19 Aralık 2020 | Transit büyük umut Jüpiter Kova burcunda

Aralık 01, 2020


Venüs ile birlikte gök kubbede en güzel parlayan, yüce gaz gezegeni Jüpiter Oğlak burcunda hiç rahat edemediği misafirliğini sonlandırıp, yan komşu olan Kova burcunun hanesine geçiş yapmaya hazırlanıyor. 12 ay boyunca Kova arketipinin elbisesini geçirecek üzerine ve bize Kova burcunun haritamızda bulunduğu hanede bolluk, bereket, bilgelik ve şans getirecek. 

Jüpiter bu 12 aylık yolculuğunun başlangıcında Satürn gezegeniyle kavuşacak. Bunun ne gibi etkileri beraberinde getirebileceğini daha önceki paylaştığım bir yazımda dile getirdim. Söz konusu Satürn olunca insan ister istemez biraz karamsar olabiliyor. Bu yüzden o yazım biraz ürkütücü ve iç karartıcıydı. Ama söz konusu Jüpiter olduğunda umuda yer vermemek olmaz. Bu yüzden öğrendiğim ilginç birkaç bilgiyi sizinle paylaşıp Jüpiter'in yüce gücünden ve bizi 1 yıl boyunca nasıl bir ilahi yolculuğa çıkaracağından bahsetmek istiyorum. 

Kova ezoterik astrolojideki anlamıyla aydınlık ve bilgelik getiren muazzam bir güçtür. Yöneticisi Uranüs, yani Prometheus mitolojideki hikayesinde tanrılardan çaldığı ateşi insanlara armağan ederek, onların tanrılar kadar güçlü olmasına sebep olur. 

Balık burcu zodyağın son burcudur ve tekamülünü bitiren kamil insanı sembolize eder. Balık'tan bir önceki aşama ise Kova'nın inisiyasyonudur. Biz son raddeye varmadan önce Kova burcunda asıl kim olduğumuzun idrakını yaşar ve Balık'ta ait olduğumuz sevgi havuzuna geri döneriz. Bu yüzden Kova aslında varış öncesi son uyanıştır. 

İşte Jüpiter bu yıl hepimize varıştan önceki son uyanışı deneyimlettirecek ve bize tanrıların bilgeliğini, sırları içerisinde barındıran o yüce ateşi bahşedecek. Kısacası bu Jüpiter transiti bir öncekilerinden çok daha özel bir enerji armağan edecek yeryüzündekilere. Bu yıl birçok insan bir bilinç sıçraması yaşayacak. Bilgilerin nerden geldiğini, elimize nasıl geçtiğini tam olarak anlayamayacağız bile. Sanki ilahi bir kaynaktan bilgiler ruhumuza yükleniyormuş gibi hissedeceğiz. Sezgilerimizde, 6. hissimizde muazzam bir uyanış deneyimleyeceğiz. Bir çoğumuzun kalp gözü (3. gözü) açılacak. Öyle bir dalga geliyor ki, maddiyata verilen değerler yok olacak dereceye kadar aşağa inecek. Öyle marka çantalara, pahalı arabalara, lüks evlere, ünlülerin saçma sapan ultra lüks magazin hayatlarına olan merak gittikçe azalacak. Hatta bunun yerine bir tiksinti gelecek hepimizin içine. Değer yargılarımız o kadar çok değişecek ki, bu tür hayatları artık ne görmek ne de duymak isteyecek bazılarımız. 

Aslında Kova burcunun etkisini çoğumuz yaşamaya çalıştı daha önce. Çok uzun bir zaman da geçmedi aradan. Buna benzer bir etkiyi 60'lı yıllarda Hippi akımıyla de gerçekleştirmeyi denedik. O zaman da Jüpiter Satürn kavuşmuşlardı ama bu kavuşum maddeyi temsil eden Oğlak burcunda gerçekleşmişti. Hippi akımı ise bu kontrolcü Oğlak etkisine karşı gelişmişti ama zaman doğru zaman olmadığı için başarılı olamadı. Satürn - Jüpiter kavuşumu aynı zamanda başkan Kennedy'nin suikasta uğradığı zamana da denk geliyordu. Kennedy elitlerin planlarına karşı hareket ettiği için suikaste kurban gitti. Hippi akımını ise ortadan kaldırmak çok kolay oldu. Çiçek kızlardan etkilenen birçok Amerikan vatandaşı onların resimleriyle Vietnam savaşını protesto etmeye başlamıştı. Bunu engellemek için bu kızların ne kadar şeytani varlıklar olduğuna dair halkın beyni yıkanmalıydı. Böylelikle bir günah keçisi seçildi. Adı Charles Manson'du. Kendisi aslında bir CIA ajanıydı, 60'lı yılları kana buladı. Acı reçete ise Hippilere yazıldı. CIA, Hippi akımını yok etmek için kitlesel bir zihin kontrol aracı olan uyuşturucuyu kullandı ve böylelikle aşk dolu geçen zamanlar uyuşuk bir biçimde sona vardı. 

Hippi akımı Kova burcu sembolizmasına çok uygun bir akımdı. O zamanlar Oğlak etkisinden dolayı başarılı olamadı ama bu sefer başarılı olmayı başaracak gibi duruyor. Tiny house akımıyla kendi ufak birlikteliklerini oluşturan, bağımsızlığını kazanıp, doğaya bu evlerini park edip, sevgi tek dindir, doğa bizim mabedimizdir şarkılarını fısıldayanları duymaya başladık bile. Bu yeni akım sadece basit bir moda değil. Bu Uranüs'ün özgürlük ve bağımsızlık çığlıkları ve önümüzdeki yıllarda çığır açacak. İnsanların saçma sapan lüks hayatlarını geride bırakıp bu akımın bir parçası olmaya başladıklarını göreceğiz. 

Bu akıma dahil olanlar şu an bize dayatılmaya çalışılan sistemden sıyrılıp, tıpkı Uranüs'ün emrettiği gibi her şeyin bir alternatif yolunu bulacaklar. Alternatif bir para sistemi, alternatif bir eğitim sistemi, alternatif tıp, alternatif gıda, alternatif meslekler, alternatif ticaret. Her şeyin bir alternatif yolu bulunacak ve bu kişilere 'getir kolunu sana çip takacağım, bana vergilerini ödemek zorundasın' gibi şeyler söyleyemeyeceksiniz. Çünkü kabullenmeyecek ve direnecekler. 

60'lı yıllardaki kavuşum maddeyi temsil eden toprak elementinin etkisinde olduğu için daha çok maddiyat güçlendi. Kapitalist sistem şişirildi. Amerikan rüyası yaşatıldı. Şimdi ise bunun sonuna varıyoruz. 

Zaman tünelinde daha da eskiye gittiğimizde ve Kova burcunda kavuşan ve 200 yıllık yeni bir döngüyü başlatan bu ikilinin etkilerine baktığımızda, bu döngünün insan tarihini değiştiren önemli varlıkların doğuşuna hizmet ettiğini görüyoruz. 

Zaman yolculuğunda yaklaşık olarak 2500 yıl geriye gittiğimizde Hz. Musa'nın gerçek ibrani öğretisini yaşatan Eseniler adında bir yahudi topluluğun doğuşunu görürüz. Diğer insanlardan uzakta, mahrem diyarlarda, sevgi ve barış içerisinde yaşayan, büyük inisiyasyonlardan geçirilmiş ve böylelikle bilge ve ruhsal güçleri çok yüksek ve gelişmiş kişilerden oluşan münzevi bir gruptu Eseniler. Bu topluluğa ait olan insanlar çok özel bir doğuşa hizmet etmek üzere gönderilmişlerdi yeryüzüne. Çünkü bu kişiler Hz. Meryem'i Hz. İsa'nın doğumu için yetiştiren seçilmiş insanlardı. 

Zaman yolculuğunda biraz daha zamanımıza yakınlaştığımızda ise, Hava elementinde Jüpiter ve Satürn bu döngüyü bir kere daha başlattığında, tarih sahnesinde Katharlar topluluğunu görürüz. Bu topluluk Ortaçağ'ın en karanlık yıllarında ortaya çıkmış ve Hıristiyanlığın gerçek öğretisini yaşatmaya çalışmıştır. Araştırmacı yazarlar bu topluluğun öğretilerini Eseniler'den devraldığını, inançlarını Anadolu topraklarında diri tuttuklarını ve sonra Balkanlardan, İtalya ve tüm Avrupa'ya yaydıklarını söylerler. Katharlar bugünkü Hıristiyanlık inancının aksine İsa'nın tanrı olmadığını kabul eden, kadın ve erkeklere eşit haklar tanıyan, herkese okuma yazmayı öğreten, kimseden vergi almayan, fakiri doyuran, mütevazi yaşamı ve kardeşlik sevgisini ilke edinmiş, bilge bir hayat yaşayan bir topluluktu. Hatta Rönesans'ın başında rol oynayan birçok önemli şahsiyeti Katharlar yetiştirmişti ve Leonarda Da Vinci de bu ailelerden birine mensuptu. Katharlar Papa'nın baskıcı öğretisine boyun eğmiyor, insanla yaratıcının arasında bir araca ihtiyaç olmadığını savunuyor ve Avrupa'nın birçok yerinde insanları etkileri altına alıp, her geçen gün daha fazla mürid kazanıyordu. Günümüz demokrasisinin aksine devlete sahip olmayan ama çok iyi işleyen kendilerine ait bir demokrasileri vardı. Onlarda zengin, köle, fakir veya efendi yoktu. Herkes eşit haklara sahipti. Kısa sürede bu kadar yandaş bulmalarının sırrı da buydu. Bu güzel düzen hemen engellenmeliydi yoksa tüm dünyaya huzur hakim olacaktı. Bu yüzden kilise onları yok etmek için engizisyon mahkemeleri kurdu ve maalesef bu mahkemelerde bu özel bilge ruhlar yargılanıp, katledildiler. Erkek, kadın veya çocuk diri diri ateşlerde yakıldı. Ama onlar ruhsal mertebelerinde o kadar çok yükselmişti ki, ateşler içerisinde yanarken bile hala ilahi söyleyebiliyorlardı. Yaşadıkları yaşam tarzlarıyla ruhsal benliklerini fiziksel bedenlerinden nasıl koparabileceklerini çok iyi bildikleri için canları bile yanmadı, küle dönüşen sadece et parçalarıydı. Ruhları bunun acısını hiç duymadı. Bu yüzden onların ölümünü dahi izleyen halk hayranlık içerisinde kalmıştı. 

Ortaçağ'ın karanlık engizisyon mahkemelerinde yargılanan bu masum insanlar gibi biz de yargılanacağız Satürn'ün Kova burcundaki transit süresi boyunca. Belki cadılık ve büyücülükle suçlamayacaklar bizi ama toplumun "huzurunu" ve "güvenliğini" bozmakla suçlanacağız. Alternatif yolları seçen herkes suçlanacak ve şeytani varlık olarak yansıtılacak diğerlerine. Tıpkı Katharların da suçlandığı gibi. Ama bu sefer kazanan taraf onlar değil biz olacağız çünkü o beklenen zaman artık geldi. 

Eseniler de, Katharlar da Balık çağında yaşadılar ama Kova çağına uygun topluluklar kurdular. Yani fikirleri, inançları, demokratik düzenleri ve yaşam tarzlarıyla diğer insanlardan ve çağlarından çok daha öndeydiler. İnsanlık henüz Kova enerjisinin bilinç düzeyine erişebilecek potansiyelde değildi. 

Balık burcu kendini kurban etme sembolizmasını anlatır. Eseniler de, Katharlar da bize birer örnek oldular. Bunun için kurban edilmeyi bile göze aldılar. Onların bize bıraktığı mirası günümüz koşullarında yaşatmak ise bizim ruhlarımıza verilmiş olan bir görev çünkü artık bunun için tam zamanı. Artık hepimiz bu sahte demokrasiden bıktık. Irkçılıktan, kadın cinayetlerinden, fakirin hor görülmesinden, vergilerle, borçlarla sürekli emeklerimizin sömürülmesinden bıktık. Artık hepimiz bu değişime hazırız ve varız! Artık kardeşliğe, eşitliğe, sevgiye, özgürlüğe ve adalete değer vermek için şahlanıyoruz ve Jüpiter'in genişleyen, büyüyen ve şans getiren etkisiyle bunu başarmak için evrenin de desteğine sahibiz. Unutmayın ki, bu 1 senelik süreç içerisinde gerçekleşebilecek bir şey değil ama Jüpiter Satürn kavuşumuyla başlayan bu 200 yıllık döngü içerisinde gerçekleşecek! Buna şüphemiz olmasın. 

Yazımı bitirmeden önce son bir bilgiyi daha aktarmak istiyorum. 

İnanışa göre Eseniler'in üstatları, Ortaçağ'da Katharlar olarak tekrardan bedenlendiler. Aktarılanlara göre Katharların hayatta kalan son baş rahibi öldürülmeden önce bir kehanette bulundu. Geri döneceklerine, bu kardeşliği tekrardan kuracaklarına ve sevginin tüm dünyaya hakim olacağına dair yemin etti. Hatta tarih de verdi. 700 yıl sonra başaramadığımızı yapacağız dedi ve yakılarak öldürüldü. 

2021 yılında bu 700 yıl tamamlanmış oluyor. Eğer bu kehanet doğruysa, bu kardeşliğin yeryüzünde tekrardan hakim olacağı anlamına gelir. Bu da gerçek kadim bilgeliğin yavaş yavaş tekrardan ortaya çıkacağını gösterir. İşte bu yüzden bu yıl Jüpiter, ilahi bilgi bombardımanına tutacak bizi. Ama bu bilgilere alışık olduğumuz kanallardan değil, tam tersine ruhsal ve manevi yollardan erişebileceğiz.  

Kısacası durum çok açık. Kova çağına adım atmak üzereyiz. Hatta kimilerine göre girdik bile. Bu yüzden böyle bir düzeni kurmamızın önünde bize hiçbir şey engel olamaz. Olmaya çalışan elit aileler ise eninde sonunda başarısız olacaklar çünkü Kova burcunun öğretisinin tam zıt yönünde hareket ediyorlar. Onlar tam tersine bize saçma sapan bir komünist sistem dayatarak, kendi krallıklarını ilan edebileceklerini zannediyorlar. Bu size Aslan burcunu çağrıştırıyor olmalı. Şeytani güç daima Allah'ın yaratımını tersine çevirmek için çabalar. Bunu yaşamı temsil eden Swastika sembolüyle Hitler de denedi. Pentagram sembolünü de şeytaniler ters çevirerek sapkın ayinlerinde kullanır. İşe yarar mı? Yarar ama sadece kısa süreliğine. Yani şeytani bir yeni dünya düzeni işe yarayacak mı? Evet, belki ama sadece kısa süreliğine. 

Eseniler Hz. Musa'nın gerçek öğretisinden, yani Allah'ın emrinden ilerlediler. Musa'nın yarım bıraktığını Hz. İsa tamamlamak için geldi. Onun gerçek öğretisini Katharlar yaşatmaya çalıştı. İsa ondan sonra gelecek olanın adını verdi ve Hz. Muhammed de geldi. Sizce onun öğretisini kimler diri tutmayı başaracak? Belki de bu yeni kardeşlik müslümanlıktan doğar. Kim bilir..

Var olan tek bir düzen var. O da ilahi olan ve bu düzeni bozabilecek hiçbir şey yok ve asla da olmayacak. Gökyüzü izin vermediği sürece yeryüzünde ağaç dahi kıpırdayamaz. Yüce Yaratıcının planı tersine çevrilemez. Bu yüzden her ne kadar güçleniyormuş gibi gözükseler de aslında güçlenen biziz!

Bu yazımı okuyup, iyice saçmalamış diyenleriniz de olacaktır. Tam tersine içlerinde bir coşku, uyanış ve huzuru hissedenleriniz de. Benim son sözüm Jüpiter'in bu güzel enerjisini hissedenlere. Bil ki sen de bu uyanan kardeşliğin bir parçasısın. Dilerim bu uyanışın karanlığını aydınlatır, kilitli olan tüm kapılarını kırar ve ruhunu özgürleştirip, kanatlandırır, ait olduğun yeri ve gerçek özünü hatırlarsın. Çünkü bunu başarırsan seni bu yıl hiçbir güç geri tutamayacak. Şahlanacaksın! 

You Might Also Like

5 yorum

  1. Merhabalar bisey sorucaktim.
    Bu jupiter saturn kavusumu haritamin dip noktasi IC de meydana geliyor.. bunun daha ozel bir anlami varmi..?
    Bahsettiginiz uyanis asamasindayim bir suredir. Sanki icimdeki karanlik taraf aydinlik tarafimla savas halinde gibi. Yazilarinizi uzun zamandir okuyorum ve gayet bilgilendirici oldu benim icin. Danismanlik almakta isterim sizden bununla alakali bi dönüş yaparsaniz memnun olurum. Saygilarimla..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Merhaba, bu kavuşum hepimizi etkileyecek ama daha çok Kova burcunda önemli gezegen yerleşimleri olanlar etkilenecekler. IC gibi haritanın eksenlerinde olması da çok önemli.

      Danışmanlık için bu linke tıklayabilir veya carpediemcii@gmail.com'a yazabilirsin.

      https://icimizdekigokyuzu.blogspot.com/search/label/Dan%C4%B1%C5%9Fmanl%C4%B1k?m=1

      Sil
  2. Merhaba, muhteşem bir yazı. Sevgilerimle.

    YanıtlaSil
  3. Benim ay burcum kova.ve 6-7 aydır içsel sıkıntılar yaşıyorum. Esimin de güneş burcu kova sürekli bir çarpışma halindeyiz..bir aydınlık bizi bekliyor mu? Yoksa harekete geçmek mi gerek..

    YanıtlaSil
  4. Yazılarınızla, Gökyüzünü seyrettiğiniz pencerenin perdelerini bizim için de aralamış oluyorsunuz. Sizin seyrettiğiniz andaki coşkuyu bir an için de olsa yaşayabilir miyiz bilemiyorum ama insanlar arasında görülemeyen irtibat, aktarım yolları var olduğunu düşündüğümde "Niye olmasın ki?" diyorum.

    Bundan sonra rüyalarımızdaki dolunayların yerini Jüpiter mi alıyor olacak ne dersiniz :)

    YanıtlaSil

19 Aralık 2020 | Transit büyük umut Jüpiter Kova burcunda


Venüs ile birlikte gök kubbede en güzel parlayan, yüce gaz gezegeni Jüpiter Oğlak burcunda hiç rahat edemediği misafirliğini sonlandırıp, yan komşu olan Kova burcunun hanesine geçiş yapmaya hazırlanıyor. 12 ay boyunca Kova arketipinin elbisesini geçirecek üzerine ve bize Kova burcunun haritamızda bulunduğu hanede bolluk, bereket, bilgelik ve şans getirecek. 

Jüpiter bu 12 aylık yolculuğunun başlangıcında Satürn gezegeniyle kavuşacak. Bunun ne gibi etkileri beraberinde getirebileceğini daha önceki paylaştığım bir yazımda dile getirdim. Söz konusu Satürn olunca insan ister istemez biraz karamsar olabiliyor. Bu yüzden o yazım biraz ürkütücü ve iç karartıcıydı. Ama söz konusu Jüpiter olduğunda umuda yer vermemek olmaz. Bu yüzden öğrendiğim ilginç birkaç bilgiyi sizinle paylaşıp Jüpiter'in yüce gücünden ve bizi 1 yıl boyunca nasıl bir ilahi yolculuğa çıkaracağından bahsetmek istiyorum. 

Kova ezoterik astrolojideki anlamıyla aydınlık ve bilgelik getiren muazzam bir güçtür. Yöneticisi Uranüs, yani Prometheus mitolojideki hikayesinde tanrılardan çaldığı ateşi insanlara armağan ederek, onların tanrılar kadar güçlü olmasına sebep olur. 

Balık burcu zodyağın son burcudur ve tekamülünü bitiren kamil insanı sembolize eder. Balık'tan bir önceki aşama ise Kova'nın inisiyasyonudur. Biz son raddeye varmadan önce Kova burcunda asıl kim olduğumuzun idrakını yaşar ve Balık'ta ait olduğumuz sevgi havuzuna geri döneriz. Bu yüzden Kova aslında varış öncesi son uyanıştır. 

İşte Jüpiter bu yıl hepimize varıştan önceki son uyanışı deneyimlettirecek ve bize tanrıların bilgeliğini, sırları içerisinde barındıran o yüce ateşi bahşedecek. Kısacası bu Jüpiter transiti bir öncekilerinden çok daha özel bir enerji armağan edecek yeryüzündekilere. Bu yıl birçok insan bir bilinç sıçraması yaşayacak. Bilgilerin nerden geldiğini, elimize nasıl geçtiğini tam olarak anlayamayacağız bile. Sanki ilahi bir kaynaktan bilgiler ruhumuza yükleniyormuş gibi hissedeceğiz. Sezgilerimizde, 6. hissimizde muazzam bir uyanış deneyimleyeceğiz. Bir çoğumuzun kalp gözü (3. gözü) açılacak. Öyle bir dalga geliyor ki, maddiyata verilen değerler yok olacak dereceye kadar aşağa inecek. Öyle marka çantalara, pahalı arabalara, lüks evlere, ünlülerin saçma sapan ultra lüks magazin hayatlarına olan merak gittikçe azalacak. Hatta bunun yerine bir tiksinti gelecek hepimizin içine. Değer yargılarımız o kadar çok değişecek ki, bu tür hayatları artık ne görmek ne de duymak isteyecek bazılarımız. 

Aslında Kova burcunun etkisini çoğumuz yaşamaya çalıştı daha önce. Çok uzun bir zaman da geçmedi aradan. Buna benzer bir etkiyi 60'lı yıllarda Hippi akımıyla de gerçekleştirmeyi denedik. O zaman da Jüpiter Satürn kavuşmuşlardı ama bu kavuşum maddeyi temsil eden Oğlak burcunda gerçekleşmişti. Hippi akımı ise bu kontrolcü Oğlak etkisine karşı gelişmişti ama zaman doğru zaman olmadığı için başarılı olamadı. Satürn - Jüpiter kavuşumu aynı zamanda başkan Kennedy'nin suikasta uğradığı zamana da denk geliyordu. Kennedy elitlerin planlarına karşı hareket ettiği için suikaste kurban gitti. Hippi akımını ise ortadan kaldırmak çok kolay oldu. Çiçek kızlardan etkilenen birçok Amerikan vatandaşı onların resimleriyle Vietnam savaşını protesto etmeye başlamıştı. Bunu engellemek için bu kızların ne kadar şeytani varlıklar olduğuna dair halkın beyni yıkanmalıydı. Böylelikle bir günah keçisi seçildi. Adı Charles Manson'du. Kendisi aslında bir CIA ajanıydı, 60'lı yılları kana buladı. Acı reçete ise Hippilere yazıldı. CIA, Hippi akımını yok etmek için kitlesel bir zihin kontrol aracı olan uyuşturucuyu kullandı ve böylelikle aşk dolu geçen zamanlar uyuşuk bir biçimde sona vardı. 

Hippi akımı Kova burcu sembolizmasına çok uygun bir akımdı. O zamanlar Oğlak etkisinden dolayı başarılı olamadı ama bu sefer başarılı olmayı başaracak gibi duruyor. Tiny house akımıyla kendi ufak birlikteliklerini oluşturan, bağımsızlığını kazanıp, doğaya bu evlerini park edip, sevgi tek dindir, doğa bizim mabedimizdir şarkılarını fısıldayanları duymaya başladık bile. Bu yeni akım sadece basit bir moda değil. Bu Uranüs'ün özgürlük ve bağımsızlık çığlıkları ve önümüzdeki yıllarda çığır açacak. İnsanların saçma sapan lüks hayatlarını geride bırakıp bu akımın bir parçası olmaya başladıklarını göreceğiz. 

Bu akıma dahil olanlar şu an bize dayatılmaya çalışılan sistemden sıyrılıp, tıpkı Uranüs'ün emrettiği gibi her şeyin bir alternatif yolunu bulacaklar. Alternatif bir para sistemi, alternatif bir eğitim sistemi, alternatif tıp, alternatif gıda, alternatif meslekler, alternatif ticaret. Her şeyin bir alternatif yolu bulunacak ve bu kişilere 'getir kolunu sana çip takacağım, bana vergilerini ödemek zorundasın' gibi şeyler söyleyemeyeceksiniz. Çünkü kabullenmeyecek ve direnecekler. 

60'lı yıllardaki kavuşum maddeyi temsil eden toprak elementinin etkisinde olduğu için daha çok maddiyat güçlendi. Kapitalist sistem şişirildi. Amerikan rüyası yaşatıldı. Şimdi ise bunun sonuna varıyoruz. 

Zaman tünelinde daha da eskiye gittiğimizde ve Kova burcunda kavuşan ve 200 yıllık yeni bir döngüyü başlatan bu ikilinin etkilerine baktığımızda, bu döngünün insan tarihini değiştiren önemli varlıkların doğuşuna hizmet ettiğini görüyoruz. 

Zaman yolculuğunda yaklaşık olarak 2500 yıl geriye gittiğimizde Hz. Musa'nın gerçek ibrani öğretisini yaşatan Eseniler adında bir yahudi topluluğun doğuşunu görürüz. Diğer insanlardan uzakta, mahrem diyarlarda, sevgi ve barış içerisinde yaşayan, büyük inisiyasyonlardan geçirilmiş ve böylelikle bilge ve ruhsal güçleri çok yüksek ve gelişmiş kişilerden oluşan münzevi bir gruptu Eseniler. Bu topluluğa ait olan insanlar çok özel bir doğuşa hizmet etmek üzere gönderilmişlerdi yeryüzüne. Çünkü bu kişiler Hz. Meryem'i Hz. İsa'nın doğumu için yetiştiren seçilmiş insanlardı. 

Zaman yolculuğunda biraz daha zamanımıza yakınlaştığımızda ise, Hava elementinde Jüpiter ve Satürn bu döngüyü bir kere daha başlattığında, tarih sahnesinde Katharlar topluluğunu görürüz. Bu topluluk Ortaçağ'ın en karanlık yıllarında ortaya çıkmış ve Hıristiyanlığın gerçek öğretisini yaşatmaya çalışmıştır. Araştırmacı yazarlar bu topluluğun öğretilerini Eseniler'den devraldığını, inançlarını Anadolu topraklarında diri tuttuklarını ve sonra Balkanlardan, İtalya ve tüm Avrupa'ya yaydıklarını söylerler. Katharlar bugünkü Hıristiyanlık inancının aksine İsa'nın tanrı olmadığını kabul eden, kadın ve erkeklere eşit haklar tanıyan, herkese okuma yazmayı öğreten, kimseden vergi almayan, fakiri doyuran, mütevazi yaşamı ve kardeşlik sevgisini ilke edinmiş, bilge bir hayat yaşayan bir topluluktu. Hatta Rönesans'ın başında rol oynayan birçok önemli şahsiyeti Katharlar yetiştirmişti ve Leonarda Da Vinci de bu ailelerden birine mensuptu. Katharlar Papa'nın baskıcı öğretisine boyun eğmiyor, insanla yaratıcının arasında bir araca ihtiyaç olmadığını savunuyor ve Avrupa'nın birçok yerinde insanları etkileri altına alıp, her geçen gün daha fazla mürid kazanıyordu. Günümüz demokrasisinin aksine devlete sahip olmayan ama çok iyi işleyen kendilerine ait bir demokrasileri vardı. Onlarda zengin, köle, fakir veya efendi yoktu. Herkes eşit haklara sahipti. Kısa sürede bu kadar yandaş bulmalarının sırrı da buydu. Bu güzel düzen hemen engellenmeliydi yoksa tüm dünyaya huzur hakim olacaktı. Bu yüzden kilise onları yok etmek için engizisyon mahkemeleri kurdu ve maalesef bu mahkemelerde bu özel bilge ruhlar yargılanıp, katledildiler. Erkek, kadın veya çocuk diri diri ateşlerde yakıldı. Ama onlar ruhsal mertebelerinde o kadar çok yükselmişti ki, ateşler içerisinde yanarken bile hala ilahi söyleyebiliyorlardı. Yaşadıkları yaşam tarzlarıyla ruhsal benliklerini fiziksel bedenlerinden nasıl koparabileceklerini çok iyi bildikleri için canları bile yanmadı, küle dönüşen sadece et parçalarıydı. Ruhları bunun acısını hiç duymadı. Bu yüzden onların ölümünü dahi izleyen halk hayranlık içerisinde kalmıştı. 

Ortaçağ'ın karanlık engizisyon mahkemelerinde yargılanan bu masum insanlar gibi biz de yargılanacağız Satürn'ün Kova burcundaki transit süresi boyunca. Belki cadılık ve büyücülükle suçlamayacaklar bizi ama toplumun "huzurunu" ve "güvenliğini" bozmakla suçlanacağız. Alternatif yolları seçen herkes suçlanacak ve şeytani varlık olarak yansıtılacak diğerlerine. Tıpkı Katharların da suçlandığı gibi. Ama bu sefer kazanan taraf onlar değil biz olacağız çünkü o beklenen zaman artık geldi. 

Eseniler de, Katharlar da Balık çağında yaşadılar ama Kova çağına uygun topluluklar kurdular. Yani fikirleri, inançları, demokratik düzenleri ve yaşam tarzlarıyla diğer insanlardan ve çağlarından çok daha öndeydiler. İnsanlık henüz Kova enerjisinin bilinç düzeyine erişebilecek potansiyelde değildi. 

Balık burcu kendini kurban etme sembolizmasını anlatır. Eseniler de, Katharlar da bize birer örnek oldular. Bunun için kurban edilmeyi bile göze aldılar. Onların bize bıraktığı mirası günümüz koşullarında yaşatmak ise bizim ruhlarımıza verilmiş olan bir görev çünkü artık bunun için tam zamanı. Artık hepimiz bu sahte demokrasiden bıktık. Irkçılıktan, kadın cinayetlerinden, fakirin hor görülmesinden, vergilerle, borçlarla sürekli emeklerimizin sömürülmesinden bıktık. Artık hepimiz bu değişime hazırız ve varız! Artık kardeşliğe, eşitliğe, sevgiye, özgürlüğe ve adalete değer vermek için şahlanıyoruz ve Jüpiter'in genişleyen, büyüyen ve şans getiren etkisiyle bunu başarmak için evrenin de desteğine sahibiz. Unutmayın ki, bu 1 senelik süreç içerisinde gerçekleşebilecek bir şey değil ama Jüpiter Satürn kavuşumuyla başlayan bu 200 yıllık döngü içerisinde gerçekleşecek! Buna şüphemiz olmasın. 

Yazımı bitirmeden önce son bir bilgiyi daha aktarmak istiyorum. 

İnanışa göre Eseniler'in üstatları, Ortaçağ'da Katharlar olarak tekrardan bedenlendiler. Aktarılanlara göre Katharların hayatta kalan son baş rahibi öldürülmeden önce bir kehanette bulundu. Geri döneceklerine, bu kardeşliği tekrardan kuracaklarına ve sevginin tüm dünyaya hakim olacağına dair yemin etti. Hatta tarih de verdi. 700 yıl sonra başaramadığımızı yapacağız dedi ve yakılarak öldürüldü. 

2021 yılında bu 700 yıl tamamlanmış oluyor. Eğer bu kehanet doğruysa, bu kardeşliğin yeryüzünde tekrardan hakim olacağı anlamına gelir. Bu da gerçek kadim bilgeliğin yavaş yavaş tekrardan ortaya çıkacağını gösterir. İşte bu yüzden bu yıl Jüpiter, ilahi bilgi bombardımanına tutacak bizi. Ama bu bilgilere alışık olduğumuz kanallardan değil, tam tersine ruhsal ve manevi yollardan erişebileceğiz.  

Kısacası durum çok açık. Kova çağına adım atmak üzereyiz. Hatta kimilerine göre girdik bile. Bu yüzden böyle bir düzeni kurmamızın önünde bize hiçbir şey engel olamaz. Olmaya çalışan elit aileler ise eninde sonunda başarısız olacaklar çünkü Kova burcunun öğretisinin tam zıt yönünde hareket ediyorlar. Onlar tam tersine bize saçma sapan bir komünist sistem dayatarak, kendi krallıklarını ilan edebileceklerini zannediyorlar. Bu size Aslan burcunu çağrıştırıyor olmalı. Şeytani güç daima Allah'ın yaratımını tersine çevirmek için çabalar. Bunu yaşamı temsil eden Swastika sembolüyle Hitler de denedi. Pentagram sembolünü de şeytaniler ters çevirerek sapkın ayinlerinde kullanır. İşe yarar mı? Yarar ama sadece kısa süreliğine. Yani şeytani bir yeni dünya düzeni işe yarayacak mı? Evet, belki ama sadece kısa süreliğine. 

Eseniler Hz. Musa'nın gerçek öğretisinden, yani Allah'ın emrinden ilerlediler. Musa'nın yarım bıraktığını Hz. İsa tamamlamak için geldi. Onun gerçek öğretisini Katharlar yaşatmaya çalıştı. İsa ondan sonra gelecek olanın adını verdi ve Hz. Muhammed de geldi. Sizce onun öğretisini kimler diri tutmayı başaracak? Belki de bu yeni kardeşlik müslümanlıktan doğar. Kim bilir..

Var olan tek bir düzen var. O da ilahi olan ve bu düzeni bozabilecek hiçbir şey yok ve asla da olmayacak. Gökyüzü izin vermediği sürece yeryüzünde ağaç dahi kıpırdayamaz. Yüce Yaratıcının planı tersine çevrilemez. Bu yüzden her ne kadar güçleniyormuş gibi gözükseler de aslında güçlenen biziz!

Bu yazımı okuyup, iyice saçmalamış diyenleriniz de olacaktır. Tam tersine içlerinde bir coşku, uyanış ve huzuru hissedenleriniz de. Benim son sözüm Jüpiter'in bu güzel enerjisini hissedenlere. Bil ki sen de bu uyanan kardeşliğin bir parçasısın. Dilerim bu uyanışın karanlığını aydınlatır, kilitli olan tüm kapılarını kırar ve ruhunu özgürleştirip, kanatlandırır, ait olduğun yeri ve gerçek özünü hatırlarsın. Çünkü bunu başarırsan seni bu yıl hiçbir güç geri tutamayacak. Şahlanacaksın!