Rüya günlüğü tutmak

Haziran 01, 2017


Astrolojide 12. ev en gizemli evlerden biridir. Çünkü öte alem, metafizik konular, astral boyut ve rüyalar bu evin konuları arasındadır.

12. evinde gezegenleri bulunan kişilere spiritüel konularla ilgilenmeleri tavsiye edilir. Aksi takdirde kişi gezegenin olumsuz enerjilerini deneyimlemeye açık hale gelebilir. Mesela bu evde Satürn'ü bulunanlara oruç tavsiye edilir. Ay'ı bulunanlara meditasyon ve zikir çalışmaları, Mars'ı bulunanlara ise Yoga gibi fiziksel aktiviteler önerilir.
Bu tür uygulamalar kişinin ruhuna iyi gelir, onu içsel bir dengeye kavuşturur. Bu evin temsil edebileceği olumsuz enerjilerden korur.

12. evde gezegenleri bulunan kişiler şanssız olabilecekleri kadar bazı konularda da şanslıdırlar. Mesela bu kişilerin muazzam bir hayal güçleri vardır. Ayrıca genellikle öte alemle kuvvetli bir bağları olur. Rüya yaşantıları ise benzersizdir.
Bazı kişiler geceleri rüyalarında ilhamlar alırlar. İşte bu ilhamları alanlar genellikle 12. ev insanlarıdır. Tıpkı balık burcu insanlarında da olduğu gibi, bir şeyi sezgisel olarak bilebilirler. Onlara bu bilgiyi nerden edindiklerini sorarsanız, büyük ihtimalle size cevap veremeyeceklerdir. Çünkü gerçekten bu ilham kaynağının nerden geldiğini bilmezler, sadece hissederler.

12. ev insanlarının sahip olduğu bu yeteneklere aslında hepimiz sahibizdir. Sadece yaşam tarzımız, alışkanlıklarımız veya zaaflarımız aracılığıyla bu yollarımızı kapatmış ve bu yüzden hissedemiyor olabiliriz. Ama kapanmış bu yolları yeniden aralamaya çalışmak mümkündür. Nasıl mı? Rüyalar aracılığıyla..

Senelerdir deneyimlediğim ve çok faydasını gördüğüm rüya günlüğü tutma konusundaki deneyimlerimi paylaşmak istiyorum bu blog yazımda.

Daha önce ruhsal uyanış - kendi hikayem diye bir yazı paylaşmıştım ve orada rüyalardan ve onların gücünden bahsetmiştim.
O zamanlar okuduğum bir kitapta korkularımız üzerine rüyaya yatarak, onları şifalandırabileceğimiz yazıyordu. Ben de tüm korkularımı bir kağıda yazıp, her gece o korkumun sebebini ögrenmek ve sonrasında da şifalandırabilmek için niyet ediyordum. Ve o yazımda da paylaştığım gibi, hayatımda en ilginç rüyaları gördüğüm bir dönem oldu.

O günlerde kendime küçük bir rüya günlüğü edinmiştim ve her gece gördüğüm rüyaları içine not ediyordum. Ve bunu zamanla alışkanlık haline getirdim. Her rüyamı yazmasam da, önemli olduklarını ve aslında bana bir mesaj vermek istediklerini hissettiğim rüyalarımı hala yazıyorum oraya.

Rüya günlüğü tutmanın faydaları neler? 

Faydaların başında, size başlangıç aşamasında anlamsız gelen bir çok rüyanızı, üzerinden zaman geçtikçe şifrelerini çözebilecek duruma geliyor oluşunuz var.
Bunun için canım sıkıldığında tıpkı bir roman okur gibi, elime rüya günlüğümü alıyor ve okuyorum. Gördüğümü unuttuğum o kadar çok rüya oluyor ki, şaşırıyorum. Ve genelde rüyanın üzerinden aylar hatta yıllar geçmiş olması nedeniyle, rüyanın başta sembolik olan anlatımı gerçekleşmiş oluyor ve böylelikle daha kolay yorumlayabiliyorum.

Zamanla beni gerçek hayatımda meşgul eden birçok olayı rüyalarda çözebildiğimi farkettim.
Yani rüya alemi kendinizi şifalandırabilmeniz için ve üzerinze gelecek olan olumsuz şeyleri önceden görüp, önlem alabilmeniz için çok güzel bir armağan insanoğluna.

Gece yatmadan önce dua ederek niyet etmenin önemi: 

İnsanın 3 çeşit rüya gördüğü kabul ediliyor. Bunlar rahmani, şeytani ve bilinçaltı rüyaları olarak adlandırılıyor.
Rüya günlüğünüze yazmaya unutmamanız gereken rüyalar rahmani olanlar. Burada rahmani ile şeytani rüyaları birbirinden ayırtetmekte zorlanabilirsiniz. Başlangıç için tüm rüyalarınızı yazmanız aralarındaki farkı anlayabilmeniz için yardımcı olacaktır. Rahmani rüyalarda korku ve endişe duyguları yoktur. Teslimiyet ve huzur ön plandadır.
Şeytani rüyalar ise olumsuzluk yüklü olurlar ve kişiye vesvese vermekten ve korku yüklemekten başka birşey yapmazlar. Mesela sevdiğiniz birinin hastalığı ile korkutulursunuz veya eşinizin sizi aldattığını görürsünüz. Tüm buna benzer rüyalar bizi aslında uyarmazlar, daha çok zaptetmeye çalışırlar. Korkumuzdan beslenmek isteyen varlıklardır genellikle bunları gösterenler.
Şeytani rüyalardan kurtulabilmenin en güzel yolu rüyada bilinçli olmaktır. Bunu başarmak başlangıçta zor gibi gözükse de belirli tekniklerle zamanla başarılabilinir. Rüya görürken, bedenizin aslında yatakta yattığını ve size hiçbir şey olamayacağını bilirseniz, korkusuzca içinizdeki şeytanlarla savaşabilir, korkularınızı yenebilir, hatta musallat gibi olaylardan kendinizi kurtarabilirsiniz. Bunun için gece yatmadan önce niyet etmelisiniz. Hatta dua ettikten sonra ruhumu bilgelik okuluna gönderiyorum ve şunu ... şunu ... ögrenmesini veya çözmesini, şifalandırmasını istiyorum, diyebilirsiniz. Bunu her türlü konuda yapın. Çünkü niyet etmek iradeyi kullanmaktır.

Son verdiğim örnekle ilgili hepimizin şıkça yaşadığı kendi rüya deneyimlerimden bahsetmek istiyorum.
Rüyalarımda arada sırada evimin kapısına gelen birilerini görüyorum. Bu genellikle çok uzun boylu siyah cübbeli bir varlık oluyor. Bazen elinde bir bıçak taşıyabiliyor. Bazen ise normal bir insan kılığında görüyorum.
Çocukken çok korktuğum ve uyandığım bu rüya büyüdükçe ve rüyalarımı biraz da olsa kontrol edebilmeye başladıktan sonra değişmeye başladı.
Gerçek hayatta kendimi karıncaya dahi zarar vermeyen biri olarak tanımlarım ama buna benzer rüyalarda içimden, rüyamın içinde dahi kendime şaştığım bir güç çıkıyor ortaya ve kapıya gelen bu varlığı hamlesini yapmadan yakalıyor ve gerçek hayatta hiçbir sekilde gösteremeyeceğim bir cesaretle bıçaklıyor, boğazlıyor veya gözünü oyabiliyorum.

Başta neden buna benzer rüyaları gördügümü anlayamıyordum ama sonra Renan Seçkin'in görüş dışı kitabını okurken cevabını kendimce keşfedebildim.
Ev, haneyi, mahremiyeti ve ruhumu simgeliyordu. Kapıya gelen varlığı ise musallat olmaya çalışan biri olarak yorumlayabiliyorum.
Keza aynı şekilde rüyada gecenin bir vakti açık gördüğüm kapı ve evde birisi varmış hissi, bana kendimi korumam, hatta astral planda tehdit altında olduğumu gösteriyor. Bir kaç kere buna benzer rüyanın ardından karabasan deneyimi de yasadığım oldu. Birisi tüm gücüyle ruhumu bedenimden ayırmak istercesine savaş verdi. Neyseki rüyada dahi besmele çekmek bu gibi varlıkların güçlerini tamamıyla yok ediyor.
Rüyanızda bilinçli olmanız, istediğiniz zaman kendinizi uyandırmanız veya dua edebilmeniz size bu gibi durumlarda çok büyük bir fayda. Bu yüzden bu yeteneğinizi geliştirmeye çalışın.

Görüş dışı kitabında rüya kapılarından behsedilmiş ve yazar tıpkı bu dünyada nasıl yürümeyi, konuşmayı öğrendiğimiz gibi, astral boyutta da belirli şeyleri kendi başımıza öğrenmemiz gerektiğinden bahsediyor. Bu ögrenim genellikle ilahi varlıklar aracılığıyla gelişirmiş. Bu yüzden bazı rüyalar, ki ben bunları rahmani olarak adlandırıyorum, inisiye eden, yani kişiyi enerjisel olarak hazırlayan rüyalarmış.

Rüyalarınızda kiminle veya neyle beden teması kurduğunuzu ve bu temasın size neler hissettirdiğine önem verin. Çünkü bedensel temas ile inisiye edildiğimiz rüyalarımız oluyor. Bu tür rüyaları kesinlikle rüya günlüğünüze yazın çünkü genelde bu tür rüyalardan sonra gerçek hayatınızda da değişimler deneyimlemeye başlıyorsunuz.

Mesela bir kaç sene önce kendimi doğada bir masada otururken, gökyüzünde yüzüme tıpkı Ay'a benzer, Jüpiter'in vurduğunu görüyorum. Yanında bir bilgeye benzer tanımadığım bir kadın var. Bana avuçlarımı açtırıyor ve söylediği ilahi eşliğinde mercana benzer turuncu küçük taşlar koyuyor. O taşların enerjisi bana o kadar fazla geliyor ki, bayılacakmış gibi oluyorum. Bilge beni hemen kollarımdan tutuyor ve kaldırıyor. Seni koruyan bir taşın yok mu? diye soruyor. Rüyanın yoğunluğuna dayanamadığım için bu aşamadan sonra uyanıyorum. Ve doğal taş yolculuğum gerçek hayatta bu rüyamdan sonra başlıyor. Her yerde rüyamdaki o taşları aradım ve arıyorum ama henüz bulamadım. Tuhaf bir şekilde sanki o rüya bende bir kanal açtı gibi hissediyorum. Bu rüyadan sonra belirli taşları rüyamda gördüğüm, sonrada gidip mısır çarşısında onları aradığım çok oldu. Ama doğal taşları bir başka blog yazısını bırakmak istiyorum.

Son olarak bilinçaltı rüyalarına değinip yazımı sonlandıracağım.
Bu rüyaları ayırtetmek aslında çok kolaydır. Gün içerisinde çözmek istediğiniz basit konuları rüyanızda çözersiniz. Bu rüyalar genellikle anlamsızdır ve yazılmaya değmez.
Bilinçaltı rüyasına bir örnek vermek gerekirse, mesela akşam yatmadan önce tuvalete gitmezseniz, bütün gece boyunca bir tuvalet arar durursunuz. :)

Rüyalar mahremdir, tıpkı haritamızdaki 12. evimiz gibi. Onları gerçekten yorumlamak istiyorsanız, rüya tabirlerinden vazgeçin ve kendinize bir rüya günlüğü edinin derim. Bir başkası sizi sizden daha iyi tanıyamaz. Bu yüzden rüya tabirleri belki belirli sembollerin yorumunda yardımcı olsa da, rüyanızı tam manasıyla yorumlayamaz. Bu sizin yeteğiniz ve onu geliştirmelisiniz. Çünkü bunu bir kere başardıktan sonra, gerçek hayatınızda size sorun teşkil eden herşeyi, astral alemde çözebilirsiniz.

Not: Ben bu yazımda bir kaç rüyamı anlatmış olsam da, siz siz olun ve rüyalarınızı kendinize saklayın. Çünkü bazılarının manaları büyüktür ve nazar deninen bir şey vardır. Ondan korunmanız için, içinizi sadece bir kağıt parçasına dökün.

You Might Also Like

0 yorum

Rüya günlüğü tutmak


Astrolojide 12. ev en gizemli evlerden biridir. Çünkü öte alem, metafizik konular, astral boyut ve rüyalar bu evin konuları arasındadır.

12. evinde gezegenleri bulunan kişilere spiritüel konularla ilgilenmeleri tavsiye edilir. Aksi takdirde kişi gezegenin olumsuz enerjilerini deneyimlemeye açık hale gelebilir. Mesela bu evde Satürn'ü bulunanlara oruç tavsiye edilir. Ay'ı bulunanlara meditasyon ve zikir çalışmaları, Mars'ı bulunanlara ise Yoga gibi fiziksel aktiviteler önerilir.
Bu tür uygulamalar kişinin ruhuna iyi gelir, onu içsel bir dengeye kavuşturur. Bu evin temsil edebileceği olumsuz enerjilerden korur.

12. evde gezegenleri bulunan kişiler şanssız olabilecekleri kadar bazı konularda da şanslıdırlar. Mesela bu kişilerin muazzam bir hayal güçleri vardır. Ayrıca genellikle öte alemle kuvvetli bir bağları olur. Rüya yaşantıları ise benzersizdir.
Bazı kişiler geceleri rüyalarında ilhamlar alırlar. İşte bu ilhamları alanlar genellikle 12. ev insanlarıdır. Tıpkı balık burcu insanlarında da olduğu gibi, bir şeyi sezgisel olarak bilebilirler. Onlara bu bilgiyi nerden edindiklerini sorarsanız, büyük ihtimalle size cevap veremeyeceklerdir. Çünkü gerçekten bu ilham kaynağının nerden geldiğini bilmezler, sadece hissederler.

12. ev insanlarının sahip olduğu bu yeteneklere aslında hepimiz sahibizdir. Sadece yaşam tarzımız, alışkanlıklarımız veya zaaflarımız aracılığıyla bu yollarımızı kapatmış ve bu yüzden hissedemiyor olabiliriz. Ama kapanmış bu yolları yeniden aralamaya çalışmak mümkündür. Nasıl mı? Rüyalar aracılığıyla..

Senelerdir deneyimlediğim ve çok faydasını gördüğüm rüya günlüğü tutma konusundaki deneyimlerimi paylaşmak istiyorum bu blog yazımda.

Daha önce ruhsal uyanış - kendi hikayem diye bir yazı paylaşmıştım ve orada rüyalardan ve onların gücünden bahsetmiştim.
O zamanlar okuduğum bir kitapta korkularımız üzerine rüyaya yatarak, onları şifalandırabileceğimiz yazıyordu. Ben de tüm korkularımı bir kağıda yazıp, her gece o korkumun sebebini ögrenmek ve sonrasında da şifalandırabilmek için niyet ediyordum. Ve o yazımda da paylaştığım gibi, hayatımda en ilginç rüyaları gördüğüm bir dönem oldu.

O günlerde kendime küçük bir rüya günlüğü edinmiştim ve her gece gördüğüm rüyaları içine not ediyordum. Ve bunu zamanla alışkanlık haline getirdim. Her rüyamı yazmasam da, önemli olduklarını ve aslında bana bir mesaj vermek istediklerini hissettiğim rüyalarımı hala yazıyorum oraya.

Rüya günlüğü tutmanın faydaları neler? 

Faydaların başında, size başlangıç aşamasında anlamsız gelen bir çok rüyanızı, üzerinden zaman geçtikçe şifrelerini çözebilecek duruma geliyor oluşunuz var.
Bunun için canım sıkıldığında tıpkı bir roman okur gibi, elime rüya günlüğümü alıyor ve okuyorum. Gördüğümü unuttuğum o kadar çok rüya oluyor ki, şaşırıyorum. Ve genelde rüyanın üzerinden aylar hatta yıllar geçmiş olması nedeniyle, rüyanın başta sembolik olan anlatımı gerçekleşmiş oluyor ve böylelikle daha kolay yorumlayabiliyorum.

Zamanla beni gerçek hayatımda meşgul eden birçok olayı rüyalarda çözebildiğimi farkettim.
Yani rüya alemi kendinizi şifalandırabilmeniz için ve üzerinze gelecek olan olumsuz şeyleri önceden görüp, önlem alabilmeniz için çok güzel bir armağan insanoğluna.

Gece yatmadan önce dua ederek niyet etmenin önemi: 

İnsanın 3 çeşit rüya gördüğü kabul ediliyor. Bunlar rahmani, şeytani ve bilinçaltı rüyaları olarak adlandırılıyor.
Rüya günlüğünüze yazmaya unutmamanız gereken rüyalar rahmani olanlar. Burada rahmani ile şeytani rüyaları birbirinden ayırtetmekte zorlanabilirsiniz. Başlangıç için tüm rüyalarınızı yazmanız aralarındaki farkı anlayabilmeniz için yardımcı olacaktır. Rahmani rüyalarda korku ve endişe duyguları yoktur. Teslimiyet ve huzur ön plandadır.
Şeytani rüyalar ise olumsuzluk yüklü olurlar ve kişiye vesvese vermekten ve korku yüklemekten başka birşey yapmazlar. Mesela sevdiğiniz birinin hastalığı ile korkutulursunuz veya eşinizin sizi aldattığını görürsünüz. Tüm buna benzer rüyalar bizi aslında uyarmazlar, daha çok zaptetmeye çalışırlar. Korkumuzdan beslenmek isteyen varlıklardır genellikle bunları gösterenler.
Şeytani rüyalardan kurtulabilmenin en güzel yolu rüyada bilinçli olmaktır. Bunu başarmak başlangıçta zor gibi gözükse de belirli tekniklerle zamanla başarılabilinir. Rüya görürken, bedenizin aslında yatakta yattığını ve size hiçbir şey olamayacağını bilirseniz, korkusuzca içinizdeki şeytanlarla savaşabilir, korkularınızı yenebilir, hatta musallat gibi olaylardan kendinizi kurtarabilirsiniz. Bunun için gece yatmadan önce niyet etmelisiniz. Hatta dua ettikten sonra ruhumu bilgelik okuluna gönderiyorum ve şunu ... şunu ... ögrenmesini veya çözmesini, şifalandırmasını istiyorum, diyebilirsiniz. Bunu her türlü konuda yapın. Çünkü niyet etmek iradeyi kullanmaktır.

Son verdiğim örnekle ilgili hepimizin şıkça yaşadığı kendi rüya deneyimlerimden bahsetmek istiyorum.
Rüyalarımda arada sırada evimin kapısına gelen birilerini görüyorum. Bu genellikle çok uzun boylu siyah cübbeli bir varlık oluyor. Bazen elinde bir bıçak taşıyabiliyor. Bazen ise normal bir insan kılığında görüyorum.
Çocukken çok korktuğum ve uyandığım bu rüya büyüdükçe ve rüyalarımı biraz da olsa kontrol edebilmeye başladıktan sonra değişmeye başladı.
Gerçek hayatta kendimi karıncaya dahi zarar vermeyen biri olarak tanımlarım ama buna benzer rüyalarda içimden, rüyamın içinde dahi kendime şaştığım bir güç çıkıyor ortaya ve kapıya gelen bu varlığı hamlesini yapmadan yakalıyor ve gerçek hayatta hiçbir sekilde gösteremeyeceğim bir cesaretle bıçaklıyor, boğazlıyor veya gözünü oyabiliyorum.

Başta neden buna benzer rüyaları gördügümü anlayamıyordum ama sonra Renan Seçkin'in görüş dışı kitabını okurken cevabını kendimce keşfedebildim.
Ev, haneyi, mahremiyeti ve ruhumu simgeliyordu. Kapıya gelen varlığı ise musallat olmaya çalışan biri olarak yorumlayabiliyorum.
Keza aynı şekilde rüyada gecenin bir vakti açık gördüğüm kapı ve evde birisi varmış hissi, bana kendimi korumam, hatta astral planda tehdit altında olduğumu gösteriyor. Bir kaç kere buna benzer rüyanın ardından karabasan deneyimi de yasadığım oldu. Birisi tüm gücüyle ruhumu bedenimden ayırmak istercesine savaş verdi. Neyseki rüyada dahi besmele çekmek bu gibi varlıkların güçlerini tamamıyla yok ediyor.
Rüyanızda bilinçli olmanız, istediğiniz zaman kendinizi uyandırmanız veya dua edebilmeniz size bu gibi durumlarda çok büyük bir fayda. Bu yüzden bu yeteneğinizi geliştirmeye çalışın.

Görüş dışı kitabında rüya kapılarından behsedilmiş ve yazar tıpkı bu dünyada nasıl yürümeyi, konuşmayı öğrendiğimiz gibi, astral boyutta da belirli şeyleri kendi başımıza öğrenmemiz gerektiğinden bahsediyor. Bu ögrenim genellikle ilahi varlıklar aracılığıyla gelişirmiş. Bu yüzden bazı rüyalar, ki ben bunları rahmani olarak adlandırıyorum, inisiye eden, yani kişiyi enerjisel olarak hazırlayan rüyalarmış.

Rüyalarınızda kiminle veya neyle beden teması kurduğunuzu ve bu temasın size neler hissettirdiğine önem verin. Çünkü bedensel temas ile inisiye edildiğimiz rüyalarımız oluyor. Bu tür rüyaları kesinlikle rüya günlüğünüze yazın çünkü genelde bu tür rüyalardan sonra gerçek hayatınızda da değişimler deneyimlemeye başlıyorsunuz.

Mesela bir kaç sene önce kendimi doğada bir masada otururken, gökyüzünde yüzüme tıpkı Ay'a benzer, Jüpiter'in vurduğunu görüyorum. Yanında bir bilgeye benzer tanımadığım bir kadın var. Bana avuçlarımı açtırıyor ve söylediği ilahi eşliğinde mercana benzer turuncu küçük taşlar koyuyor. O taşların enerjisi bana o kadar fazla geliyor ki, bayılacakmış gibi oluyorum. Bilge beni hemen kollarımdan tutuyor ve kaldırıyor. Seni koruyan bir taşın yok mu? diye soruyor. Rüyanın yoğunluğuna dayanamadığım için bu aşamadan sonra uyanıyorum. Ve doğal taş yolculuğum gerçek hayatta bu rüyamdan sonra başlıyor. Her yerde rüyamdaki o taşları aradım ve arıyorum ama henüz bulamadım. Tuhaf bir şekilde sanki o rüya bende bir kanal açtı gibi hissediyorum. Bu rüyadan sonra belirli taşları rüyamda gördüğüm, sonrada gidip mısır çarşısında onları aradığım çok oldu. Ama doğal taşları bir başka blog yazısını bırakmak istiyorum.

Son olarak bilinçaltı rüyalarına değinip yazımı sonlandıracağım.
Bu rüyaları ayırtetmek aslında çok kolaydır. Gün içerisinde çözmek istediğiniz basit konuları rüyanızda çözersiniz. Bu rüyalar genellikle anlamsızdır ve yazılmaya değmez.
Bilinçaltı rüyasına bir örnek vermek gerekirse, mesela akşam yatmadan önce tuvalete gitmezseniz, bütün gece boyunca bir tuvalet arar durursunuz. :)

Rüyalar mahremdir, tıpkı haritamızdaki 12. evimiz gibi. Onları gerçekten yorumlamak istiyorsanız, rüya tabirlerinden vazgeçin ve kendinize bir rüya günlüğü edinin derim. Bir başkası sizi sizden daha iyi tanıyamaz. Bu yüzden rüya tabirleri belki belirli sembollerin yorumunda yardımcı olsa da, rüyanızı tam manasıyla yorumlayamaz. Bu sizin yeteğiniz ve onu geliştirmelisiniz. Çünkü bunu bir kere başardıktan sonra, gerçek hayatınızda size sorun teşkil eden herşeyi, astral alemde çözebilirsiniz.

Not: Ben bu yazımda bir kaç rüyamı anlatmış olsam da, siz siz olun ve rüyalarınızı kendinize saklayın. Çünkü bazılarının manaları büyüktür ve nazar deninen bir şey vardır. Ondan korunmanız için, içinizi sadece bir kağıt parçasına dökün.