13 Ocak 2021 | Oğlak burcunda PLÜTONİK YENİAY

Ocak 11, 2021

Yeni yılımızın ilk yeniayı var kapımızda. Bu yeniay 23 derece Oğlak burcunda gerçekleşecek ve Plüton gezegeniyle kavuşacağı için hepimize zorlayıcı bir kışın sinyallerini veriyor olacak. 

Zor diyorum, çünkü insanoğlu yapı gereğiyle değişimi sevmez. Ama ne gariptir ki, değişimsiz de yapamaz. Çünkü bizi besleyen şey budur. Değişmeyen tek şey değişimdir. Geri kalan her şey gelip geçicidir. 

Her yeniay ruhumuzu yeni bir adım atmaya hazırlar. Her dolunayda ise atmış olduğumuz adımların etkisiyle karşılaşır ve ufak bir yüzleşme yaşarız. Dolunay ve yeniaylar etkilerini iki hafta boyunca devam ettirirler. Ama gökyüzünde ve yeryüzünde her şey döngüsel olduğu için yeniay'da atılan tohumların nasıl sonuçlar vereceğini 6 ay sonra aynı burçta gerçekleşen dolunay ile idrak ederiz. Bu yüzden bu yeniayla birlikte hissedeceğiniz içsel kriz asıl yaz döneminde gerçek etkisini gösterecektir. Önünüzdeki iki haftalık süreç boyunca aklınızdan ve kalbinizden geçenleri iyi idrak edin. Sizi nasıl ve hangi alanda bir dönüşümün beklediğini gösteriyor olacaklar. 

☆☆☆

Plüton gezegeni her ne kadar cüce gezegen olarak adlandırılsa da, cehennem etkisini yaşatır insana. Bizi dönüştüren bazen büyük olaylar değildir. Çoğu zaman bardağı taşıran son damladır. İşte Plüton'un etkisi bu son damlaya benzer ve o son damla bu yeniayla birlikte bardağı taşıracak gibi gözüküyor. 

Mars'ın Boğa burcuna geçişiyle beraber Uranüs gezegeniyle yapacağı işbirliği ve Satürn-Jüpiter-Merkür üçlüsüne göndereceği kare açı makro dünyada ekonomik ve siyasal düzeni, mikro dünyada ise içsel kimliğimizi sarsacak güce sahip. 

Bir yandan kontrol ve baskıların artığını, bir yandan ölüm sayılarının yükseldiğini, bir yandan da isyanın zirveye tırmandığını deneyimleyebiliriz. 

Uranüs ve Mars, Boğa burcunun sakin ve güveni seven enerjisiyle hiç anlaşamaz. Bu nedenle alışkın olmadığımız ve kabullenmek de istemeyeceğimiz sarsıcı değişikliklere uyum sağlamanın yollarını bulmak zorunda kalacağımız yeni bir döngüye giriyoruz. 

Kısacası dünya halkı olarak hem ekonomik ve siyasi gelişmelerin bolca yaşanacağı bir yeni döngü var önümüzde hem de kendi küçük iç dünyamızda gerçek bir ruhsal dönüşüm. 

Bu iki arada bir derede sıkışmışlık hissi bize kim olduğumuzu sorgulatacak. Bir çoğumuz bir uyanış ve ardından gelen ruhsal bir dönüşüm yaşayacak. Buna hepimizin çok ihtiyacı var çünkü bu süreç içerisinde birçoğumuz kendini kaybetti. Sevdiklerini, kazancını, umutlarını ve hayallerini.. Gerçekten bize tekrar umut aşılayacak ve devam edebilmemiz için güç verecek bir mum ışığına ihtiyacımız var. 

Eğer kendi özünüzle sıkı bir bağınız varsa uzun zamandır içinizde bir kazanın kaynadığını hissediyor olmalısınız. Bu kazanı sessizce kaynatan Uranüs gezegeni. Çünkü onun en büyük görevi insanları aydınlatmak. Mitolojik hikayesinde boşuna ateşi tanrılardan çalıp insanoğluna hediye etmedi. Onun başlamış olan 200 yıllık döngüde çok önemli bir payı olacak. Hatta Uranüs başrolü oynayacak diyebiliriz, sonuçta Kova'nın yönetici gezegeni.

 21 Aralık'da yaşadığımız kavuşum anında bir bilinç sıçraması yaşadık ve o günden beri insanlarda sessiz bir uyanış başladı. Bu yüzden durduk yere kalp çarpıntıları veya sinir sisteminizle ilgili tuhaflıklar deneyimleyebilirsiniz. Kendinizi sakinleştirecek ve aynı zamanda topraklayacak şeyler yapmalısınız. Bu yüzden bol bol doğada vakit geçirin. Bu yeniay bu uyanışın bir parçası ve bize kendi karanlıklarımızı aşma gücünü vermek istiyor. 

Kendinizle ve sınırlarınızla yüzleşmekten korkmayın. Yere girmeden göğe çıkılmazmış. O halde bu yeniay bizi karanlık tarafımızla tanıştırsın ve bizi dönüştürsün. İçimizde kaynayan özgürlük kazanı bize kim olduğumuz ve kim olmamız gerektiğini hatırlatsın. 

Yeniayın hepimize yol göstermesi dileğimle..

You Might Also Like

0 yorum

13 Ocak 2021 | Oğlak burcunda PLÜTONİK YENİAY

Yeni yılımızın ilk yeniayı var kapımızda. Bu yeniay 23 derece Oğlak burcunda gerçekleşecek ve Plüton gezegeniyle kavuşacağı için hepimize zorlayıcı bir kışın sinyallerini veriyor olacak. 

Zor diyorum, çünkü insanoğlu yapı gereğiyle değişimi sevmez. Ama ne gariptir ki, değişimsiz de yapamaz. Çünkü bizi besleyen şey budur. Değişmeyen tek şey değişimdir. Geri kalan her şey gelip geçicidir. 

Her yeniay ruhumuzu yeni bir adım atmaya hazırlar. Her dolunayda ise atmış olduğumuz adımların etkisiyle karşılaşır ve ufak bir yüzleşme yaşarız. Dolunay ve yeniaylar etkilerini iki hafta boyunca devam ettirirler. Ama gökyüzünde ve yeryüzünde her şey döngüsel olduğu için yeniay'da atılan tohumların nasıl sonuçlar vereceğini 6 ay sonra aynı burçta gerçekleşen dolunay ile idrak ederiz. Bu yüzden bu yeniayla birlikte hissedeceğiniz içsel kriz asıl yaz döneminde gerçek etkisini gösterecektir. Önünüzdeki iki haftalık süreç boyunca aklınızdan ve kalbinizden geçenleri iyi idrak edin. Sizi nasıl ve hangi alanda bir dönüşümün beklediğini gösteriyor olacaklar. 

☆☆☆

Plüton gezegeni her ne kadar cüce gezegen olarak adlandırılsa da, cehennem etkisini yaşatır insana. Bizi dönüştüren bazen büyük olaylar değildir. Çoğu zaman bardağı taşıran son damladır. İşte Plüton'un etkisi bu son damlaya benzer ve o son damla bu yeniayla birlikte bardağı taşıracak gibi gözüküyor. 

Mars'ın Boğa burcuna geçişiyle beraber Uranüs gezegeniyle yapacağı işbirliği ve Satürn-Jüpiter-Merkür üçlüsüne göndereceği kare açı makro dünyada ekonomik ve siyasal düzeni, mikro dünyada ise içsel kimliğimizi sarsacak güce sahip. 

Bir yandan kontrol ve baskıların artığını, bir yandan ölüm sayılarının yükseldiğini, bir yandan da isyanın zirveye tırmandığını deneyimleyebiliriz. 

Uranüs ve Mars, Boğa burcunun sakin ve güveni seven enerjisiyle hiç anlaşamaz. Bu nedenle alışkın olmadığımız ve kabullenmek de istemeyeceğimiz sarsıcı değişikliklere uyum sağlamanın yollarını bulmak zorunda kalacağımız yeni bir döngüye giriyoruz. 

Kısacası dünya halkı olarak hem ekonomik ve siyasi gelişmelerin bolca yaşanacağı bir yeni döngü var önümüzde hem de kendi küçük iç dünyamızda gerçek bir ruhsal dönüşüm. 

Bu iki arada bir derede sıkışmışlık hissi bize kim olduğumuzu sorgulatacak. Bir çoğumuz bir uyanış ve ardından gelen ruhsal bir dönüşüm yaşayacak. Buna hepimizin çok ihtiyacı var çünkü bu süreç içerisinde birçoğumuz kendini kaybetti. Sevdiklerini, kazancını, umutlarını ve hayallerini.. Gerçekten bize tekrar umut aşılayacak ve devam edebilmemiz için güç verecek bir mum ışığına ihtiyacımız var. 

Eğer kendi özünüzle sıkı bir bağınız varsa uzun zamandır içinizde bir kazanın kaynadığını hissediyor olmalısınız. Bu kazanı sessizce kaynatan Uranüs gezegeni. Çünkü onun en büyük görevi insanları aydınlatmak. Mitolojik hikayesinde boşuna ateşi tanrılardan çalıp insanoğluna hediye etmedi. Onun başlamış olan 200 yıllık döngüde çok önemli bir payı olacak. Hatta Uranüs başrolü oynayacak diyebiliriz, sonuçta Kova'nın yönetici gezegeni.

 21 Aralık'da yaşadığımız kavuşum anında bir bilinç sıçraması yaşadık ve o günden beri insanlarda sessiz bir uyanış başladı. Bu yüzden durduk yere kalp çarpıntıları veya sinir sisteminizle ilgili tuhaflıklar deneyimleyebilirsiniz. Kendinizi sakinleştirecek ve aynı zamanda topraklayacak şeyler yapmalısınız. Bu yüzden bol bol doğada vakit geçirin. Bu yeniay bu uyanışın bir parçası ve bize kendi karanlıklarımızı aşma gücünü vermek istiyor. 

Kendinizle ve sınırlarınızla yüzleşmekten korkmayın. Yere girmeden göğe çıkılmazmış. O halde bu yeniay bizi karanlık tarafımızla tanıştırsın ve bizi dönüştürsün. İçimizde kaynayan özgürlük kazanı bize kim olduğumuz ve kim olmamız gerektiğini hatırlatsın. 

Yeniayın hepimize yol göstermesi dileğimle..