Astroloji & Erk Hayvan

  • Share

Hayvan sembolleri - manevi rehberlerini keşfet

  • Share

Kurtlarla koşan kadınlar

  • Share

Yıldızların fısıltısı - Evren bizimle konuşur ama biz dinler miyiz?

  • Share
Semboller etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Semboller etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Astroloji & Erk Hayvan


Daha önce Hayvan sembolleri - Manevi Rehberlerini keşfet adlı bir yazı paylaşmıştım.
Bu yazıda, herkesin ruhsal yolculuğunda yardımcı ve rehber görevi üstlenen hayvanların var olduğundan bahsetmiştim.
Bu konu aslında şamanizm'den kalma. Diğer ülkelerde "spirit animal" adıyla çokça konuşulsa da, Türkiye'de bu konuyla ilgili pek bir bilgi yok sanırım. Oysa bizim İslamiyet öncesi kökenimiz de şamanizm'e dayanıyor.

Bahsetmiş olduğum yazıda da paylaştığım gibi, kurt ve karga sembolleri hayatım boyunca karşıma çokça çıkıyorlar ve içten içe bu iki hayvanın benim ruhum için özel olduğunu hissediyordum ama nedenini tam olarak bilmiyordum. Ta ki Bulgar Astrolog Rumen Kolev'in çalışmalarına rastlayana dek.

Rumen Kolev Hermes'ten kaldığına inanılan eski tabletleri çeviriyor. Bu tabletlerden birinde "spirit animal" yani "erk hayvan" konusuyla ilgili ilginç bilgilerle karşılaşmış.
Tercümesini yaptığı tabletlere göre, yükselenimize açı yapan gezegenler, ruhumuza bu hayat yolculuğumuzda yardımcı olan erk hayvan hakkında bilgi veriyorlar.

Bunu açıklamak biraz zor ama şöyle düşünün: bu erk hayvanınız sembolik olarak sizin bir parçanız bu yüzden kendi karakteristik özelliklerini size bahşediyor. Dolayısıyla hayatınızda erk hayvanının temsil ettiği şeyleri yaşıyorsunuz.

Meditasyon sırasında veya rüyalarımızda bu manevi rehberlerimizle sıkça karşılaşırız. Doğada bolca vakit geçirenler erk hayvanlarıyla çok daha çabuk ve derin bağ kurarlar. Biz maalesef şehir hayatlarında kendi doğamızdan da uzak olduğumuz için, doğadaki var olan hayvanların doğru dürüst isimlerini dahi bilmiyoruz, değil onların enerjilerini hissedebilmek ve rehberliklerin farkına varabilmek.

Rumen Kolev, erk hayvanımızın auramızda gözüktüğünden bahsediyor.
Aurayı okuyabilen insanlar bu hayvanı veya hayvanları bir şekilde hissedebiliyorlarmış.
Hatta kendisi bu konuyla ilgili tanık olduğu bir anısını da paylaşıyor.
Tercüme ettiği tabletlerdeki bilgiye göre yükselenine hiçbir gezegen açısı bulunmayan bir insanın onu yönlendiren bir erk hayvanı olmazmış.
Yükselen burcuna hiçbir açısı olmayan bir adamı, aura okumasını bilen bir kızın yanına götürmüş ve ona aurasında ne görüyorsun, bana anlat, demiş. Kız da bu adamın bir aurası yok, hiçbir şey göremiyorum, diye karşılık vermiş.

Aura enerjisi ve renkleri artık günümüz teknolojisiyle görüntülenebildiği için, bu tabletlerdeki bilginin gerçek olup olmadığını kanıtlama şansımız var. Ve bildiğim kadarıyla gerçekten de bazı insanların auraları olmayabiliyor.
_____________________________

Peki erk hayvanımızın kim olduğunu astroloji haritamızdan nasıl anlarız?

Rumen Kolev sadece 5 açıyı göz önünde bulunduruyor. Bunlar kavuşum, üçgen, sekstil, kare ve karşıt açılar. 
Yapmanız gereken, yükselen burcunuzun hangi gezegenlerden açı aldığına bakmak. 
Aşağıda hangi gezegenin hangi erk hayvanı sembolize ettiğini yazdım. 
___________________________

Güneş aslan ve leopar,
Ay at, güvercin, çalıkuşu, tavşan
Venüs yunus balığı, kuğu, 
Merkür vahşi kurtlar, 
Mars tilki, ayı veya kutup ayısı 
Jüpiter kartal ve şahin,
Satürn karga ve kuzgun, 
Uranüs baykuş, kedi, fil
Neptün yusufçuk, kelebek, maral
Plüton siyah panter, yılan ve semender

Erk hayvanınızı keşfettikten sonra yapmanız gereken onu araştırmak. Özellikleri neler? Nasıl bir ortamda yaşamayı tercih ediyor, nelere ihtiyaç duyuyor? Sizinle olan bağlantısı ne, ne anlatmaya, öğretmeye çalışıyor? vs. 
Konuya bir daldınız mı yabancı kaynaklarda önünüze bir sürü bilgi çıkıyor. Hayvanlar alemi hakkında ne kadar az şey biliyormuşum ben meğer diyorsunuz. 

Yukarıda da bahsetmiş olduğum gibi, erk hayvanınızla iletişime geçebilmeniz rüyalarınız veya meditasyonlarınız aracılığıyla olacaktır.
Maalesef türkçesini bulamadım ama örnek olarak ingilizce bir meditasyonu sizinle paylaşarak yazımı noktalıyorum. 


Hayvan sembolleri - manevi rehberlerini keşfet


Hayat kocaman bir bilgelik okuludur. Her okulun olduğu gibi bu okulun da sınavları ve hocaları olur. 
Bu okulun çocukken gittiğimiz okuldan tek farkı, manevi olmasıdır. Bu yüzden sınavları da manevidir, hocaları da.. 

Hayatımızın belirli zamanlarında manevi rehberler tarafından yönlendiriliriz. Bu rehberler bazen gerçek şahıslar, bazen kitaplar, bazen şarkılar, bazen ise sürekli karşımıza çıkan hayvanlardır. 

☆☆☆

Nedense bir kaç gün önce doğayı izlerken aklıma bu konu hakkında bir yazı yazmak geldi. Çünkü insanların hayatı çok az ve sığ okuduklarını düşünüyorum. Oysa evren bizimle semboller aracılığıyla konuşur. Ve olur olmadık zamanlarda karşımıza çıkan hayvanlar aslında bize birer hikaye fısıldarlar. Eğer bu hikayeyi dinlemeye hevesli olursanız, hayatınızda size bir kapı açtıklarının farkına varırsınız. 
Bu açılmak istenilen kapıya vesile olabilmek için, bu yazımda sizi hayvanların büyüleyici diyarına davet etmek istiyorum. Sizin de kendi manevi rehberlerinizi keşfetmenizi istiyorum. 

•••

Genelde manevi rehberler, biz karanlık yolculuğumuzdayken bize yol göstermek için eşlik etmeye karar verirler. 
Benim de manevi hayvan sembollerimden biri olan kurt, karanlık bir dönemimde çıktı karşıma. Hem kitaplarda, hem masallarda, hem rüyalarımda, hem ruhumda. 
Kendimi aradığım bir dönemde onu, özelliklerini, hayatını, yaşam tarzını ve karakterini araştırdıkça, açtı ruhuma bir kapı ve kendimi bulmamı sağladı. 

O zamanlar elime 'the man who lives with wolves' adlı bir kitap geçmişti, hayatının bir kısmını Rocky dağlarında vahşi kurtlarla geçiren bir adamın otobiyografik hikayesiydi. Ruhumu en çok etkileyen hayat hikayelerinden biri oldu bu. 

Geriye dönüp baktığımda ve kendime neler öğrendim ben bu varlıklardan diye sorduğumda, bir yere ait olsan da özgürlüğünü önemsemeyi, sadakati, sezgilerin gücünü ve zekanın önemini, diye cevaplarım. 

Kitapta beni etkileyen bölümlerden birinde vahşi kurtlardan biri bir sabah ansızın adam ayağa kalkmak istediğinde ona vahşice saldırıyordu. Adam sürüye kabul edildiğini bildiği halde bu kadar vahşi ve ölümcül bir darbeye neden maruz kaldığını, ertesi sabah ormanda bir ayının çevreye verdiği zararı görene dek anlamlandıramamıştı. Kurt onu korumuştu. Vahşi darbesi ve saldırganlığı sadakatinden ve koruma içgüdüsündendi. 

Yeni doğurdukları yavrularını tuvaletin içine atan insanları düşündükçe bu hikaye daha da tuhaf geliyor bana. Hayvanların biz insanlardan ne kadar üstün olduklarını idrak ettiriyor. Onlardan ne kadar çok şey öğrenmemiz gerektiğini..

Kurtların beni bu kadar çok etkilemelerinin bir diğer sebebi, bazen Alfa hayvanının sürüye katılan küçük yavruyu ergenliğe ulaştığında dışlamasıydı. Bu küçük yavru sürüden kopmanın verdiği yalnızlıkla başının çaresine bakmayı tek başına öğrenmek zorunda kalırmış. Bunu öğrenirken zekası ve asla şaşmak bilmeyen içgüdüleri sayesinde hayatta kalmayı başarır, büyür ve kendi sürüsünü kendi kurar, bir Alfa hayvanına dönüşürmüş. Ayrıca bir kurt kendisine bir eş seçtikten sonra genellikle ömrünün son anına kadar ona sadık kalırmış. 

Satürnyen bir insan olarak bu hayatta ögrenmek zorunda olduğum en güzel ders, yalnız kurt olmak. Bu yüzden bu hayvan benim sembolüm, rüyalarımda karşıma çıkıp yol gösteren, kendimi her yalnız hissettiğimde bana güç veren. 
___________________________

Konu Satürn'e gelmişken onun asıl has sembolü olan kargalara değinmezsem olmaz. Çünkü kurtlardan sonraki manevi hocalığımı üstlenen diğer grup, kargalar ve onların bana fısıldadıkları yol. 
Ama biliyorum ki, onların bana vermek istediği dersi henüz tam olarak öğrenemedim. 
Bu yüzden yürümem gereken yol ve almam gereken derslere daha çok var. 

☆☆☆

Herkesin manevi sembolleri vardır. 
Önemli olan onların farkına varmaktır. 
Bu yüzden bugün itibariyle etrafınızı gözlemlemeye başlayın. Karşınıza çıkan, rüyalarınızda gördüğünüz ve bir şekilde sizin için bir anlamı olan hayvanlar neler? Ve size ne öğretmeye çalışıyorlar? 
Yorumlarda benimle paylaşın. 
Benim sembollerim kurtlar ve kargalar. Bir başkasının kuğu ve tilki olabilir, bir diğerinin kartal, tavuskuşu veya yunus. Herkesin sembolü kendi hayatına göre farklılık gösterir. Siz de sembolünüzün sizin hayatınızda nasıl bir rol üstlendiğini keşfedin. 

Bir kişinin sembolü o kişi hakkında bir sürü bilgi verir. Küçükken birbirimize en sevdiğin hayvan ne gibi sorular sorardık. Karşımızdaki kişinin söylediği hayvan ile kendisi arasında bir bağlantı kurmaya çalışırdık. Büyüdükçe karşı tarafı tanımaktansa, hangi işte çalıştığını sormaya başladık. 
Kendimizi o kadar çok maddiyata gömüyoruz ki maneviyatımızı yitirmeye başladık. Ve onun yitirişiyle hem kendi doğamızı hem de bizi çevreleyen gerçek doğamızı yitiriyoruz. 
Haberimiz yok. 
Doğaya dönmenin vakti geldi ve geçiyor. Ve kendi ruhsal rehberini keşfederek doğaya dönmek, ona saygı göstermek ve sevmek hepimizin görevi. 
Sen de üstlen bu görevi. 

Kurtlarla koşan kadınlar

Bir gece rüyamda çöl gibi bir yerde, gelinliğe benzer beyaz elbiseler içerisinde, kendilerini kaybetmişcesine dans eden kızlar gördüm. Yanlarında vahşi kurtlar vardı ve hiçbiri onlardan korkmuyordu.  
___________

Etkisinde kaldığım bu rüyanın anlamını seneler sonra "Kurtlarla koşan kadınlar" adlı kitabın içerisinde keşfedebildim. "La Loba" - Kurt Kadın masalı sayesinde..

La Loba gizli bir yerde yaşayan bir kadınmış ve yaptığı tek iş kemik toplamakmış. Kemikleri toplar ve mağarasında saklarmış. En çok da kurtların kemiklerini toplamayı severmiş. 
Bir hayvanın bütün kemiklerini bulana dek toprağı didik didik eder, sürünür, emeklermiş. Bütün iskeleti bir araya getirdiğinde, mağarasında ateşin yanında oturur ve hangi şarkıyı söyleyeceğini düşünürmüş. 
Şarkıyı bulduğuna emin olduktan sonra yaratığın üzerinde kollarını kaldırır ve şarkısını söylemeye başlarmış. 
La Loba şarkısını söyledikçe kurdun bütün kemikleri ete bürünür ve kürkle kaplanırmış. Bunu gören La Loba şarkısını daha da yüksek sesle, daha kuvvetli bir güçle söylemeye devam edermiş ve kurt soluk alıp vermeye başlarmış. Ve La Loba şarkısını öyle bir derinden söylermiş ki, bütün çölün zemini sallanıp, sarsılırmış ve kurt gözlerini açıp, ayağa kalkar ve mağaradan çıkıp, uzaklara koşarmış. 
Koşusunun bir yerinde birden kahkahalar atan özgür bir kadına dönüşürmüş ve gözden kaybolurmuş. 
___________________________________

Bu masal "Kurtlarla koşan kadınlar" adlı kitabın ilk masalı. Ve yazar bu masalın sembolik öğelerini teker teker kitabında açıklamış. 
Kitapta kadınlığa dair birçok masal olduğu için herkesin ömründe bir kere olsun okuması gerektiğini düşünüyorum ve bu yüzden kitap severlere tavsiye ediyorum. 
Eğer kendi derinliğinizi keşfetmek, sezgilerinizi dinlemek ve bilge masallar diyarında gezinmek istiyorsanız, size tavsiye edebilirim. 

Kitapta yazar açıklamayı şu şekilde yapıyor: Yaşlı olan, Bilen, içimizdedir. Kadınların en derin ruh psişesinde, kadim ve canlı vahşi Benlikte serpilip gelişir. Yuvası öyle bir yerdir ki, zamanla orada kadınların ruhu ile kurtların ruhu karşılaşır, zihin ile içgüdüler karışır; orada bir kadının derin hayatı, dünyevi hayatının sermayesidir. Ben ile Sen'in öpüştüğü noktadır, bütün ruhsallığıyla kadınların kurtlarla birlikte koştuğu yerdir. 

La Loba kemiklerin üzerine şarkı söylerken, kendi ruh sesini, yani ilahi yaratıcı gücünü kullanıyor. Sevgisi aracılığıyla yaratığa ruhunu üflüyor. 
Kadınların yaratma ilahisini bulup söylemeye dönük bu çabaları, tek başlarına altından kalkacakları bir iştir, psişenin çölünde gerçekleştirebilecekleri bir iş.

☆☆☆

İçimizde olanı dışarıda aramamız ne tuhaf, değil mi? 
Sevgi içimizde ama biz onu sevgiliden bekliyoruz. 
Mutluluk içimizde ama biz onu maddiyata bağlıyoruz. 
Huzur içimizde ama biz onu uzaklarda arıyoruz. 
Güzellik de içimizde ama biz onu dışımızı süsleyerek elde etmeye çalışıyoruz. 
Yaratıcı güç içimizde ama biz sanki o yokmuş gibi davranıyoruz. 

Bu rüya ve seneler sonra bu masal şimşek gibi idrak etmemi sağladı bu gerçeği. Ve kurt, her yerde karşıma çıkan manevi sembolüm oldu. 
Onun vahşiliği, sürüsüne olan bağlılığı ve sadakati, ama yinede gerektiğinde yalnızlığı seçecek kadar cesur oluşu ve kesinlikle sezgileri. 
__________________________

Bazen en büyük hayat bilgileri okullarda öğretilmez ve bazen öğretmenler insan kılığında karşımıza çıkmaz. Denir ki, öğrenci hazır olduğunda öğretmen kendiliğinden belirir. 
Ve bir kadının en güzel ögretmeni içindeki vahşiliğidir!

Yıldızların fısıltısı - Evren bizimle konuşur ama biz dinler miyiz?

Astroloji, sembollerin dilini öğrenmektir.
Bana kalırsa en gerçek dil, harflerin değil, sembollerin oluşturduğu dildir. Çünkü bu dil evreni yaratanın kutsal dilidir. O semboller aracılığıyla bizimle her daim konuşur. O konuşur ama biz çoğu zaman dinlemeyiz. Çünkü onu dinleyecek vaktimiz yoktur. Kendimizi hayat koşuşturmasına öyle bir kaptırırız ki, etrafımızda gerçekten olup bitenlerin farkına varmayız, varsak da umursamayız.

Mesela başına bir bela gelen insanları gözlemleyin. Öncesinden evren onu tam 3 kez uyarır. 'Gittiğin yol, yol değil, geri dön, kendini düzelt,' diye tüm hayat haykırır. Kişi akıllı ise, uyanır ve kendini düzeltir; eğer değilse belanın kapıyı çalması yakındır.

Kişinin genellikle bu tür ikazları anlayamamasının ardında, evrenin dilini okuyamaması vardır.
Bu yüzden yazılarımda bu kadar çok yalnızlığa çekilmekten ve sezgileri dinlemekten bahsediyorum. Kişi kendi kafa seslerini susturmadan, gönlünün fısıltılarını duyamaz. Yaratıcının neler anlatmaya, öğretmeye, göstermeye çalıştığını kavrayamaz.
Kişi ilk önce kendi ruhunda cenneti bulmadan, dıştaki cennete kavuşamaz.
Kişi ilk önce kendi içinde huzuru yaratmadan, huzurlu birliktelikler yaşayamaz.
............................................................

Astrolojik haritasını daha iyi anlayabilmek isteyen burçların, gezegenlerin ve evlerin sembolik anlamlarını iyi kavramalı ve onlar üzerine tefekküre dalmalıdır. Bunu yaptığı anda, kendi sessizliği içinde, sesi dahi olmayan birinin, onunla iletişime geçtiğini hissedecektir. (Ve hayır cinlerden bahsetmiyorum. Ben sezgilerimiz aracılığıyla bizimle iletişime geçen Yaratıcımızdan bahsediyorum.
Farklı alemlerin varlıklarını üzerinize çekebilmeniz için evrenin yasalarına aykırı davranıyor olmanız gerekir. Bunu yapmak çok kolaydır, bir barda tek başınıza alkol içmek dahi yeterli olabilir. Ama bu başka bir yazının konusudur.)

•••

Söz konusu aşk ve evlilik olduğunda, yıldızlar pek bir merak edilir.
Bu yüzden sizinle ufak ve aslında çok kolay bir sembol okuma tekniğini paylaşmak istiyorum.

Astrolojide 7. ev, evleneceğimiz kişi hakkında bize bilgi verir.
Yapmanız gereken, bu eve yerleşen burcun yönetici gezegenini bulmak ve daha sonra o yönetici gezegenin hangi burca yerleştiğine bakmak. Yönetici gezegenin yerleştiği burcun karşıt burcu hangi sembolleri içeriyorsa, evren siz evleneceğiniz kişiyle karşılaştığınız anda, o sembollerden birini karşınıza çıkartır.

Diyelim 7. evinizde Boğa burcu var. Boğa burcunun yöneticisi Venüs ve Venüs haritada Kova burcuna yerleşmiş. Kova'nın karşısında bulunan burc Aslan burcudur. O halde siz evleneceğiniz kişiyle tanıştığınız ilk anda, çevrenizde bir yerlerde Aslan burcunu sembolik olarak temsil eden bir nesne, olay veya herhangi bir şey olacaktır. Eğer yeteri kadar çevrenizin farkındaysanız, bu sembol gözünüze batar. Evren size adeta bu anın özel bir an olduğuna dair göz kırpmıştır.

Sembolleri okuyabilmenin en kolay yolu burçların temsil ettikleri hayvanlara dikkat etmektir. Mesela kişinin üzerinde bir aslan resmi, bir aslan dövmesi olabilir. İlk göz göze geldiğiniz anda arkada bir aslanın tablosu olabilir. Bu çok açık ve net bir semboldür.

Semboller bizimle biraz daha üstü kapalı şekilde de konuşabilir. Mesela aslan burcu ayrıca kraliyeti temsil eder. Evleneceğiniz kişiyle ilk defa buluştuğunuz mekan kraliyet üyelerine ait olabilir veya restoranın adı kral, kraliçe, taht gibi kelimeleri içerebilir. Sembollerin konuşarak dertlerini anlatmalarının bir çok yöntemi vardır. Say say bitmez!

Yapmanız gereken tek şey sembolünüzün ne olduğunu bilmek. Lütfen bunu öğrendikten sonra her yerde delicesine bu sembolü aramayın. Çünkü bu doğru bir yöntem değildir. Sadece bilin ve unutun. Doğru zaman geldiğinde ve siz o sembol ile karşılaştığınızda küçük bir deja-vu yaşayacaksınız. Hem biraz yanaklarınız kızaracak çünkü karşınızda çok önemli birisinin olduğunu anlayacaksınız, hem de dudaklarınıza küçük bir gülümseme yerleşecek, çünkü evrenin düzeninin ne kadar mükkemmel işlediğini ve teslimiyetin ne kadar huzur verici olduğunu yaşayacaksnız.
Eğer her yerde bu sembolü ararsanız, bu büyüleyici anı tadamayacağınız gibi, yanlış kişileri doğru kişi zannetme yanılgısına da düşebilirsiniz.
Aman dikkatli olun!