocukları olur. 
Bu konum genel olarak Güneşin yerleşimi için çok güzel bir konumdur ve kişiye muazzam bir yaratıcılık yeteneği kazandırarak yıldız gibi parlamasına neden olur.

Güneş 6. evde





Altıncı ev başak burcunun evidir ve  rutin işlerimizi, evcil hayvanlarımızı ve sağlığımızı gösterir. 

Kadimler altıncı evin kötücül evlerden olduğuna inanırdı ama Güneş bulunduğu evi daima aydınlatır. 
Güneş eğer zararlı durumda değilse, kişiye sağlıklı ve kuvvetli bir bünye verecektir. Eğer olumsuz açılara maruz kalıyorsa, kişi sağlığına biraz daha özen göstermeye çalışmak zorunda kalabilir.

Bu konuma sahip olanlar, hizmet etmekten hoşlanırlar. Bu evin sağlık evi olması sebebiyle, kişi -eğer diğer konumlarda uygunsa- doktor dahi olabilir, sağlık kuruluşlarında çalışabilir veya bir çeşit şifacı olabilir. 
Bu konumun sebep olabileceği bir diğer şey ise, Güneş egomuzu temsil ettiğinden, kişinin yaptığı işle fazla gurur duymasıdır.  
Bunun dozunu iyi ayarlamalıdır çünkü fazla gurur sağlığımızı olumsuz yönde etkileyebilir. 

Altıncı ev günlük rutin işlerimizi gösterdiğinden, bu konuma sahip olanlar işlerine çok düşkün olurlar. 
Yaptıkları işe verdikleri özen, sağlıklarını dahi olumsuz etkileyebilir. Bunun olmaması için dikkat etmeleri gerekir. 

 Bu konuma sahip olanların en büyük korkusu, kendilerini adayabilecekleri bir işe sahip olmamaktır. Bu insanlar her daim ayaklarının yere sağlam basmasını isterler. Hizmet edebilmek onlar için bir başarıdır. Bu yüzden kimsenin kolay kolay yapmak istemediği işlerde bile büyük başarı gösterebilirler. 
Genelde sevdikleri işleri yapma imkanını elde ederler. Çünkü kariyer kapıları bu kişilere kolaylıkla açılır. 

İşlerine verdikleri önem ve duydukları gurur, işleriyle alakalı olumsuz eleştirilere maruz kaldıklarında, fazla öfkelenmelerine sebep olabilir. Bu yine sağlık durumlarını olumsuz etkileyebilir, hatta işlerine olan sevgilerini dahi azaltabilir. Bu yüzden etraflarındaki insanlara dikkat etmeleri ve olumsuz olaylara takılmamaları önemlidir.

Bu konuma sahip olanlar iş hayatlarında karşılaştıkları zorlukları veya sağlık sorunlarını evcil hayvanları sayesinde aşabilirler. Zaten bu konuma sahip olanların çoğunlukla evcil bir hayvanı olur ve bu can dostları hayatlarında büyük bir role sahiptir. Ona çok önem verirler, hatta kendi ailelerinden bile daha fazla değer verebilirler. Evcil hayvanlar, üzerimizde taşıdığımız negatif enerjiyi pozitife çevirme kabiliyetine sahip oldukları için bu konuma sahip olan insanlar evcil hayvanlardan yana çok şanslı olabilir. Bu yüzden bu konum kişiyi çok iyi bir veteriner dahi yapabilir. 
Yani kadimler bu evin her ne kadar kötücül etkilere sahip olduğunu söylemiş olsalar bile bu konum kişiye birçok konuda başarı ve şifa getirebilir.

Güneş 7. evde





Yedinci ev birlikteliklerimizin evidir. Evliliğimiz ve her türlü ortaklıklarımızı bu ev tanımlar. 
Güneş bu eve yerleştiğinde, kişinin ilgi odağı bu evin konuları olacaktır.

Bu konuma sahip olanlar, kendilerini anca bir ilişkiye sahip olduklarında mutlu ve huzurlu hissederler. Özgüvenleri dahi birlikte oldukları kişiye bağlıdır. Çünkü karşılarındaki kişiyle olan ilişkileri aracılığıyla kendilerini tanımlarlar. Bir ilişkinin içerisinde olmak, onlar için tamamlanmış olmak anlamına gelir. 

Güneş, egomuzu gururumuzu simgelediğinden, bu konuma sahip olanlar, partnerleriyle gurur duymak isterler. Adeta Güneşin kendisi gibi, başkaları aracılığıyla ışıldamak isterler ve bu yüzden genelde kendilerinden daha güçlü olan partnerleri seçerler. Büyük ihtimalle partnerlerinin haritasında güneş veya aslan burcu kuvvetli konumda olacaktır. 

Bu kişilerin yalnız kalma korkuları onları, ilişkilerinde verici taraf haline getirecektir. Yani kendilerini başkaları uğruna kolaylıkla feda edebilirler. Çünkü kendilerindense daha çok partnerlerine önem verirler. 
Bu özellik olumsuz gibi gözükse de, aslında bu kişiler verici olmaktan büyük mutluluk duyarlar. Onların mutluluğu, partnerlerinin mutluluğudur. Bu yüzden bu eve yerleşen ve iyi açılara, güçlü bir konuma sahip olan Güneş, kişiye güzel ve uzun seneler sürecek bir evlilik hayatı verebilir. 

Bu konuma bir kadın sahipse, hayatına babasına benzeyen adamları çekebilir, çünkü Güneş ayrıca babamızı simgeler. 
Eğer bu harita bir erkeğinse, maskulen ve güçlü kadınları hayatına çekecektir. 
Her iki durumda da evlilik aracılığıyla sosyal statünün yükseleceği yorumunu yapabiliriz.

Yedinci ev ayrıca iş ortaklıklarını ve açık düşmanlıkları gösterir. Güneş kişiye bu konuda  yardımcı olur ve sorunları aşacak kudreti verir. 
Bu konuma sahip olan insanlar düşmanlarını bile dostları haline getirebilirler. 
Evlilikte olduğu gibi, iş ortaklıkları ona yeni kapılar açacaktır. Bir işi tek başına yapmaktansa, birlikte bir şeye kalkışmak onları daima olgunlaştıracak ve kariyerlerinde ilerlemelerini kolaylaştıracaktır. 

Eğer Güneş zarardaysa, bu konum kişinin hayatına narsist ve egoist partnerleri veya ortakları çekebilir. 
Önemli olan kişinin farkındalıkla ona zarar verebilecek insanlardan uzak durmayı öğrenmesidir. 

Güneş 8. evde





Güneş'in sekizinci eve yerleşmesi, kişiyi gizemli, çekici hatta büyüleyici biri yapabilir. Bu konuma sahip olanların diğer insanların üzerinde inanılmaz bir etkileri olur.
Güneşi sekizinci evde olan insanlar hayatın bilinmeyenlerine karşı doğuştan bir ilgi ile dünyaya gelirler. Ölüm ve sonrasını, hayatın asıl kaynağını, dünyanın barındırdığı sırları öğrenmek isterler. Kısacası hayatın karanlık yönüne bir hayli ilgi duyarlar. Ve denir ki, bu konuma sahip olan insanların misyonu karanlıkla aydınlığın barışını sağlamaktır. Bu misyon büyük bir sorumluluğu beraberinde getirdiğinden bu kişiler her daim içlerinde bir çatışmayla yaşarlar. Onların görevi karanlığı keşfederek, aydınlığı yaratmaktır ve bu hiç de kolay bir görev değildir. Çünkü aslında bu karanlık kendi içlerinde barındırdıkları saklı ve bilinçdışı olandır. 

Bu konuma sahip olanlar, kendilerini saklar, mahremiyete önem verir, gerçek yüzlerini çok az insana gösterirler. Ama etraflarında olan insanları  tek bir bakışla anında çözerler ve bu genellikle  çevrelerindeki insanları korkutur. Bu yüzden ya çok sevilen ya da bir hayli nefret edilen insanlar grubunda yer alırlar.
Güneş'in, akrep burcunun evi olan sekizinci eve yerleşmesi, kendi burcu ne olursa olsun, kişiye akrep özellikleri verecektir. 

 Bu kişilerin auralarındaki gizem ve çekici enerji insanların ilgisini çeker. Bu yüzden insanlar bu konumdaki Güneş enerjisiyle herşeyini paylaşmak isterler. Hatta kimsenin bilmediği karanlık sırlarını bile. Çünkü bu konuma sahip olan insanların başkalarını en derinden anlama kabiliyetleri vardır. Bu yüzden çok iyi bir psikolog olabilirler. Ama insanlar onlarla herşeyi paylaşsa da, onlar iç dünyalarını ve sırlarını çok nadir paylaşırlar. Buna sebep olan şey ise, diğerleri tarafından yanlış anlaşılma endişeleridir. Bu yüzden bu konuma sahip olanlar mahremiyetlerine çok önem verir ve hayatlarına girecek olan insanları özenle seçerler. 

Güneşi sekizinci evde olan insanlar küçük yaştan itibaren, yasak olan konulara ilgi duyarlar. Gizemli konular onların üzerinde mıknatıs etkisi oluşturur. Hayatın karanlık ve bilinmeyen tarafını merak eder, keşfetmek isterler. 
Mesela ölüme karşı anlam veremedikleri bir ilgileri olabilir, hatta bazen de nedenini kavrayamadıkları bir korku. Bu onların genç yaşta görmüş oldukları bir ölümden kaynaklanabilir. Bu ölüm baba veya baba figürleriyle yaşanmış gerçek veya sadece sembolik bir ölüm de olabilir. Bir şekilde baba figürü hayatlarından uzaklaşmış olabilir. Genelde bu ev babayla olan derin ama aynı zamanda da imtihanlarla dolu bir ilişkiye işaret eder.
Sekizinci ev miras evi olduğu için, bu kişiye manevi anlamda yükler ve karmik bir miras kalabileceği gibi, babasından maddi konularda da bir servet kalabilir. 

Ayrıca bu konum kişiye genelde özel psişik yetenekler verir. Gerçekleşecek olan olayları önceden rüyalar aracılığıyla görebilmek veya sezebilmek gibi özel yetenekleri olabilir. Bir çok paranormal olay dahi deneyimleyebilirler. 

Bu kişiler için cinsellik de önemli bir rol oynar. Çünkü seks onlar için ölüm ve yeniden doğuşu simgelemektedir.
Bu konuma sahip olanlar bu konuda ya aşırıya kaçar yada tamamen uzak durmayı tercih ederler. Çünkü bu onlar için eğlencesine yapılacak bir şey değildir. Seksi sadece fiziksel boyutta deneyimlemektense, daha ciddi ve derin bir ilişkinin hayalini kurarlar. İki bedenin hayvansal boyuttaki birlikteliği değil, iki ruhun ruhsal bir boyutta sevişmesidir asıl aradıkları. Ve bunu elde edene kadar, yani doğru kişiyi bulana kadar sabırla bekleyebilirler. 

Bu konum kişinin başına ani şeyler getirip, gerçek ölümü deneyimleyene dek, birçok küçük ölüm yaşatabileceği gibi, insanı muazzam ruhsal şifa yeteneği olan biri haline de getirebilir. 
Seçim kişinindir. 


Güneş 9. evde




Dokuzuncu ev yay burcunun evidir, bu yüzden bu eve yerleşen Güneş, kişiyi genellikle bilge biri yapar. Bu kişinin hayat misyonu bilgelik hazinesini genişletmek ve her anlamda ufkunu açmak olabilir. Bu yüzden yüce ilimleri öğrenmeye değer verir.

Dokuzuncu ev dış gezileri, farklı kültürleri, gelenekleri ve inanç şekillerini gösterdiğinden bu eve yerleşen Güneş, kişiyi birçok kez keşif ve maceranın yollarına düşürecektir. 
Bu konuma sahip olanlar için genelde yurtdışı seyahatleri kısa süreli olmaz. Çünkü bu kişiler bir kere gittiklerinde kültürel faaliyetleri, ülkenin geçmişini ve insanlarını tanımadan geri dönmek istemezler. Gittikleri yerlerin inançlarını merak eder ve öğrenmek isterler. 
Farklı diyarlarda gördükleri ve deneyimledikleri şeylerle, zaman içinde kendi felsefelerini oluşturur ve zamanla bilge bir bakış açısı kazanırlar. Bu özellikleri onları vizyoner yapabilir. Çevreleri tarafından geleceği iyi okuyabilen, ruhsal yönleri güçlü ve güvenilir olarak tanınırlar. 

Dokuzuncu eve yerleşen Güneş'in sebep olabileceği bir diğer şey yabancı dillere olan merakıtır. 
Kişinin babası farklı bir kültüre mensup olabilir, yurtdışıyla ilgili bir mesleği olabilir veya kişi farklı bir ülkede doğmuş olabilir. Hatta bu yüzden iki dilli büyümüş bile olabilir. 
Kısacası bu konuma sahip olanların hayatlarının bir kısmını yurtdışında geçirme potansiyeli yüksektir.  

Ayrıca bu konuma yerleşen Güneş kişiyi din, felsefe, mitoloji, mistisizm ve astroloji gibi konulara meraklı kılacaktır. 
Bu kişiler bu tür konular hakkında araştırmalar yapmayı ve bilgi edinmeyi çok severler. 
Dokuzuncu ev yüksek öğrenimi gösterdiğinden, bu kişilerin akademik kariyer yapmaları da büyük bir olasılıktır. 
İster üniversitede hocalık olsun, ister günlük hayatı yaşayış şekli olsun, bu kişilerin seneler içinde edindikleri bilgi, onları küçük birer filozofa çevirecektir. 

Dokuzuncu evin temsil ettiği diğer alanlar, hukuk, yayıncılık ve yazarlıktır. 
Kişinin hukuk ve adalete olan merakı onu bir avukat yapabilir veya üniversite eğitimi yukarıdaki bölümlerden biriyle alakalı olabilir. 

Genel olarak bu konum güzel bir konumdur. 
Ama dokuzuncu eve yerleşen gezegenler kişinin odağını gerçeklikten uzaklaştırabilir çünkü bu kişiler saatlerce oturdukları yerden hayatı düşünebilir veya saatlerce kitapların içine gömülebilir veya hayatın gerçek sorumluklarından kaçarak, yeni yerleri keşfetmenin peşinde olabilirler ve böylelikle hayatın diğer alanlarından uzaklaşıp, zorluk çekebilirler. Bu karakter özelliklerinin bilincinde olmaları onlara ihtiyaç duydukları dengeyi sağlayacaktır.

___________________________


Güneş 10. evde




Onuncu ev toplum önünde olduğumuz, profesyonel kariyer hayatımızı gösterir. 
Güneş ise bulunduğu evi aydınlatır. Bu yüzden Güneş'i onuncu eve yerleşen kişinin kariyeri, hayatında önemli bir rol oynayacaktır. 
Bu konum kişiye ün, şöhret ve büyük başarı getirebilir. 

Bu konuma yerleşen Güneş, kişiyi toplum önünde saygı değer biri yapar. Kişi bu başarıyı ve saygıyı kariyeri aracılığıyla deneyimleyecektir. 
Ama aslında bu kişinin asıl istediği şey, herkes tarafından kabullenilmek ve sevilmektir. Liderlik rolünü de bu yüzden üstlenir. 

Bu kişinin, kendini etkileyici bir şekilde ifade edebilme yeteneği vardır. Bu nedenle iyi bir politikacı olabilir. 
Doğuştan gelen liderlik ve yönetme yeteneği onu birçok meslek dalında ön plana çıkartacaktır. 
Eğer Güneş olumsuz açılara maruz kalıyorsa, kişi egosundan dolayı problemler yaşayabilir. Fazla bencilce davranışlar ve patron vari hareketler, kariyer hayatını olumsuz etkileyebilir. Hatta skandallara bile sebebiyet verebilir. 

Güneş ayrıca babamızı temsil etmektedir. Bu kişi babasını baskın, güçlü ve başarılı biri olarak deneyimlemiş olabilir. Babası onun için bir rol model olmuştur ve genelde o da onun izinden yürümeye çalışır. 
Hatta çoğu zaman babasının yaptığı işi devralır ve böylelikle müşterilerini de. Mesela bir doktorsa, babadan tanıdık olan hastaları, veya bir avukatsa, müvekkilerini alması gibi. 

Onuncu eve yerleşen Güneş, kişinin başkası altında çalışmaktansa, kendi işinin başında olacağını gösterir. İçindeki lider olma arzusu onu tek başına ayakları üzerinde durmaya ve kendi işini kurmaya  zorlayacaktır. 

Bu konum genel olarak Güneş için güzel bir yerleşimdir. Çünkü insana başarı ve statü kazandırır. 
Ancak kişi egosunun tuzağına tutulmamaya özen göstermelidir. 
Güneşin karanlığı aydınlatacak gücü olduğu kadar, fazla yakıp yok etme gücü de vardır. Ve hangi yönünü seçeceğimiz bize bırakılmıştır. 


Güneş 11. evde




Onbirinci ev sosyalleştiğimiz ortamı, arkadaş çevremizi ve gelecek hedeflerimizi gösterir. 
Bu yüzden bu eve yerleşen güneş, kişiyi sosyal aktivitelere düşkün yapacaktır. 
Kişi kendisini diğer insanların yanındayken iyi hisseder. 'Ben' kavramındansa 'Biz' kavramı onun için daha önemlidir. 

Bu konuma sahip olan kişinin etrafında bir çok arkadaşı olur. 
Genelde sosyalleşebileceği bir organizasyon, dernek veya parti gibi bir kuruluşa üyedir.  
Güneş içimizdeki kralı temsil ettiğinden bu kişinin bulunduğu ortamlarda liderlik rolünü oynamak istemesi büyük bir olasılıktır. Kendisini takım çalışmalarında önemli biri olarak deneyimleyecektir ve bu nedenle toplum tarafından sevilen ve aranan biri olabilir.

Onbirinci ev arkadaşlıkların evi olduğu için ve Güneş de eril enerjide olduğu için, bu kişinin çevresindeki insanlar genelde erkeklerden oluşur. 
Baba figürü, Güneşin temsil ettiği bir diğer sembol olduğundan, bu kişiler genelde hayatlarına babalarını anımsatan arkadaşları çekerler. Veya Güneşin aslan burcunun yönetici olması yüzünden   etraflarında aslan burçları fazla olabilir. 
Bu kişiler için arkadaşları çok önemlidir. Hatta bu yüzden aşk hayatlarında sevgilileri tarafından kıskanılabilirler. Çünkü genelde aşktan önce arkadaşlığın ve dostluğun önemli olduğuna inanırlar. 

Eğer bu konumdaki güneş zarar görüyorsa, arkadaşları tarafından ihanete uğrayabileceklerini gösterebilir. Veya kişinin arkadaşlarına verdiği gereksiz fazla ilgi, hayatının diğer alanlarını kötü etkileyebilir. 

Bu konuma yerleşmiş olan Güneş, kişiyi hümanist biri yapacaktır. Bu kişiler genelde hayatı ve toplumu daha iyiye götürebilmenin hayalini kurar ve hayatları boyunca bunu başarabilmek için çabalarlar. 


Güneş 12. evde




Güneş ruhumuzdur, babamızdır, içimizde taşıdığımız kralımız ve ego'muzdur. 
Onikinci ev ise gizemdir, diğer alemleri, ruhsal boyutu, paranormal olayları ve kapılar ardında yaşananları anlatır. 

Güneş'i onikinci evde olan insanlar, içlerine kapanık ve yalnızlığı seven insanlardır. 
Bu onların sosyal olamayacağı anlamına gelmez. Sadece daha dingin ve huzurlu bir hayatı tercih ettikleri için, etraflarında az ama öz insan olsun isterler. 
Bu konuma sahip olanlar genelde utangaç insanlardır ama diğer insanlara yardımcı olmak için ellerinden geleni yaparlar. Hatta bazen kendilerini kullandırtacak kadar saf ve temiz kalpli olabilirler.
Bu yüzden onları kötü amaçlar uğruna kullanabilecek veya onları ruhsal olarak kötü etkileyecek olan insanlardan uzak durmaları önemlidir. 

Güneş bulunduğu evi aydınlatır. 
Bu yüzden saklı ve gizemli olan herşeyi açığa kavuşturur. Böylelikle bu konum kişinin bilinçaltındaki korkularını yenmesine yardımcı olabilir. 
Ama unutmamak gerekir ki, onikinci ev aslında balık burcunun ve Neptün'ün evidir ve bu nedenle Güneş eğer zayıf bir burçtaysa, burada tam potansiyelini gösteremeyebilir ve kişi kendisini korkularına tutsakmış gibi hissedebilir. Tıkanıklık hissi ve kendini görünmez gibi hissetmek bu konumun en olumsuz yönleridir ve kişiye değersizlik hissini yaşatabilir.

Onikinci ev bilinçaltının evidir ve bu eve yerleşen gezegen insana sezgisel yetenekler de verebilir. 
Bu insanlar kendilerini ve etraflarında olup bitenleri daha iyi anlayabilmek için, inzivaya çekilip, yalnız vakit geçirmek isteyebilirler. Eğer Güneş su grubunun burçlarındaysa, genelde deniz veya göl kenarlarını tercih edeceklerdir. 

Bu konuma yerleşen Güneş, eğer Şiron'a olumsuz açı yapıyorsa, kişinin unutamamış olduğu bir çocukluk travmasına sahip olduğunu gösterebilir. 
Bu kişiler içlerinde bu acıyla yaşamaya devam ettikleri için ve bu durum içlerine fazla kapanık olmalarına sebep olabilir. 

Güneş ayrıca babamızı temsil ettiğinden, bu kişilerin genelde ruhani yönü kuvvetli ve iyi niyetli bir babaları olur. Ama eğer kötücül gezegenlerden olumsuz açılara maruz kalıyorsa, kişi babasını zayıf, güçsüz, başarısız veya sevgisiz deneyimlemiş olabilir. Hatta babasını kaybetmiş veya tanıyamamış olabilir. 

Bu konum Güneş için çok parlak bir konum olmasa da, bu kişinin en büyük görevi kendini sevebilmeyi öğrenmektir. Çünkü ancak bu şekilde kendini diğer insanlara daha yakın hissedebilir, başkalarına güvenebilir ve güzel ilişkilere sahip olabilir.  Öğrenmesi gereken bir diğer şey ise kendisine önem ve değer vermektir. Böylelikle etrafındaki insanların onu yanlış amaçlar uğruna kullanmasına engel olabilir. 

Eril'in & Dişi'nin mükemmel dansı


Kadının ve erkeğin bedeni birbirinden farklıdır. 
Yaratıcı kadına başka yetenekler, erkeğe başka yetenekler vermiştir. 
Her iki beden birbirinden bu kadar farklı dahi olsa, birbirlerini mükemmel bir biçimde tamamlar. 

Çakralar

1. çakra kök çakramızdır. Kuyruk sokumumuzun bulunduğu yerde yer alır. 
Bu çakra oğlak, başak ve boğa burçlarını ve toprak elementini simgeler. Toprak elementi ise maddiyatı. 
Genel olarak, yaşam enerjimiz, kendimizi dıştan gelecek olan tehlikelere karşı koruyabilme yeteneğimiz ve hayatta kalabilme başarımız, bu çakraya bağlıdır. 
Bu çakra kadınlarda daha küçük, erkeklerde ise daha büyüktür. Çünkü bedensel, fiziksel gücü Tanrı erkeğe vermiştir. Erkekler, kadınlara göre daha dayanıklı ve daha korumacı olurlar. Kadınlarsa korunmaya muhtaç varlıklardır. Onlar sahiplenilmek ister, başlarını dayayabilecekleri bir omuza ihtiyaçları vardır. Bu yüzden erkeğin çakrası kadınının çakrasını besler. 
Aynı taş devrinde de olduğu gibi. Erkek kendisini tehlikeye atar, hayvanını avlar ve kadınına getirir. Kadının hayatta kalabilmesi, erkeğinin onu ve çocuğunu doyurabilmesine bağlıdır. 
Zaman değişmiş ve kadın maddi gücünü eline almış dahi olsa, erkeğe ihtiyacı olmayan kadınları, erkeklerin çoğu itici bulurlar. Çünkü bu tür davranışlar insanın doğasına aykırıdır. Bu her iki cins için de geçerlidir. 

2. çakramız sakral çakra denilen, cinsel çakramızdır. Bu çakra cinsel organlarımızın bulunduğu yerde bulunur. 
Su elementi grubundan olan, yengeç, akrep ve balık tarafından sembolize edilir. 
Bu çakra cinsel gücümüzü ve yaratıcılığımızı simgeler. Kadınlarda daha büyük, erkeklerde ise daha küçüktür. 
Çünkü Tanrı kadına, cinsel gücü ve bu gücü dönüşterek adeta bir yaratıcı gibi yeni bir can yaratma kabiliyetini vermiştir. 
Cinselliğe, erkekler kadınlardan daha düşkün oldukları halde, bir kadının seks sırasında aldığı haz, erkeğin aldığından çok daha fazladır. 
Bu enerji kadında daha fazla olduğundan, bir erkeğin, kadının cinsel gücüne ihtiyacı vardır. 
Yine taş devrinden örnek vermek gerekirse, erkek avını kadınına getirir. Kadın hayvanın etini bir yemeğe dönüştürür ve onu yine erkeğine sunar. Aynı şekilde kadın erkeğin spermini alır ve mucizevi bir şekilde onu hayata çevirir ve erkeğinin kucağına onun soyunu devam ettirecek bir çocuk verir. 
Bir erkek en büyük hazzı ve cennet özlemini bir kadının bedeninde deneyimleyebilir. 

3. çakramız solar pleksus denilen, göbek deliğimizin bulunduğu yerde olan çakramızdır. 
Ateş elementinden olan, koç, aslan ve yay burçları tarafından sembolize edilir. 
Kişinin özgüvenini, içsel motive edici gücünü ve kendini ifade ediş şeklini gösterir. 
Bu çakra yine erkeklerde daha büyük, kadınlarda daha küçüktür. Çünkü erkekler daha dışa dönük, kadınlar ise içine dönük yaratılmıştır. Bir erkek kariyer basamaklarını çok hızlı bir şekilde tırmanabilir ama bir kadın bunu yapmak istediğinde, engellerle daha fazla karşılaşır. 
Bu yüzden erkek, kadından aldığı yaratıcı güçle istediği her yere kolaylıkla gelebilir. 
Kadının, çekim yasasını harekete geçirebilme yeteneği vardır. Bu nedenle kendi gücünü erkeğe aktararak tüm bolluk ve bereketi erkeğinin hayatına çeker. Önemli olan, erkeğin hayatındaki kadının değerinin farkına varıp, ona teşekkür edebilmesidir. 
Çünkü ilişkilerdeki bu çakraların mükemmel dansı, bu aşamada çatırdamaya başlar. 

Bu zamana kadar herşey çok güzel gitmiştir. Erkek kadının güvenini kazanmıştır, kadın bunun karşılığında cinsel gücünü onunla paylaşmıştır. Sonra erkek kariyer basamaklarını tırmanır, hayatına daha fazla para akar ve buraya kadının sayesinde geldiğini unutarak, gözü başka kadınlara kaymaya başlar. Böylelikle tüm büyüleyici çakra dansı, doruğa ulaşmadan sönüp gider. 

Oysa tam da bu aşamadan sonra 4. çakra olan, kalp çakramız aktifleşir. Hava elementinin burçları olan, terazi, ikizler ve kova burçları tarafından sembolize edilir. 
Bu çakra kadında daha büyük, erkekte daha küçüktür. 
Bu sevginin bambaşka, ilahi bir boyutudur. Bu aşamada ilişki büyür, genişler, çok daha fazla haz verici bir hale gelir. Ama bunun için erkeğin, 3. çakrasından faydalanarak, tüm maddi manevi gücünü karısıyla paylaşmış olması gerekir. Yani kendisi kariyer yapıyorsa ve özgürlüğünü yaşıyorsa, kadının da bunu yapmaya hakkı vardır. O, onu bu konuda sonuna dek destekleyip, arkasında durmalıdır. Kendi maddi gücünle ona manevi güç vermelidir. 
Eğer karısını gerçekten seviyorsa bunu yapacaktır. İşte o zaman kadın onu kalp çakrasından akan, sonsuz ilahi sevgiyle beslemeye başlar ve bu böyle devam eder. 
Ruh eşi gibi kavramlar bu devreden sonra ortaya çıkar. 
Daha fazla bilgi için: 

Aslında insanın bedeni kocaman bir mucizedir. Biz ne yazık ki bunun farkına varamıyor ve değerini bilemiyoruz. 
Oysa kadının da, erkeğin de birbirine ihtiyacı vardır. Birbirlerine muhtaç değillerdir ama yinede ihtiyaçları vardır. 
Keşke her iki cins de bunun farkına varabilse. Hayat çok daha zevk ve mutluluk verici bir yer haline gelirdi. 

........................................

Sevgi kutsal bir şeydir ve ona sahip olabilmek için, onu hak etmek gerekir. 

☆☆☆

Beni de okumak ister misin?


Venüs 1. evde


1. ev kişinin dış görünüşünü ve kişiliğini gösterir. 
Venüs ise bulunduğu evi güzelleşririr. 
Bu yüzden 1. eve yerleşen Venüs, kişiye muazzam bir güzellik verecektir. 
Kişi nasıl giyinmesi ve nasıl davranması gerektiğini iyi bilir. Genelde bu kişiler modayla ilgilenir. İlgilenmeseler de zevkli olurlar. Üstlerine yakışanı seçmeyi iyi bilirler.
 Eğer yükselen burçları mars'ın yönettiği koç burcundaysa, kişi sadece güzel değil, beden yapısının sağlıklı ve sportif görünmesine de düşkün olacaktır. Bu kişinin bedeni, yaşlanmaya dahi meydan okur. Kendisine dikkat ettiği için yaşlanma onu pek fazla etkilemez. 
Tabii bu sadece koç burcu için geçerli değildir. 1. evde hangi burç bulunursa bulunsun, kişiye güzellik ve karizma verecektir. Bunun hangi şekilde dışarıya yansıyacağına yükselen derecesinin burcu karar verir. Mesela yükselendeki kova veya Uranüs etkisi, kişiyi çok farklı görünümlü biri haline getirebilir. Bu kişi adeta kendi modasını kendi yaratacaktır. 

Genel olarak Venüs'ü 1. evinde olanlar giyim kuşamlarıyla, kendilerini ifade ediş tarzlarıyla herkesi kendilerine hayran bırakırlar. 
Eğer bu konuma sahip olan bir erkekse, kişiye feminen özellikler verebilir. Veya kendisini karşı konulamaz biri yapabilir. Eğer Plüton'dan etkiler söz konusuysa veya akrep burcu yükselendeyse, kadınlar ona bağımlı olabilir. Üstüne yapışkan gibi yapışıp, hayatından çıkmamak için elinden geleni yapan kadınları hayatına çekebilir. 

Eğer Venüs kötücül gezegenlerden açı almıyorsa, kişi iyi kalpli ve herkes tarafından sevilen biri olur. 
Bu kişi hayatındaki ilişkilere çok önem verir. Kendisine de önem verir, kendisini sevdiği için, diğer insanları da sevmesini iyi bilir. 

Eğer Venüs kötü etkilere maruz kalıyorsa, kişi güzellik anlayışını abartabilir. Kendisinin yeteri kadar güzel olmadığını düşünebilir ve bu yüzden hayatına yemek problemlerini veya hastalıkları davet edebilir. 
Veya kişi modaya, kıyafetlere, makyaj malzemelerine olan ilgisini abartabilir ve bunlar için lüks harcamalara kaçabilir. 

Bu konumdaki Venüs kişiye iyi bir dış güzellik vereceğinden, bu kişi yüzüyle para kazanan biri olabilir. 
Venüs artistik faaliyetleri de simgelediğinden, kişi, eğer haritanın diğer konumları bunu destekliyorsa, bir sanatçı, oyuncu, manken olabilir. Daha detaylı bilgi için 6. ve 10. evlerin incelenmesi gerekir. 

Bu kişi her zaman için herkes tarafından sevilmek ister ve genelde çok sevilmesine rağmen, illa sevmeyen insanlar da hayatına girecektir. Bu gibi durumlara fazla kafa yormaması, onun mutluluğu için daha iyidir. Hiç bir zaman için herkes tarafından takdir edilemeyiz. 
Enerjisini, herkes onu sevsin diye harcayacağına, kendini mutlu hissetirecek şeylere yöneltmesi, onun hayrınadır. 

Bu konumdaki Venüs'ün bahşettiği güzellik kişiyi kibirli ve bencil biri yapabilir. 
Narsist biri olmanın tuzağına düşmemek için dikkatli olması gerekir. Sonuçta güzellik gelip geçici bir şeydir. Önemli olan Venüs'ün güzelliğini sadece dışa değil, içe de akıtabilmektir. 

Venüs 2. evde


İkinci ev boğa burcunun evidir ve bu yüzden yöneticisi olan Venüs, bu evde kendisini rahat hisseder. 

2. ev paranın, varlıklarımızın evidir ve Venüs kendi ışığını bu eve yöneltince, para bizi kolaylıkla bulur.
Bu kişi zengin dahi olmasa, bir zengin gibi yaşayıp, harcayacaktır. 
Genelde banka hesabında daima parası olur. Hayatı boyunca nadir parasız kalır. 
Tabii bunlar Venüs'ün iyi bir konumda bulunduğu zaman için geçerlidir. Eğer olumsuz açılara maruz kalıyorsa, kişi elinden var olan herşeyi lüks bir yaşam tarzı için harcayabilir. Harcamanın sınırını bilmekte zorlanabilir.

Venüs iyicil bir gezegendir ve her ne olursa olsun, bulunduğu eve güzellik katacaktır. 
Bu kişi parasını, Venüs'ün temsil ettiği aşk, güzellik ve sanat temalarına yatıracaktır. 
Eğer bu konuma sahip olan bir erkekse, hayatındaki kadınlar için para harcamaktan zevk duyacaktır. 

Bu konumdaki Venüs kişiye güzel bir zevk verecektir. Etrafını güzel şeylerle çevreyecektir. Bu konuma sahip olan kadınlar, kendilerine pahalı mücevher almayı çok severler.  
Sevdiği insanlara hediyeler almaktan çok hoşlanırlar. Kendisine de hediye verilmesi, onu mutlu edecektir. 

Bu evdeki Venüs kişiye çok güzel bir ses verebilir. Bir çok ses sanatçısının 2. evlerinde Venüs vardır. 

Venüs aşkın gezegeni olduğu için ve 2. ev paranın evi olduğu için, kişi aşkı ve sevgiyi parayla satın almaya çalışabilir. 
Kadınlar bunu, sevmedikleri ama paralı oldukları için, birlikte oldukları adamlar sayesinde deneyimlerler. 
Erkeler ise seks uğruna büyük paralar harcama eğiliminde olabilirler. 

Bu konumdaki Venüs, kişiye sahip olduğu kadar değerli hissettirecektir. Bu yüzden kenarına para koymayı veya diğer dövizlere yatırım yapmayı severler. 
Ama genel olarak paralarını çevrelerini güzelleştirmek için harcayacaklardır. 
Bu konumun olumsuz gibi gözüken yanları olsa da, Venüs bu eve yerleşince kişiye rahat bir hayat verecektir. 

Venüs 3. evde


3. ev iletişim, kardeşler, komşular, yurt içi geziler ve ellerimizle yaptığımız işleri anlatır. Günlük yaşam için bilmemiz gereken şeyleri öğrendiğimiz evdir. 

Bu konuma yerleşmiş olan Venüs, kişiye kendini güzel ifade edebilme yeteneği verecektir. Genelde çok güzel konuşurlar, herkesi kendilerine bu yetenekleriyle hayran bırakırlar.
Bu kişilerin yetenekleri yazıları için de geçerlidir. Kalemleri kuvvetli olur.  

Bu konuma yerleşmiş olan ve kötü açılar alan Venüs, kişiyi dedikoduya meraklı yapabilir. Ve bu onu bazı durumlarda zor durumlara sokacaktır. Bu yüzden dikkatli olması gerekir. 

3. ev öğrenmemiz gerekenleri simgelediği için, okul yıllarımız da bu evden gözükür. Ve Venüs burda da görevini yerine getirir ve kişiye güzel geçen okul yılları verir. Bu kişi öğrenmekten neşe duymuş ve öğrenirken zorlanmamıştır. 
Bu konum kişiye, diğerlerine nazaran büyük avantaj verebilir. Çünkü kişi istediği şeylere kolay ulaşır.
Eğer Venüs bu evde zarar görüyorsa, tam tersine kişiye tembellik verebilir. Ama bu kişinin öğrenme yeteneği olmadığı anlamına gelmez. Sadece tembel davranıyordur. 

Eğer bu konuma Merkür eşlik ediyorsa, kişi iyi bir yazar olabilir. 
Venüs onun aşk temalı şeyler yazmasına sebep olacaktır. Mesela çok güzel şiirler yazabilir. 
Genelde bu konuma sahip olan kişi, sanata meraklı olur ve bu alanda en az bir yeteneğe sahiptir. 

Bu kişilerin yazılmış olan herşeye ilgileri vardır. Kitaplardan, dergilere, makalelerden, gazete yazılarına kadar herşeye. İlgilerini çeken herşeyi okurlar. Bilgiye açtırlar ama ilgilerini en çok aşk temaları çekecektir. 
Bilgiye her an ulaşabilmeleri onlar için önemli olduğundan, telefon ve bilgisayarlarını yanlarından ayırmazlar. 

Bu konuma sahip olan kişi, kısa seyehatler yapmaktan çok hoşlanır. Kafasına estiği gibi, haftasonu kendini yollara atar ve etrafındaki yeni yerleri keşfe çıkar. Yurt içi gezileri bu kişi için olmazsa olmazdır. 

3. ev kardeşlerimizin evidir ve Venüs kardeşler arasında sevgidolu bir bağ yaratır. Genelde kardeşleriyle çok iyi anlaşırlar. 
Bu konum, kardeşinin de artistik faaliyetlerle ilgileneceğini gösterebilir. 

Venüs aşk işlerine baktığından ve 3. ev komşuların evi olduğundan, bu kişi yakınında oturanlara aşık olabilir. 
Çevresinde bulunan insanlara yakın ve sevecen davranışları, onların bu tür aşk ilişkilerini deneyimlemelerine sebep olacaktır. 

Venüs 4. evde


4. ev yuvamızdır. Biz orda kendimizi mutlu ve huzurlu hissederiz. 
Venüs ise kendi payına düşeni yapar ve bu evi ekstra sevgiyle donatır. 

Bu konuma sahip olan kişinin çocukluğu büyük ihtimalle çok mutlu ve sevgi dolu geçmiştir. Annesiyle iyi anlaşmıştır ve bir çocuğun ihtiyacı olan ilgiyi ondan alabilmiştir. 
Kendi büyüp, kendi ailesini kurduğunda da huzurlu ve sevgi dolu bir ailesi olacaktır. 
Kendi çocukluğunda ailesinden aldığı sevgiyi, kendi kurduğu ailesiyle paylaşabilmek için can atacaktır. 
Bu kişinin ev ortamından romantizim eksik olmayacaktır. 
Eğer Venüs kötü açılara maruz kalıyorsa, kişinin ailesi, onun çabalarını umursamıyor veya farkına varmıyor olabilir. Bu gibi bir durumda kişi her ne yaparsa yapsın, bir türlü sevdiklerini mutlu edemediği için pasif agresif davranışları benimseyebilir. 

Bu kişi evinde vakit geçirmekten çok hoşlanır. Huzur ve konforu dışarıda aramaktansa, onu evinde bulacağını bilir. 
Evine olan düşkünlüğü, çevresini sürekli güzelleştirme isteğine sebep olacaktır. Bu yüzden herkesin özeneceği, çok güzel bir evleri olur. 
Venüs lüks olanı simgeler. Bu yüzden bu kişi eline geçen parayı evine yatıracaktır. Yeni mobilyalar, pahalı dekoratif ürünler, onun gözdeleridir. Gözüne güzel gelen şeylere karşı koymakta zorlanacaktır. Eğer Venüs diğer gezegenlerden olumsuz açılar alıyorsa, bu lüks ihtiyaçlarını abartıp, çok aşırıya kaçabilir. Bu yüzden güzelliğin sadece doğru dozda mutluluk getireceğini kendisine hatırlatması gerekir. 

Venüs ayrıca yaratıcılığın gezegenidir. Bu nedenle bu kişi evinde yapabileceği her türlü sanatsal aktiviteyi yerine getirir. Yaptığı şeyleri evinde, herkesin görmesi için koleksiyon halinde sergileyebilir. 
Evinin bahçesiyle uğraşmaktan zevk alabilir. 
Evdeki boş vaktini, evde yapabileceği hobilerle zenginleştirir. 

Gençlik yıllarında, bu konuma sahip olan kişiyi ailelesi finansal olarak destekleyecektir. 
Bu konum, emlak alım satımı sayesinde, kişinin eline para geçeceğini de gösterebilir. 

Venüs'ü 4. eve yerleşmiş olan kişi, ömrünün son yıllarını huzurlu bir şekilde geçirir. 
Herkesin arzulayacağı bir yaşlılık dönemleri olur. Kendi evlerinde, belki kendi, senelerce emek verdikleri bahçeleriyle uğraşarak, son zamanlarını geçirirler. Sevdikleri insanlar yanlarındayken, bu dünyaya mutlu ve huzurlu bir şekilde veda ederler.