Ay kova burcunda

  • Share

Karanlık Sevgili Venüs Plüton ilişkisi

  • Share

Erkeğın aradığı aşk: Venüs

  • Share

Ne zaman ev alacağım?

  • Share

Mahadaşa nedir?

  • Share

Aşk hayatımda beni neler bekliyor?

  • Share

Astroloji ile hayat amacını keşfetmek

  • Share

14 şubat venüs seyri

  • Share

Burçlar ve hastalıklar

  • Share

Aura nasıl kirlenir nasıl temizlenir?

  • Share

Kurtlar, insanların kadim dostları

  • Share

Astrolojide evler

  • Share

Hamile kalmak için en doğru zaman ne zaman?

  • Share

Ay ve Güzellik

  • Share

Kadının 7 Alt Kimliği

  • Share

Ay kova burcunda

Sürü olmak, sürü içinde gitmek ve öylece yol almak istersen yaşamın boyunca sadece kıç görürsün. 
- Alman atasözü -


Sevgili Kovaların yönetici gezegeni farklılığı seven Uranüs ve yaşlı, bilge Satürn'dür. 
Bu nedenle kovalar hem füturistik hem bilge olurlar. Ya teknolojiyle ya da okültizme olan meraklarıyla bilinirler. Farklı ve tuhaf olan berşey ilgilerini çeker.
Genelde duygusal insanlar değillerdir. Onlar akıllarıyla hareket ederler. Mantıklı davranırlar ve kesinlikle sezgilerini dinlerler. Hava elementine mensup oldukları halde, sezgileri gayet kuvvetlidir.
Hem maskulen hem sabit bir burç olduklarından dolayı, yürüdükleri yoldan sapmazlar. Sürüyle yürümeyi sevmedikleri gibi, devrimci ve daima yeniliklerden yana olan insanlardır. Kendilerine has yaşam tarzları vardır. 
Hayata olan bakış açılarını değiştirmeseler de, hayat onları duygusal olarak sürekli değişime zorlayacaktır. Ama bu onlar için çokta büyük bir problem değildir. Sabitliği sevselerde, yeniliklere çabuk adapte olurlar.

Ay'ın Kovada çok rahat etmediği bilinir. Çünkü Ay'ın asıl evi Yengeçtir. O sıcaklığı, duygusallığı, aileyi arar. Oysa Kovalar aileden daha çok arkadaşlığa ve sosyal çevrelerine önem verirler. Çünkü Kova'nın asıl evi 11.evdir. Bu nedenle hayatları boyunca kök salmakta zorlanırlar. 
Modern binalarda kendilerini rahat hissetmezler çünkü bu Ay'a ters düşer. Evcil, sıcak, yuvamsı yerlerde de kendilerini rahat hissedemezler çünkü bu da onların Kova yanlarına ters düşer. Kapalı, karanlık, rutubetli yerlerden nefret ederler. Onların gökyüzünü görebilecekleri, özgür olduklarını hissettikleri bir yere ihtiyaçları vardır. 
Kovaların en çok ihtiyaç duydukları şey özgürlüğün ta kendisidir. Baskıya ve bağımlılığa asla gelemezler.
Bu yüzden birçok Kovanın girişimci olduğunu görürsünüz. Kendi işlerini kendileri kurarlar ve yaptıkları şeyle yahut sundukları hizmetle kimseye benzemezler. 

Kovalar evrenseldir. 
Tek bir yere bağlanamadıkları için, (kova) ama bağlanmak istedikleri için (Ay) bir hayli zorlanırlar. Duygusal olarak dengede kalabilmek için, her iki parçayıda birleştirip dengeyi kurabilmeyi öğrenmeleri gerekir. 
Bu ilişkileri için de geçerlidir. 
Bir çok Ay'ı kovada olan insan bir aile kurmaktan uzak durabilir. Anne veya Baba dahi olmamayı tercih edebilir. Bağımsızlığına ve kendine has olan bireyselliği onun için çok önemlidir. 
Yatağını bir başkasıyla paylaşmak istemez. Yanındaki insanın beden ısısı, çıkarttığı sesler yüzünden boğuluyormuş hissine kapılabilir. 
Kova'nın mekana ve özgürlüğe ihtiyacı vardır. Aşırı duygussalığa gelemez. Aklın ve mantığın burcu olduğundan, kendi duygularının bile farkına varamayabilir. Hele karşısındaki insanın aşırı duygusal oluşu, onun kaçmasına sebep olabilir. Çünkü bir anlam veremez, anlam veremediği için, yardım edemez. 

Kovalar hümanistirler.
 Kimseyi yargılamaz, oldukları gibi kabul ederler. Insanlığın daha iyiye gitmesi için elinden geleni yapan, yapmak isteyen tiplerdir. Insanlığı ve toplumu bu kadar çok düşünmelerine ve sevmelerine rağmen, kendilerini insanların arasında yalnız hissederler. 
Kovaların, kendilerini hafif uzaylı gibi hissediyor olmaları, bir türlü, kendileri gibi olan insanları aramalarına rağmen, bulamamaları, onları yalnızlığa iter. Diğer insanlarda bu durumun farkındadır. Bu nedenle gerçekten uzaylı gibi davranabilirler. Kendilerini bir gruba ait hissetmek isteselerde, edemezler. Kendileri gibi olanları arasalarda, bulamazlar. Diğerleri için tuhaf, anlaşılmaz ve öngörülemeyen davranışları insanların onlardan uzak durmalarına sebep olur. Oysa kendileri gayet sıradan ve normal olduklarını düşünürler. 

Kovaların bağlanma problemleri vardır. Bunun tam olarak ne demek olduğunu bir türlü anlayamazlar. Bu nedenle ilişkileri var veya yok, çok umurlarında değildir. Biri gelir, diğeri gider havasındadırlar. Ayrılıklar genelde onları duygusal olarak sarsmaz. Geleceğe odaklı oldukları için, geçmişte takılı kalmaz, gelecektekilere odaklanırlar. 

***
Hepimizin tanıdığı Ay'ı Kovada olan Marilyn Monroe ve Prenses Diana yukarıdaki anlatılanlara güzel bir örnek olabilir. 
Onlar herşeye sahipmiş gibi gözüken kadınlardı. Güzellik, para, şöhret. Ama içten içe hep yalnızlardı. Başkaların özenebileceği ilişkilere sahiplerdi ama bu onları tatmin etmiyordu. Sevemiyorlardı, çünkü sevilecek olanları bulamıyorlardı. 
***

Bazen zor gibi gözüken durumlar bize yep yeni kapılar açabilecek potansiyele sahip durumlardır. 
Başka insanlarla bir arada yaşayabilmenin, onları sevmenin yolunun, ilk önce öz sevgi ve saygıyla başladığını kendimize hatırlatmamız gerekir.
 Kendi yalnızlığı içinde huzuru bulan, başkasının yanında huzuru daha kolay bulabilir. Kendi yalnızlığından kaçan, kendisini sevmeyi öğrenemeyen bir başkasını sevemez. Onda huzuru asla bulamaz. 
O halde yalnızlığımızı ve farklılığımızı kabul etmek, gerçek sevginin yolunu açabilecek kapının anahtarıdır.

******************

Karanlık Sevgili Venüs Plüton ilişkisi



Gökyüzü kapıları açar ve kaderinde yazılı olan insan hayatına girer. 
Başta belki hiç birşey hissetmezsin, farkında değilsindir, tanıdıkça aşık olursun.
Bazen ise birden olur herşey. Dipsiz bir kuyunun içine düşmüş gibi hissedersin. Bazen öyle bir etkilenirsin ki gözlerinden, kurtuluşun yoktur, bilirsin. 

Aşk güzel şeydir. İnsanı büyütür, olgunlaştırır. Ama kimi aşklar karanlıktır. Onlar seni öldürür. Bir daha asla aynı kişi olamazsın. 
Bazen öyle insanlar girerki hayatına, karanlık ruhlarından ne yaparsan yap, kurtulamazsın. 

Peki böyle bir potansiyele sahip olup olmadığını nerden anlarsın? 

Hepimiz biliriz, akrep burcu uçlarda yaşayan, herşeyin aşırısına kaçan bir burçtur. Gizemli ve yasak olan herşey onları mıknatıs gibi çeker.
Venüsü akrepte veya akrebin yönettiği 8.evde  olan kişiler, aşklarını çok yoğun hisseder ve yaşarlar. Ve bu yoğun duygularına diğer burçlar çoğu zaman cevap vermekte zorlanırlar, hatta korkarlar. 

Haritanızda yukarda bahsettiğim gibi Venüsü akrepte veya 8.evinde olanlar, Venüs Plüton kavuşumu olanlar veya haritalarında Venüs ile Plüton açıları olan kişiler, bu tür aşklara meyilidirler. Ayrıca tüm bu gezegen konumları ve açıları, sinastri veya kompozit haritalarda gözüken çiftler de bu tür aşkları yaşayacaklardır. 

Eğer haritanızda bahsettiklerimden bir veya iki tane işaret görebiliyorsanız, siz karanlık sevgililerdenseniz.
Bu ne demek? 
Siz aşkın en diplerini yaşamak istiyorsunuz. Sadece bedensel bir buluşma değil, karşınızdaki insanın ruhunu istiyorsunuz. Onun bütün zaaflarını, korkularını, en derin arzularını, kısacası herşeyi bilmek istiyorsunuz. Ona tamamen sahip olmak istiyorsunuz. Sadece sizin olmasını, sadık kalmasını, asla başkasıyla en ufak bir temasa bile geçmemesini istiyorsunuz. Size tamamen bağımlı kalsın, sizin, ona hazırlamış olduğunuz hapis hayatından çıkmasın istiyorsunuz.  
Karanlık, obssesif dünyanızı herkes kaldıramaz biliyorsunuz. Bu yüzden tamamen kendini size verebilecek, ne olursa olsun güvenebileceğiniz, ruh eşinizi arıyorsunuz. 
Siz cinselliği de en uç noktalarda yaşayan birisisiniz. Sizin için aşk ve seks aynı şey. Karşınızdakini tamamen tanıyabilmek için, karşınızdakinin sınırlarını zorlamayı seviyorsunuz. Ayrıca yasak olana karşı meyiliniz var. 
Tüm bu aşırılıklarınızdan korkup kaçan, size ihanet eden aldatan insandan korkunç intikamlar alma eğilimindesiniz. 

Hepimiz biliriz, bu tür aşk ilişkileri hiç sağlıklı değildir. Uzak durmak isteriz ama asla duramayız. 
Doğum haritasında Venüs Plüton açılarına sahip olan veya Venüsü akrepte/8.evde olanlar, her ilişkilerinde dominant, obssesif, bağımlı ilişkiler yaşayacaklardır. 
Ama bu tür açılara doğum haritalarında sahip olmayanlar da bu tür ilişkileri, sinastri'de veya kompozit haritada göründüğü için, o kişiyle yaşayabilirler. 

Venüs Plüton aşkına en güzel örneklerden biri grinin elli tonu olabilir.
Sağlıksız, hatta hasta ruhlu bir ilişkidir ama mıknatıs kadar kuvvetlidir. Her iki tarafta birbirinden kopamaz. 

Sinastri'de birinin Venüs'ü, diğerinin Plüton'una olumlu bir açı yapıyorsa bu iki kişinin  birbirine tutkulu bir şekilde çekileceklerini gösterir. Olumlu açılar yukarıda bahsedilen durumların düşük dozlarda yaşanacağını gösterirken, olumsuz açılar bu ilişkinin tehlikeli yönlere gidebileceğini gösterir. 

Kompozit haritada Venüs Plüton karesine örnek olabilecek, amerikalı bir yazarın romanında anlattığı hikaye olabilir.
Bu romanda evli bir öğretmenin 16 yaşındaki öğrencisine aşık olmasıyle olayların yoldan çıkması konu ediniyor. Her ikiside birbirine o kadar korkunç bir şekilde bağlanıyorlar ki, öğrenci bir tabancayla sevdiği kadınla birlikte olmasına engel olduğu için, kocasını vuruyor.
Bu örnek tabiiki çok uç bir örnek. Ama sonuç itibariyle bize hasta bir ilişkinin nerelere kadar gidebileceğini gösteriyor.

Venüs Plüton ilişkisinin türleri vardır. Bunlar ...
1. Aldatma
2. Takıntı ve bağımlılık içeren aşk
3. Yasak aşk
4. Tehlikeli aşk
5. İstismar içeren aşk
6. Seks bağımlılığı
7. Sapkın aşk'tır.

Her aşkın tutkuya ihtiyacı vardır ama tutkunun dozu çok önemlidir. 
Bazı şeylerin farkına vararak, bilinçaltımızı bilince çıkartma şansına sahip oluruz. 
O halde Plüton Venüs birlikteliklerinde kendi karanlık yönümüzü kabullenerek aydınlığa çevirmeye çalışmalıyız. 
Çünku insan kendi karanlığını kabul ettiğinde, gerçek hayatta onunla karşılaşmak zorunda kalmayabiliyor.
Unutmayın hayatınıza çektiğiniz herkes sizin içinizin bir yansımasıdır. 
Belki de bu tür ilişkilerin çıkış kapısını içimizdeki karanlığı kabul ederek yenebiliriz. 

Erkeğın aradığı aşk: Venüs


Bir erkek nasıl kadınlardan hoşlanır?
Aşık olduğu kadınlarda ne tür özellikler arar?
Işte tüm bu soruların cevabını erkeğin haritasındaki Venüs gösterir. Venüs gezegeninin yerleştiği burç, bize erkeğin hayallerindeki kadına dair ipuçları verir.


Venüs Koç'ta

Hoşlandıkları: güçlü, dinamik, enerjik kadınlardır. Kendi ayaklarının üstünde durabilen, kendini savunabilen ve kendine yeten kadınları çezbedici bulurlar. Kendini geliştiren, cesaretli olan, yenilikten kaçmayan, başına buyruk tipler hoşlarına gider.
Hoşlanmadıkları: bağımlı, muhtaç, kendine güvenmeyen tipler. Merkezlerine başkalarını koyup, kendini unuturcasına adayan kadınlardan hoşlanmazlar.
Manipule edici ve pasif saldırgan hareketleri, tembelliği, kararsızlığı sevmezler.

Venüs Boğa'da

Hoşlandıkları: sakin ama tutku dolu, ayakları yere basan, doğal ve gerçekçi partnerler. Romantik, duygusal, kadınsı, çekici kadınlardan hoşlanırlar. Beş duyularına hitap eden herşey onların ilgisini çeker. Ayrıca maddi olarak güven veren, kuvvetli kadınlardan hoşlanırlar.
Hoşlanmadıkları: saldırgan, sabırsız, tutarlı davranmayan, kararsız kadınlar. Ucuz, zevksiz, abartılı duran kadınlardan hoşlanmazlar.

Venüs İkizler'de

Hoşlandıkları: akıllı, atak, heycanlı, eğlenceli kadınlar ilgilerini çeker. Değişken, her an sürprizlerle dolu olan, meraklı olan, kendini akışa bırakabilen rahat kadınlardan hoşlanırlar. Genç, dinamik, espirili, ciddiyetten daha çok hayatını yaşayan biriyle birlikte olmak isterler.
Hoşlanmadıkları: rutin hayatı olan, sıkıcı, kıskanç, kontrolcü, bağımlı kadınlardan, anlayışsız, alıngan, ciddi tiplerden hoşlanmazlar.

Venüs Yengeç'te

Hoşlandıkları: romantik ve sevgi dolu kadınlar. Aile bağları kuvvetli olan, ailesine düşkün olan ve insana istediği sıcaklığı ve güvenceyi verecek olan kadınları ararlar. Aşık olacakları kadının olgun olmasını isterler. Aslında bu yüzden sevgililerinin biraz anne gibi ilgili ve sevgidolu, merhametli olmasını isterler. Bu nedenle yaşı daha büyük kadınlara ilgi duyabilirler.
Hoşlanmadıkları: soğuk, duygusuz, merhametsiz, kaba kadınlardır. Başkalarına karşı sevgisiz ve sert davranan, empati yoksunu olan, agressif tavırlar sergileyen kadınlar yengeç erkeklerini etkileyemezler.

Venüs Aslan'da

Hoşlandıkları: dinamik, hareketli, sevgidolu, sadık, dürüst kadınlardır. Bir kadında aradıkları en önemli şey, erkeğini aslan gibi hissetirebilme yeteneğidir. Aslan erkekleri kendilerini özel hissetmek ister ve bu nedenle yanındaki kadının tüm ilgisini ve sevgisini beklerler. Kendilerini kral olarak gördükleri için, ihtiyaçları olan sevgili, kendisinin farkında olan, değerini iyi bilen, özgüveni yüksek bir kraliçedir.
Hoşlanmadıkları: düz, sıkıcı, hiç bir özelliği olmayan kadınlar ilgilerini çekmez. Kendilerini önemsiz hissettiren, eleştiren, saygı göstermeyen kadınlarla, aslan erkeklerinin işi olmaz.

Venüs Başak'ta

Hoşlandıkları: alçakgönüllü, çalışkan, düzenli, disiplinli, başarılı kadınlardır. Kendine saygı duyan, bedenine iyi davranan, sağlığına önem veren, sade ama zarif ve asil kadınları çekici bulurlar. Hayallerindeki kadın, kendini geliştiren, yerinde saymayan, etrafını güzelleştirmek için çaba gösteren, akıllı, pratik, çabuk çözüm üretebilen tiplerdir.
Hoşlanmadıkları: tembel, hayatında bir hedefi olmayan, bakımsız veya aşırı makyajlı kadınları itici bulurlar. Hayatlarında kaos hüküm süren, aklını kullanmasını bilmeyen kadınlar, başak erkeklerin ilgisini çekmez.

Venüs Terazi'de

Hoşlandıkları: çekici, güzel, asil ve dengeli kadınlardır. Aşık oldukları kadında hoşgörüyü ararlar. Başkasıyla empati kurabilme, objektif olabilme yeteneklerine önem verirler. Savaşçı bir kadındansa, ortak yönleri bulabilen barışçıl bir kadını ararlar. Aradıkları bir diğer özellik ise, kadının kültürlü, entelektüel olmasıdır.
Hoşlanmadıkları: sert ve agressif tavırları olan, yargılayıcı, hoşgörülü ve anlayışlı davranmaktan yoksun olan kadınlardır. Terazi erkekleri, kendini öne atan, bencil kadınları itici bulurlar

Venüs Akrep'te

Hoşlandıkları: gizemli, cazibeli, çekici, güçlü kadınlardır. Anlaşılması zor olan, etrafı gizemle kaplı kadınları inanılmaz çekici bulurlar. Onlar için önemli olan derinliktir. Bu yüzden elde edilmesi zor olan kadınlar onların iştahına sebep olur. Karanlık bir gizem ve tutku akrep erkeklerini baştan çıkarır. Sevdikleri kadının içini yavaşça keşfetmek ve tanımak isterler. Ayrıca sadakate önem verdiklerinden, sevdiği kadına güvenebilmeleri onlar için çok önemlidir.
Hoşlanmadıkları: kendilerini test eden kadınlar, güvensiz, sadakatsiz davrananlar. Sığ ve yüzeysel olanlar. Sır tutmasını bilmeyen, dedikoducu kadınları itici bulurlar.

Venüs Yay'da

Hoşlandıkları: özgürlüğüne düşkün, bağımsız, kendine güvenen, kendisini kendi bedeninde rahat hisseden, doğaya düşkün kadınlar. Korkusuz davranan, dürüst olan, hayatı yaşamaktan hoşlanan, anını yaşayan kadınları ilgi çekici bulurlar. Filozof ruhlu, hoşgörülü ve daima geleceğe umutla bakan bir sevgililerinin olmasını isterler.
Hoşlanmadıkları: geçmişte yaşayan, doğadan uzak olan, hoşgörüden uzak davranan kadınlar. Kıskançlıktan, bağımlılıktan, sıkıcı ilişkilerden kaçmak isterler.

Venüs Oğlak'ta

Hoşlandıkları: olgun, başarılı, kendi ayakları üstünde durabilen kadınlar. Bu burcu Satürn yönettiğinden, yaşı daha büyük olan ya da yaşından olgun davranan kadınlardan hoşlanabilirler. Oğlak erkeklerinin klasik bir güzellik anlayışı vardır. Bu klasikliği aradıkları kadında bulmak isterler. Kendisine önem veren ve güvenen, akıllı, otoriter kadınları çekici bulurlar.
Hoşlanmadıkları: ciddiyetsizlik ve çocuksu hareketler. Aşırı hoşgörülü veya duygusal davranan, savurgan ve güçsüz tiplerden hoşlanmazlar.

Venüs Kova'da

Hoşlandıkları: bağımsız ve farklı olan kadınları çekici bulurlar. Kendi hayatlarını kendi belirleyen, kendi kurallarını kendi koyan, yani topluma aykırı davrananlardan hoşlanırlar. Dürüst, samimi, hümanist, özgün ve dışmerkezli kadınlar ilgilerini çeker. Yaş olarak daha büyük veya olgun davranan kadınlara kendilerini daha yakın hissedebilirler. Toplumun hoş görmediği bir ilişki yaşama tarzları olabilir. Kova erkekleri ilk önce arkadaş olup, sonra sevgili olmayı tercih edebilirler.
Hoşlanmadıkları: bencil, aşırı duygusal, dogmatik ve yargılayıcı tavırlar sergileyen, hiç bir farklı özelliği olmayan, sıradan kadınlardan hoşlanmazlar. Farklı olanlara karşı hoşgörüsüz davranan, zulüm yapan, insancıl davranmayan, sahtekar kadınları itici bulurlar.

Venüs Balık'ta

Hoşlandıkları: sezgisi kuvvetli olan, hayal dünyası renkli olan, yaratıcı, sempatik kadınlardan hoşlanırlar. Karşılık beklemeden seven, insanları yargılamayan, merhametli davranan, kırmaktan korkan, duygussalıklarını saklamadan gösterebilen bir kadın ararlar. Dalgın, hülyalı, sanatkâr ve ince ruhlu, mistik kadınlar onlar için özeldir.
Hoşlanmadıkları: egoist, agresif, empati yoksunu, merhametsiz, soğuk, kaba, cimri, acımasız ve sevgisiz kadınlardan hoşlanmazlar. Intikam gibi acımasızca davrananları itici bulurlar.

Tavsiye edilen: Venüs evlerde nasıl birine aşık olacaksın?

Ne zaman ev alacağım?



Şu dünya gezegeninde sadece kısa süreliğine misafir olsakta hepimizin hayalidir bir ev almak. 
Kimilerimiz bu hayali genç yaşlarında, kimilerimiz ilerleyen yaşta gerçekleştirir. Bazılarımız ise bu hayallerine ömürlerinde kavuşamadan göçüp gider. 

Biz bilemeyiz ama yıldızlar bilir. 

Astroloji bize ev alma konusunda neler söyleyebilir? Ev alma zamanı ne zamandır? Ve aldığımız ev nasıl olabilir?

Her konuda olduğu gibi ev sahibi olabilmenin temel şartı daşanızın belirli evleri aktif hale getirmesidir. 
Kısacası gökyüzü size ev sahibi olma kapılarını açmadan ev sahibi olamazsınız. 

Diğer önemli olan şey 4.evimizdir. neden? Çünkü 4.ev mutluluğun huzurun evidir. 
4.evde hangi burç var ve yöneticisi hangi eve yerleşmiş?

Diğer bakmamız gereken karaka marstır. Ve satürn. Bunlar hangi burçlarda, hangi evlerde ve yöneticileri nereye yerleşmiş? 

Önemli olan başka evler 2. ve 11.evlerdir. çünkü bunlar para evleridir. Para olmadan da ev almak çok zordur. Bu evlerin güçlü olmaları gerekir.

Bir diğer önemli konu matrikaraka gezegenidir. Yani haritamızdaki en yüksek 4.dereceye sahip olan gezegen bizim ev konularımıza bakan gezegendir. 

Ayrıca D4 haritamıza da bir göz atmalıyız. Çünkü o 4.evimizin genişletilmiş versiyonudur ve bize güzel bir bakış açısı verebilir.
Mesela 4.evinizde yay burcu olsun. D4 haritanızın yükseleni yay olsun ve 4.eviniz balık olsun. Hepsinin yönetici gezegeni ne? Jüpiter. Sizde Jüpiter daşanızda olun. Bu ne demek? Göğün sizin tüm ev alma kapılarınızı açmış olması demek. Yani bu dönemde ev sahibi olma ihtimaliniz çok yüksek. 

Ev almanın zamanı?

Sizi yöneten daşa 2. veya 4. veya 11.evinizi aktifleştirmiş olmalıdır. 
Güneş ve Mars daşa genelde orta yaşta ev verir. 
Ay Venüs ve Rahu erken yaşta.
Merkür 30-36 yaş arası.
Jüpiter 30ların başında.
Satürn 40lardan sonra verir.
Ketu vermek istemeyebilir vereceksede 50den sonra verir. 

Bunlar ihtimallerdir ve kesinlikle yüzde yüz değildir. 

- eğer 4.evde toprak burçlarından biri varsa bir çok ev verebilir.
- 4.evin yöneticisi 4.evde ise ve yükselenden iyi açı alıyorsa ev verir.
- 4.evdeki burç yücelmekteyse yine ev verir.
- 4.evde mars satürn venüs kavuşumu veya 4.ev lordunun bu gezegenlerle kavuşumu güzel bir ev verir.
- 4.evde güneş varsa büyük ve bahçeli bir ev verebilir.
- 4.eve Ay veya Venüs yerleşmişse, lüks ve huzurlu bir ev verebilir.
4.eve jüpiter yerleşmişse büyük ve sağlam bir ev verebilir.
- 4.evdeki satürn eski bir ev verebilir. 
4.evde Rahu büyük bir ev verir ama o evin işi hiç bitmez. 

Kaderimizde şayet ev sahibi olmak varsa bir gün mutlaka gerçekleşir.
Eğer yoksa belki de böylesi daha hayırlıdır diyebilmek gerekir.
Sonuçta hiç birimizin aklının alamayacağı kadar mükemmel bir düzen işlemektedir.

Mahadaşa nedir?


Mahadaşa bizi etkileyen dev bir transit gibidir.
Bazen elimize çok güzel bir harita geçer. Haritada para da vardır, aşkta mutlulukta. Ama o haritanın sahibinin yaşantısına baktığımızda bir sürü sorunla uğraştığını görürüz ve şaşırır nedenini merak ederiz. Işte nedeni onu yöneten mahadaşasıdır.

Mahadaşa'nın başımıza gelecek her şeyde çok önemli bir rolü vardır.
Beklediğimiz daşa gelmeden, hayatımızda bazı şeylerin ( evlilik, ev alma, kariyer yapma gibi ) gerçekleşmesi imkansızdır.
Daşa periyodu gezegene göre haritamızdaki belirli evlerin kapılarını açar.

Peki bunlar hangi kapılardır?
- yönettiği burçların bulundukları evler.
- nakşatra burcunun evi.
- daşa gezegeninin bulunduğu ev
- ve bölünmüş haritalardaki ev konumlarını aktif hale getirir.

Bir daşanın hayatımıza olumlu veya olumsuz şeyleri getirme ihtimali haritadaki konumuna bağlıdır. Diyelim Venüs daşasındasınız. Venüs ilişkilerin aşkın, evliliğin karakasıdır. Ama Venüs'ünüz başak burcunda zararlı konumda. Bu ne anlama gelir? Bu dönemde hayatınıza yeni birileri girebilir ama bu sizin için zorlu biri olabilir. Bir takım sorunlarla baş etmek zorunda kalabilirsiniz.

Peki hangi daşa bizi kaç sene yönetir?

Güneş 7 yıl
Ay 10 yıl
Merkür 17 yıl
Venüs 20 yıl
Mars 7 yıl
Jüpiter 16 yıl
Satürn 19 yıl
Rahu 18 yıl
Ketu 7 yıl

Daşaların detaylı açıklamalarını farklı bir blog yazısında yazacağım. 

Aşk hayatımda beni neler bekliyor?


Demek aşk sonunda sizin de kapınızı çaldı.

Hem mutlusunuz, havalarda uçuyorsunuz hem de ufakta olsa bir korku var içinizde.
Nasıl yürüyecek bu ilişki, acaba uzun süreli mi, aşmanız gereken engeller neler, birlikte güzel vakit geçirebilecek misiniz? Ve daha bir çok sorunun cevabı bir çeşit eşleşim haritası olan Sinastri'de gözükür.

Peki tam olarak nedir Sinastri haritası?
Sinastri haritasını oluşturmak için, iki sevgilinin doğum haritaları çıkarılır ve üst üste veya yan yana konur. Böylelikle her iki kişinin doğdukları andaki gökyüzünün birbiriyle nasıl etkileşime girdiği görülür.

Bu iki kişiyi birbirine bağlayan ne?
Karakterleri birbirine uyuşuyor mu?
İlişkileri uzun süreli olabilir mi?
Hangi alanlarda uyuşmazlıklar söz konusu? vs.

Eğer ilişkinin henüz başındaysanız ve birbirinizi daha yakından tanımak istiyorsanız, Sinastri haritanız size bir yol gösterici olacaktır.

..............................

İlişki analizinde kullanılan, bir diğer yöntem karma, yani kompozit haritalardır.
Kompozit haritası, sinastriyle kıyaslanırsa, ilişkinin enerjisini gösterecektir. Yani iki kişinin bir arada olduklarında, hayatlarının nasıl değişeceğini, hayatlarının hangi alanlarının önemli hale geleceğini gösterir.
 Bu harita kişiyle iyi anlaşıp, anlaşamayacağımızı göstermez. Bu sinastri haritalarının konusudur.
Kompozit haritalarda, bu kişiyle aynı yola çıktığınızda başınıza gelebilecekler gözükür.

Kompozit harita için iki sevgilinin gezegen konumlarının ortak değeri alınır ve böylelikle ortaya yepyeni bir harita çıkar.
Bu haritanın yükseleninden, ilişkinin dışarıdan nasıl algılandıgı okunur, yöneticisinin yerleştiği evden, ilişkinin hangi alanda önem sahibi olacağı gözükür vs.

Bir ilişkinin tamamını anlayabilmek için her iki harita da insana yardımcı olur.
Bilinçaltında var olanları, bilince çıkarttığınız anda, olaylara daha farklı bakarsınız ve bu sizi güçlü konuma getirir. Çünkü artık olumsuzlukları olumluluğa çevirme yetkiniz vardır.
_________________________

Sinastri ve Kompozit harita analizi için, bana carpediemcii@gmail.com'a mail atarak ulaşabilirsiniz.
Sinastri + Kompozit danışmanlık ücretim 2000tl

Astroloji ile hayat amacını keşfetmek


Her birimiz sormuşuzdur bu soruyu kendimize. 
Benim hayat amacım ne?
Yapmam gereken ne?
Aslında kimim ben? 
Hayat beni hangi alanlarda bekliyor? 

Hayat amacını bilmeyen insan, karanlıkta gezinir durur, aydınlığın var olduğunu bilir ama onu bir türlü bulamaz. 
Siz de bu hissi bilir misiniz? 
Çalıştığınız işinizde memnun değilsinizdir, aile hayatınız ev yaşamınız kaos içindedir. 
Ruhunuz içten içe haykırır, yapman gereken, olman gereken başkadır. 
İçten içe bilir, hissedersiniz ama hangi yolu seçmeniz gerektiğini göremezsiniz. 

Astroloji bir mum ışığı gibidir.
 Etrafımızı aydınlatır, bize doğru yolu gösterir. 
O halde ondan faydalanmak, insana hem zaman kazandıracak, hem de ruhun aradığı huzuru bulmasınına yardımcı olacaktır. 

Bir astrolog bir haritanın yorumunu yaparken baktığı ilk şeylerden biri ay düğümleridir. 
Çünkü onlar geçmişimizi ve geleceğimizi gösterir. 
İnsanoğlu genelde güney ay düğümüne çekilir. O bildikleri, zaten deneyimledikleridir. Yani artık ona hiç bir şey katamayacak alandır.
Kuzey ay düğümü ise, yönelmesi gerekendir. Ruhu onun deneyimleriyle büyüyecek ve olgunlaşacaktır. Ama insanoğlu korkar. 
Yeni olan, bilinmeyen her birimizi korkutur. Ama bir kere cesaret edip, adım atınca karanlık aydınlığa duyduğu saygıdan ötürü çekilmek zorunda kalır. 

Kişinin ay düğümleri analizleri yapılırken, ay düğümlerinin bulunduğu burç ve ev incelenmektedir. 
_________________________

Içeriği:
- hayatın hangi alanına yönelmeliyim?
- bırakmam gereken alışkanlıklar neler?
- hayatta beni bekleyen imtihanlar neler?
- şifaya, huzura nasıl kavuşabilirim?
- nasıl bir kişiliğe sahibim?
- ihtiyaçlarım neler?
- ilişkilerim nasıl? vs.

_________________________

Siz de kendi hayat amacınızı öğrenmek istiyorsanız, bana carpediemcii@gmail.com'a mail atarak ulaşabilirsiniz.
Danışmanlık ücreti 1000tl

14 şubat venüs seyri


Kapitalizmin kutsal bayramlarından olan, Sevgililer günü boyunca venüsün transit ettiği ev konumları hakkında ufak bilgiler vermek istedim. 

Yükselen koçlar:

Venüs koçların 10.evinde transit etmekte. 
10.ev kariyerin, sosyal statünün evidir. 
Sevgilisi olanlar belki kariyer hayatlarında buldukları kişiye evlenme teklifi edebilirler. 
Sevgilisi olmayanlar iş arkadaşlarıyla yemeğe çıkıp, etraftaki oturan sevgilileri çekiştirebilirler. 

Yükselen boğalar:

Venüs boğaların 9.evinde transit etmekte.
9.ev inanç, seyehat gibi konuları içerir. 
Sevgilisi olanlar, sevgilileriyle birlikte ufak bir seyahate çıkabilir. 
Sevgilisi olmayanlar, sevgilisi olmadığı için tatile çıkabiilir ve tatilde gerçek aşklarıyla karşılaşabilir. 

Yükselen ikizler:

Venüs ikizlerin 8.evinde transit etmekte.
8.ev ani olayların, seksin evidir.
Sevgilisi olanlar bolca sevişebilirler ama dikkatli olun sonuçta ani şeyler olabilir.
Sevgilisi olmayanlar bu durumda sevinebilirler çünkü 8.ev pekte güzel şeyleri hayatımıza getirmeyebilir. 

Yükselen yengeçler:

Venüs yengeçlerin 7.evinde transit etmekte.
7.ev ortaklıkların, evliliğin evidir. 
Sevgilisi olanlar sevgililerine evlenme teklifi edebilir.
Sevgilisi olmayanların karşısına yeni birileri çıkabilir. 

Yükselen aslanlar:

Venüs aslanların 6.evinde transit etmekte:
6.ev hizmetin, evcil hayvanların evidir. 
Sevgilisi olanlar 14. Subatta sevgililerine güzelce hizmet edebilir. Pastalar, çörekler, ayak masajları vs. 
Sevgilisi olmayanlar evcil hayvanlarıyla vakit geçirebilirler. En azından onların sadakatlerinden ve sevgilerinden emin olabilirler. Sonuçta sevgiliye hiç bir zaman için güven olmaz. 

Yükselen başaklar:

Venüs başakların 5.evinde transit etmekte.
5.ev aşkın romantizmin çocukların evidir.
Sevgilisi olanlar romantizimlerini arttırabilir ve bebek yapabilir.
Sevgilisi olmayanlar aşkın meyveleri olan çocuklarla keyifli vakit geçirebilir.

Yükselen teraziler:

Venüs terazilerin 4.evinde transit etmektedir.
4.ev kalbin, ruhun, ailenin evidir.
Sevgilisi olanlar sevgililerini ailelerinle tanıştırıp, aile kurma hayalleri kurabilirler.
Sevgilisi olmayanlar aileleriyle vakit geçirebilir ve ruhlarıyla birazcık felsefe yapabilir. Sonuçta bir ilişki de mutlu olabilmenin sırrı tek başına da mutlu olabilmektedir. 

Yükselen akrepler:

Venüs akreplerin 3.evinde transit etmekte.
3.ev kardeşlerin komşuların, iletişimin evidir. 
Sevgilisi olanlar sevgilisiyle hoş sohbetler edip, keyifli vakit geçirebilir.
Sevgilisi olmayanlar kardeşleriyle vakit geçirebilir. Komşu gezintisine çıkabilir ve oralarda bir adet prens bulup, kalplerini kaptırabilir.

Yükselen yaylar:

Venüs yayların 2.evinde transit etmekte.
2.ev parayı, yemeği temsil eder.
Sevgilisi olanlar, sevgileriyle güzel bir yemeğe çıkabilir ve ona pahalı hediyeler alabilir.
Sevgilisi olmayanlar kendi paralarıyla kendine güzel bir hediye alabilir ve evlerine pizza siparişi verip tadını sonuna kadar çıkarabilir.

Yükselen oğlaklar:

Venüs oğlakların 1.evinde transit etmekte.
1.ev kişiliği temsil eder.
Bu kişiler en büyük sevgilinin kendileri olduğunu anlayabilirler. Sonuçta insana sadece kendisinden hayır vardır.
Sevgililer gününde şöyle güzelce bir kendilerine baksınlar. Güzellik maskeleri vs. 

Yükselen kovalar:

Venüs kovaların 12.evinde transit etmekte. 
12.ev spiritüelliğin, kapalı alanların evidir. 
Sevgilisi olanlar sevgilileriyle kutsal yerleri ziyaret edip huzurlu zaman geçirebilir. 
Sevgilisi olmayanlar türbe ziyaretlerinde bulunup sevgili için adak sunabilir.

Yükselen balıklar:

Venüs balıkların 11.evinde transit etmekte. 
11.ev arkadaşların, umutların, hayallerin evidir.
Sevgilisi olanlar sevgilileriyle hayallerini gerçekleştirebilir. 
Sevgilisi olmayanlar arkadaşlarıyla güzelce vakit geçirebilir. 



Burçlar ve hastalıklar

Her bir burç bedenin belirli bir bölgesini simgeler. 


Hayatımız boyunca ne tür hastalıklara daha yatkın olduğumuzu bu burçtan anlayabiliriz. 
Genellikle yükselen burcumuz ve altıncı eve yerleşmiş olan burç bize sağlığımız hakkında bilgi verir. 

Yükselen koç veya 6. evinde koç olanlar:

Koç burcu başı simgeler. Koç burcu insanları bu nedenle başlarıyla ilgili sorunlar yaşayabilirler, mesela baş ağrısı, migren ve ateşlenme gibi. 
Baş ve yüz bölgeleri hassas olduğu için o bölgeye dikkat etmeye ve onu korumaya özen göstermeliler. Karşıt burçları olan terazi burcunun temsil ettiği hastalıklarada yatkın olabilirler. 
Koçlar hastalanmayı sevmezler ve hastalandıklarında dinlenmeyi de bilmezler. Savaşçı ruhlarından ve güçlü kuvvetli bünyeleri sayesinde zaten nadir rahatsızlanırlar. Ama yinede kendilerine dikkat etmeleri gerekir. 

Yükselen boğa veya 6.evinde boğa olanlar:

Boğaları temsil eden ense ve boğazdır. Ayrıca kulaklar, bademcikler ve ses telleri de hassastır. Boğaz ağrıları, guatr, tiroid vs. gibi hastalıklara yakalanma oranları yüksektir. Bu nedenle en çok o bölgeleri dikkat etmeleri gerekir.
Karşıt burçları olan akrep burcunun hassas olan cinsel organlarla ilgili hastalıklara yakalanabilirler. 
Boğa burçları diğer tüm burçlar gibi hastalanmayı sevmez ama boğazına olan düşkünlüğü onu sağlık konusunda zor durumlara düşürebilir. Kilo almaya yatkın bir burçtur. Bu nedenle kendisine sağlıklı bir beslenme yaşantısı yaratmalıdır. 
Ayrıca boğa burcu diğer burçlara nazaran acıya daha dayanıklıdır. Hastalandığında bu durumu daha çabuk atlatacaktır. 

Yükselen ikizler veya 6.evinde ikizler olanlar:

Ikizler burcu olanların hassas bölgeleri omuzları, kolları, akciğerleri ve sinir sistemleridir. Karşıt burçları olan yay burcunun da hastalıklarına yakalanabilirler.
Bu insanların omuz ve kol ağrıları olabilir. Ayrıca bronşit ve soğuk algınlığına sıkça yakalanabilirler. Sinir sistemini ilgilendiren her tür hastalıkla karşılaşabilirler. Stresten dolayı uykusuzluk çekebilirler. Hayatın sunduğu küçük şeylerde stres yerine huzur bulmayı denemek onları daha sağlıklı ve huzurlu yapacaktır. 
Zaten hareketli olan ve olmayı seven ikizler burcu dinlenmek için kendilerine sanatla ilgili bir hobi edinebilirler. Kitap okumak dahi onları dinlendirecektir. Böylelikle vücutlarını dinç ve hastalıklara karşı dirençli hale getirebilirler. 

Yükselen yengeçler veya 6.evinde yengeç olanlar:

Yengeç burcu insanlarının en hassas bölgeleri mideleri ve bağırsaklarıdır. Ayrıca yengeç burcu böbrekleri, pankreası ve göğüs bölgesinide yönetir. Karşıt burçları olan oğlakların hastalıklarına da yakalanabilirler. 
Yengeçler dert edinmeyi ve herşeyi dert etmeyi severler. Ve daha da kötüsü başlarına gelen herşeyi içlerine atarlar sonunda da mide hastalıklarıyla uğraşırlar. Midede hazımsızlık, ülser gibi rahatsızlıklara kapılabilirler. Kilo almaya yatkın olan vücutları yüzünden beslenmelerine dikkat etmeliler. Bağırsak tembelliği, gastrit gibi hastalıklara kolay yakalanabilirler. 
Boğalar acıya ne kadar dayanıklıysa, yengeç burçlarıda o kadar dayanıksızdır. Hastalandıklarında olayı abartma eğilimleri dahi olabilir. 

Yükselen aslanlar veya 6.evinde aslan olanlar:

Aslanların hassas bölgeleri kalpleri, omurgaları ve sırtlarıdır. Karşıt burçları olan kovaların hastalıklarından da etkilenebilirler. 
Bu burcun kalbine özen göstermesi ve ona uygun olan bir hayat tarzı benimsemesi gerekiyor, yoksa kalp yetmezliği, kalp krizi vs. gibi hastalıklar kapısını çalabilir. 
Aynı şekilde sırt veya omurga ağrılarından dolayı işkence çekebilirler. 
Genelde aslanlar formlarına düşkün oldukları için sporu hayatlarının önemli bir kısmı haline getirirler ve bu alışkanlık onları omurga ve sırt sorunlarına karşı sağlam yapar. Bunun yanında beslenmelerinede özen gösterdikten sonra aslında zaten sağlam olan bünyeleri sayesinde hastalıklardan uzak bir hayat yaşayabilirler. 

Yükselen başaklar veya 6.evinde başak olanlar:

Başaklarda yengeçler gibi hassas ve ayrıntıcı olan yapılarından dolayı mide ve bağırsaklarından çekebilirler. Sinir sistemleride hassas bölgeleridir.
 Karşıt burçları olan balıkların hassas bölgeleri ayakları olduğundan, başaklar ayaklarıyla ilgili problemler yaşayabilirler.
Başaklar hastalık hastası olmaya çok müsaittirler. Genelde yeme içmelerine zaten çok dikkat ederler. Ama bazende onları bu aşırıya kaçan sağlıklı olucam fikri hasta edebilir. O kadar ayrıntıya iner ve kendilerini o kadar çok kısıtlarlarki, en sonunda sinir sistemi bu strese dayanamaz ve hiç dikkat etmeyen insana nazaran çok daha hasta bir vücuda sahip olabilirler.
Bu hayattaki en güzel şey ölçüdür. Başakların bunu hayat felsefeleri haline getirmeleri gerekmektedir. 

Yükselen teraziler veya 6.evinde terazi olanlar:

Terazi burçlarının hassas bölgeleri böbrekleri ve bel bölgeleridir. Bel fıtıkları, bel ağrıları, sırtta kemik ağrıları, sinir uçları ağrıları sıkça görülebilir.
Karşıt burçları olan koçların hassas yüz ve kafa bölgelesindeki rahatsızlıklara terazilerde yakalanabilir. 
Güçlü ve sağlıklı görünüşlerine rağmen hassas bir yapıya sahiptirler bu nedenle bulaşıcı hastalıklara çok çabuk yakalanabilrler. 
Canları çok tatlı olan insanlardır. 
Sağlıklı bir beslenme ve düzenli spor aktiviteleriyle vücutlarını kuvvetlendirebilirler. 
Ayrıca hassas olan bünyelerıni ve bağışıklık sistemlerini kuvvetlendirmek için alternatif tıpla güçlendirebilirler. 

Yükselen akrepler veya 6.evinde akrep olanlar:

Akrep burcu, insanın cinsel organlarını ve midesini temsil eder.
Onların en hassas oldukları bölgeleridir. Ayrıca karşıt burçları olan boğaların hassas bölgeleri olan boğaz sorunlarıyla da karşılaşabilirler.
Akreplerin genelde sağlıklı ve zor hastalanan bir yapıları vardır.
Genelde spor yapan, formuna dikkat eden ve hastalandığında önlemlerini hemen alıp, çabuk iyileşen insanlardır.
 Ama akrepler uçlarda yaşamayı sevdikleri için ve hazlarına olan düşkünlüklerinden dolayı hastalıklara davetiye çıkarabilirler. Aşırı alkol tüketimi gibi alışkanlıklardan uzak durmaları gerekmektedir.

Yükselen yaylar veya 6.evinde yay olanlar:

Yay burcunun hassas bölgesi karaciğeri ve dişleridir. Karaciğer sorunları, romatizma, siyatik ve gut gibi hastalıklara eğilimleri vardır. Diş eti sorunlarıyla karşılaşabilirler. Ve kemik erimesine yatkınlıklarıda söz konusudur.
Karşıt burçları olan ikizlerin sinirsel kökenli sorunlarıyla da karşılaşabilir.
Yay burcu diğer tüm burçlar gibi düzenli egzersiz yapmalı ve sağlıklı bir yaşam tarzını benimsemelidir.
Yaylar açık havada vakit geçirmeyi sevdiklerinden açık havada yürüyüş benzeri aktiviteler yapabilirler.

Yükselen oğlaklar veya 6.evinde oğlak olanlar:

Oğlak burcu iskelet sistemini, kemikleri, dişleri, eklemleri, diz kapaklarını temsil eder.
Bu burç çeşitli ortopedik sorunlarla karşılaşabilir.
Karşıt burçları olan yengeç burcunun sindirim ve mide hastalıklarından da etkilenebilirler.
Oğlakların genelde kuvvetli bir yapıları vardır ve hastalıklara karşı dirençlidirler.
Başka burçlara nazaran, ağrılarla iyi baş edebilen insanlardır.
Onlardan diğer tüm burçlar gibi sağlıklı beslenmeye ve düzenli egzersiz yapmaya özen göstermelidir.

Yükselen kovalar veya 6.evinde kova olanlar:

Kova burcunun hassas bölgeleri dolaşım sistemleri ve adeleleridir.
Kramplar, bilek ve baldır ağrıları, bacak damarlarında varis veya zehirlenme, yüksek ateş gibi hastalıklara yakalanma oranları yüksektir.
Karşıt burçları olan aslanların omurga ve kalp sorunlarından da etkilenebilirler.
Bilge olan kovalar kendilerine genelde iyii bakarlar. Alternatif iyileştirici yöntemleri araştırıp kullanmayı severler.
Diğer burçlar gibi düzenli bir yaşam tarzı onları hastalıklardan koruyacaktır.

Yükselen balıklar veya 6.evinde balık olanlar:

Balık burcu, insanın vücudunda ayakları yönetir. Balıkların bir diğer hassas oldukları yerleri sinir sistemleridir.
Balıkların psikomatik rahatsızlıklara da eğilimleri vardır. Ayrıca bağışıklıkları çok kuvvetli olmadığından, mikrobik hastalıklara diğer burçlara nazaran daha çabuk yakalanabilirler. Lenf sistemleriyle ilgili sorunlar yaşayabilirler.
Başak burcundan aldıkları zıt etkiyle mide ve bağırsak rahatsızlıkları da çekebilirler.
Balık burçları çok evhamlı bir yapıya sahiptirler. Ama sağlıklarına biraz dikkat ederek, hastalıklardan kendilerini koruyabilirler.


Aura nasıl kirlenir nasıl temizlenir?


Her birimiz, etrafımızda bedenimizi çevreleyen bir auraya sahibiz. 
Ve başka insanlarla yakın temasa geçtiğimizde, aura enerjilerimiz birbirinden etkilenirler. 
Bu sevdiğimiz insanla mahrem bir ilişki yaşarken de olabileceği gibi, kalabalık ortamlarda, tanımadığımız insanlarla dahi gerçekleşebilir. Ve bu aslında korkunç bir durumdur.

 Başka bir insanın aurasından etkilenmek demek, onu artık enerji olarak yanımızda taşımak demektir. Ve bu bizi ruhsal enkaz altında bırakır, farkında bile olmayız. 
Karşısındakini tanımadan, (mesela fahişelerle) nasıl bir enerjiye sahip olduklarını bilmediğimiz insanlarla birliktelik yaşayanların ne korkunç enerjilerle yaşadıklarını tahmin edin. Bu her türlü ruhsal hastalığı davet ettiği gibi,  fiziksel rahatsızlıklara dahi sebep olabilir. 
Olumsuz enerjilere sahip olan insan, bizimde hayatımıza olumsuzluğu getirecektir. 

Yapmamız gereken bedenimizi temiz tuttuğumuz gibi auramızı da temiz tutmaktır. 
Hiç birimiz yıkanmadan duramayız değil mi? Kokumuz çekilmez hale gelir ve bakteriler çoğalmaya başlar ve kimse yanımıza yaklaşmak istemez. İşte bu durum kirlenmiş olan auramız için de geçerlidir. Benzer benzeri çeker. Bu evrenin bir yasasıdır. Kötü enerjilere sahip olan insanın hayatına kötü insanlar gelir. 

İlk olarak birlikte olduğumuz kişileri özenle seçmeliyiz ve kötü enerjilerin var olduğu yerlerden uzaklaşmalıyız.  
Ama yinede auramızı aralıklarla kendimiz temizlemeliyiz. 
Peki ama nasıl? 

1. Tuz banyosu

Bunu sık duyar hale geldik. Çünkü tuz bedenimizdeki tüm negatif enerjileri temizleme özelliğini sahip. Ve bunun için piyasada var olan himalaya tuz kalıplarından almamız yeterli. Bunların sabuna benzer şekilleri de mevcut. Haftada bir iki kere duştan çıkmadan önce bedenimizi sabunluyormuşuz gibi tuzla hafif ovalamamız bize iyi gelecektir. 
Yazın deniz suyunda yüzmek de faydalı olacaktır. 

2. Güneş banyosu

Güneşin tıpkı su gibi olumsuzluklardan arındırma gücü vardır. Onun altına yatmak ve verdiği enerjiyle ısınmak çok güzel bir histir, bunu hepimiz biliriz ve bu yüzden bu enerji kaynağını kullanmaktan çekinmemeliyiz. 

3. Namaz veya Meditasyon

Kısa bir süreliğine de olsa bu maddi dünyadan kopup gerçek ruhsal benliğimizle, ait olduğumuz kaynağa bağlanmak inanılmaz huzur vericidir ve aynı zamanda kötülüklerden arınmanın en güzel yoludur. 
Namaz veya meditasyonla aura temizliği yukarıda bahsettiklerime nazaran çok daha etkili bir yöntemdir. Yani sadece yukarıda bahsettiklerimi yapmak bizi tam korumayacaktır. 

4. Reiki

Auramızı temizleyip şifalanma konusunda bize yardımcı olan reiki eğitimi almış insanlara da başvurabiliriz. 
Bazen bizim olmayan enerjilere bağımlı da olabiliriz. (Başkasından aldığımız ve aslında bize ait olmayan öfke korku kıskançlık gibi) Bu konuda da belirli ruhsal eğitimler almış kişilere başvurmak bu tür olumsuzluklardan kurtulmamıza sebep olacaktır. 

5. Yapabileceğimiz diğer şeyler

Rüzgarı hissetmek.
Kollarımızı kuşlar gibi açıp rüzgarın kuvvetini hissetmek ve derin derin nefes almakta faydalı bir yöntemdir. 
Ayrıca toprak ve bahçe işleriyle uğraşmakta işe yarar. Toprak Ananın inanılmaz bir şifa gücü vardır. Topraklanma olayı olumsuzlukları yok eder. 
Veya hayal gücü gerektiren herhangi bir şeyi yapmanın da faydaları vardır. Kendinize sizi mutlu edecek ve hayal gücünüzü arttıracak bir hobi bulun. 

Tüm bu anlattıklarımın hiçbiri yapılması zor olan şeyler değildir.
 Oysa olumsuz enerjilerle bir ömür geçirmek cehennemi ölmeden yaşamak demektir. 


Kurtlar, insanların kadim dostları


Hepimiz kurt adam hikayeleriyle büyüdük. Dolunay geceleri onun sembolü oldu. 
Ve ondan ürktük, korktuk. Oysa kurtlar daima insanların yanlarındaydı, hatta sadık dostlarıydı. 

Kurtların biz Türkler için ise çok daha büyük bir önemi var. Çünkü destanlarımız Türklerin kurtlardan türediğini anlatırlar. Bir çok hikaye anlatılır, kurtların çocukları beslediklerine, sahip çıktıklarına hatta büyüttüklerine dair. 
Bize vahşi ve tehlikeli oldukları söylenen kurtların bu hikayeleri ilgimi çekse de pek inanılır gelmezdi. Ama merak ettiğim için araştırdığım bir konuydu ve hayatının 3 yılını Rocky dağlarında vahşi kurtlarla geçiren Shaun Ellis'in hayat hikayesine denk geldim. 
Shaun Ellis gerçek bir Kurt adam. Rocky dağlarında sadece 1.5 sene boyunca kurtların izini sürmeye çalışmış. Tam pes ederken nihayet onlarla karşılaşmış ve kendisini uzun bir süreçten ve zorlu sadakat sınavlarından geçtikten sonra sürüye kabul ettirebilmiş. Bu hayatındaki 3 yıl boyunca kurtlar gibi yaşamış, onların onu beslemesine izin vermiş. Bedeni sadece proteinle beslenmeyi daha fazla kaldıramicağını anlayınca onlardan ayrılmak zorunda kalmış. Ve bu ayrılık ona sanki gerçek ailesinden kopuyormuş gibi acı vermiş, hüngür hüngür ağlamış. Geri döndüğünde verdiği 30 kilo ve vahşi doğada hayatta kalmanın getirdiklerinden kimse onu tanıyamamış. Hayatının geri kalanını ise kendini kurtların ve onların daha iyi anlaşılmasına adamış. 

Kurtlar çok asil hayvanlardır ve sürülerinde belirli bir hiyerarşi vardır. Alfa hayvanı liderleridir ve sürüyü o yönlendirir. Onun en büyük görevi neslinin devamını sağlamaktır. Beta hayvanı sürüyü ve alfa hayvanını koruma görevini üstlenir. Bir tehlike anında ilk ortaya atılan hatta canını bile korkmadan tehlikeye atan hayvandır. Buna benzer her bir kurdun üstlendiği görevler vardır. Ve herbiri birbirine karşı saygıda kusur etmezler. Çünkü vahşi doğada var olabilmelerinin birbirlerine bağlı olduğunu çok iyi bilirler. 
Kızılderililer, insanların sadakati ve bağlılığı, aile olmanın önemini kurtlardan öğrendiklerini söylerler. 
Peki nasıl oldu da bu kadim dostluk unutulabildi? 
Kurtlar eskiden insanlara saldırmazlarmış. Çünkü insanlarıda kendilerinden görürlermiş. Ama insanoğlu yerleşik düzene geçtikten ve karbonhidrat ağırlıklı beslenmeye başladıktan sonra işler değişmiş. Insan nasıl beslenirse etrafına öyle koku yayar. Biz bunu anlamasakta kurtlar çok iyi anlar.
 Ve artık et yemeği tamamen bırakan insanlar, kurtlar tarafından av olarak algılanmakta. Hatta insanlara iyice alıştıkları için yerleşik yerlere inmekteler. Ve böylelikle bizim için tehlike oluşturmaktalar. Ve tüm bunların suçluları olan insanlar, doğadan kopmanın ve ona zarar vermenin bedelini ağır ödemek durumundalar. 

Bizler evleri doğa olan hayvanları evcilleştirdik ve doğalarıni mahvettik. Hayvan sevgisi altında onlara işkence çektirdiğimizin farkında bile değiliz. 
Alfa cinsine ait olan bir köpeği alıp, yanlış eğitmeye çalışırsak, zamanla o bizim liderimiz olur. Savaşmak için yaratılmış bir köpeği küçücükün eve hapsedersek, o gelir çocuğumuzu dahi ısırabilir. 

Artık doğaya, atalarımızın yaşadığı hayata dönmenin vakti geldi. Yoksa doğa intikamını çok kötü alacak. Bu günümüz penceresinden bakıldığında imkansız gibi görünsede, aslında değil. 

Shaun Ellis çiftliklere saldıran kurtlara karşı teknolojinin sunduğu imkanları kullanarak, onları yerleşim alanlarından uzak tutuyor. Yaptığı tek şey ise, kurt sürüsü ulumalarının ses kaydını çiftliğin etrafında hoparlörler aracılığıyla çalması. Bunu gerçek zanneden kurtlar o bölgede başka bir sürünün yaşadığını düşündükleri için, kendi hayatlarını tehlkkeye atmamak için, saygı gösterip geri çekiliyorlar. 

Bu hayattaki her sorunun bir çözümü vardır. Yeterki cehaletimizle savaşacak kadar yiğit olalım. 
Ve biz doğayız! Bunu asla unutmayalım. 

Not: Shaun Ellis ve kurtlarla yaşam hakkında bir çok belgesel bulunmaktadır. Ayrıca hayat hikayesini merak eden the man who lives with wolves kitabını okuyabilir. 

Astrolojide evler


Gezegenler oyunculardır. Burçlar senaryolar, evler ise hayatımızın mekanlarıdır.



1. Ev

Birinci ev hayatımızdır, bedenimizdir, kişiliğimizdir. Dışarıya nasıl göründüğümüz, hayata hangi pencereden baktığımızdır. Toplumdaki maskemizdir. 
Yaşamımız, ruhumuz, vücudumuz, bize verilmiş olan yeteneklerimizdir. Yaratıcılığımız, aklımız, konuşma ve düşünme kabiliyetimiz.
Sağlık ve canlılığımız, yaşam kalitemiz ve mutluluğumuz. Duygusal hayatımız, motivasyonlarımız, istek ve arzularımızdır.
1. ev koç burcu tarafından temsil edilir.

2. Ev

Doğdumuzda bizi kuşatan çevredir. Büyüdüğümüz ailemizdir. Bizi kuşatan ekonomik koşullarımızdır. Gelirler, yatırımlar, birikimler, harcamalar, tüm taşınabilir mallar, parayla ilgili hayat tecrübelerimiz. Rızkımız, kâr ya da kazancımız, verdiğimiz borçlar.
2. evimiz temel olan, hayatta var olabilmek için gerekli olan ihtiyaçlarımızdır.
2. ev boğa burcu tarafından temsil edilir. Boğa burcu boğaz bölgesini tanımladığı için, 2. evimiz sesimiz konusunda da bize fikir verir. Bir çok güzel sesli sanatçının ikinci evinde venüs vardır.

3. Ev

Yakın çevremizle alakalı olan evdir. Kardeşlerimizi, kuzenlerimizi, tüm yakın akrabalarımızı ve komşularımızı temsil eder. Ayrıca kısa, yurtiçi seyehatleri, eğitimimizi, fikirlerimizi, ifade etme yeteneğimizi, okuma ve yazma kabiliyetimizi, genel olarak iletişimi ve bilgiyi temsil eder. Raporlar, mektuplar, yazışmalar, dedikodular işlerine bu ev bakar.
3. ev ikizler burcu tarafından temsil edilir ve Merkür gezegeniyle ilişkilendirilir.

4. Ev

Kalbimizin, ruhumuzun yani huzurumuzun evidir. Aynı zamanda yuvamızın, evimizin evidir. İkametgah, ev hayatı, yer değişiklikleri, atalarımız ve annemizi temsil eder. Vatanımızı, köklerimizi simgeler. Hayatımızın sonu, ölümü ve mezarlıkları anlatır. Toprak ve ziraatla ilgili olanları temsil eder. 2. ev ailenin maddi durumunu gösterirken, 4.ev ailenin manevi gücünü göstermektedir. Ayrıca yaşamımızın son dönemini anlatır. 
4.ev yengeç burcuna aittir ve Ay tarafından yönetilir. 

5. Ev

5.ev çocuklarımızın evidir. Hamileliğin evidir. Ayrıca aşk ve romantizmin evidir. Eğlenceli olan herşeyi; oyunları, hobileri, koleksiyonları, aktiviteleri simgeler. Artistik sanatlarla ilgilidir. Bedensel zevklerin ve ziyafetlerin evidir. Risk ve spekulatif kazançları anlatır.
5. evi aslan burcu simgeler.


6. Ev 

6. ev günlük rutin işlerimizin ve sağlımızın evidir. Harita sahibinin emrinde çalışanları, hizmetkarlarını gösterir. İşçiler, kiracılar, stres, zayıflıklar ve hastalıklar 6. evden bakılır. Ayrıca evcil hayvanlarla ilgilidir. Sorumluluklarımızın, görevlerimizin evidir. Amcalarımızı ve halalarımızı gösterir.
6. evi başak burcu simgeler.

7. Ev

7. ev ortaklıklar evidir. Anlaşmaları, sözleşmeleri temsil eder. Evliliğimizin niteliğini ve sayısını gösterir. Eşin niteliklerini gösterir. Açık düşmanlıklar, vekalet verdiğimiz kişiler ve hayatımıza çektiğimiz insanları simgeler.
7. evi terazi burcu tarafından yönetilir.

8. Ev 

8. ev ölümün ve ani gelişen olayların evidir. Ameliyatları, kazaları, yaralanmaları gösterir. Ayrıca gizemi simgeler. Kadim, okült, mistik olan gizli bilgileri içerir. İçgüdülerimizin ve sezgilerimizin evidir.
 Başka insanların paraları, eşin maddi varlıkları, bize kalan miraslara da bu ev bakar. Ayrıca korkuları, zorlukları, vergileri, borçları temsil eder.
8. ev akrep burcu ve böylelikle Plüton'un etkisinde olduğu için, seks ve cinselliği de simgeler.

9. Ev 

9. ev inançlarımızı, yüksek eğitimi, Guru'larımızı, dervişlerimizi, uzak seyahatlerimizi temsil eder. Ruhsal konular, astroloji, rüyalar, hayaller, kitaplar, öğrenim ve öğretimin evidir. Ayrıca 3. evin karşısında bulunduğundan uzak akrabalarımızın evidir. Felsefe, din, bilgelik, gerçeği arayış, yabancı diller, uzak ülkeleri temsil eder. Hayatı nasıl sorguladığımızı, anlamlandırdığımızı anlatır. Her türlü kanunun, yasanın evidir. Ayrıca ikinci eşimizi temsil eder.
9. ev yay burcunun evidir ve Jüpiter tarafından yönetilir.

10. Ev

Meslek ve uğraşılarımızı, amaçlarımızı, gelecek hedeflerimizi gösterir. Kader ve yazgı, alın yazısını gösterir. 
Devlet, patronlar, yöneticiler, üstümüzde bulunan, bizi yöneten kişileri temsil eder. 
Kişinin asaleti ve unvanı, sosyal statüsü, mevkii ve itibarı, şöhreti ve kariyeririni gösterir. 
10. ev oğlak burcu tarafından temsil edilir. 

11. Ev

Dostlar, Arkadaşlıklar,  gruplar, kişinin sosyal çevresi, umutları ve isteklerini temsil eder.
 10. ev kazandığımız gelirleri, paraları gösteren evdir. 11. ev ise, parayı ne şekilde, nasıl kazandığımızı gösterir. 
Bilimsel icat ve keşifleri, bize şans getirecek, yardımcı olacak kişileri ve politakayı temsil eder.
11. ev kova burcu tarafından yönetilmektedir. 

12. Ev

Bilinçaltımızın, gizli benliğimizin, sırlarımızın, rüyalarımızın evidir. Kapalı kapılar ardında yaşanılanı, mahrem olanı, cinsel fantazileri temsil eder. 
Gizli düşmanlıklar, kıskançlıklar, iftiralar, kapalı alanlar, hastaneler, hapishaneleri temsil eder. Tehlikeler, kayıplar, zorluklar, sıkıntıları anlatır. Inzivaya çekilmişlik veya toplumdan soyutlanmışlığı, sürgünü temsil eder. 
Çok uzak diyarları, ülkeleri gösterir.
 Şifalanma, medyumluk ve ruhsal konuları, psikolojiyi ve kolektif bilinci temsil eder. 
12. evi balık burcu ve onun yöneticisi Neptün yönetir. 


Beni de okumak ister misin?


Hamile kalmak için en doğru zaman ne zaman?


Hamile kalmakta biraz daha zorlananlar için kadim bilgeliğin hazinesinden yeni bir bilgi paylaşmak istiyorum. 


Hepimiz biliriz doğurgan dönemimiz adet olduktan yaklaşık iki hafta sonra başlar. Bu dönemde yumurtlarız. 
Ama bir çok kadın bu günlerin haricinde de hamile kalabilmektedir. Hatta bu oran yüzde 70-80 arasıdır.  Bu bilimi şaşırtsada kadim bilgeliğin çok mantıklı bir açıklaması vardır. 

Kadının doğurganlığı doğduğu günkü ayın haliyle bağlantılıdır. Yani yeniay zamanımı dünyaya gözlerimizi açmışız? Dolunaymı? Azalan mı? Artan zamandamı doğmuşuz? 
Ilk yapmamız gereken bunu öğrenmek. Bunu öğrenebilmek için herhangi bir ay takviminden yahut telefonumuzdaki ay takvimi ugulamalarından yararlanabiliriz. 
Ya da buraya tıklayın

Diyelim Ayın halini buldunuz ve bu önünüzdeki zamanda hamile kalmak istiyorsunuz. O halde doğduğumuz günkü Ayın halini Ay takvimine bakarak bu önümüzdeki ayın hangi gününe denk geldiğini buluyoruz. Dikkat Ay bazen azalır, yani yeniay'a dönüşüyordur, bazen de çoğalır yani dolunay olma yolundadır. Buna dikkat etmeliyiz. Resimleri birbirine karıştırmayalım. 
 İşte o gün ve o günün arifesi hatta bazen bir gün sonrası, evrenin hamile kalmamız için bize sevgili ay aracılığyla destek sunduğu gündür. Hele bir de o gün biyolojik yumurtlama döneminize de denk geliyorsa, hamile kalma olasılığınız bir hayli yüksek demektir. Hatta neredeyse yüzde 99.9 bile diyebiliriz. 

Bunu hamileliğimiz gerçekleşene dek her aya uygulayabiliriz. Her seferinde doğduğumuz günkü ayı bu önümüzdeki ayda bulmalıyız. 

Hamile kalma konusunda bazı gezegenler yardımcı görevini üstlenirken, bazıları tüm yukarda anlattığım yöntemlerin uygulanmasına rağmen, hamileliği engelleyebilir. 
Jüpiterin transitlerine de göz atmak gerekebilir. Jüpiter 1. evdeyken ya da 5. evdeyken hamile kalma şansımız artmaktadır. 

Ay ve Güzellik

Güneş nasıl erkeği temsil ediyorsa, Ay'da kadını temsil eder. 
Ne yazık ki, bize tüm kadim bilgelik kocakarı saçmalığı olarak öğretilmiş. Ama aslında tüm eskilerden kalma bilgiler hayatımızın kolaylaşmasına ve de güzelleşmesine sebep olacak olan bilgilerdir. 
Kadim bilgelikte güzellikle ilgili bir çok ipucu bulabiliriz ve doğal yöntemlerle hayatımızda küçük güzellik mucizeleri yaratabiliriz. 

Peki ama nasıl?


Bir kadının en güzel aksesuarı

Saçları


Hep şikayet ederiz, benim saçlarım bir türlü uzamak bilmiyor, ne yapsam olmuyor diye. Oysa bunun çok basit bir çözümü var. 
Saçlarınızın daha çabuk uzamasını istiyorsanız yeni ay'dan bir iki gün veya bir hafta sonra kestirin.

Tamam saçlarımız istediğimiz gibi uzuyor ama çok azlar ve gür saçları olanlara özeniyoruz. O zaman ne yapmalı?
Eğer saçlarınızın gürleşmesini istiyorsanız, dolunay'dan bir kaç gün önce kestirin. Eğer buna dikkat ederseniz, küçük baby saçlarınızın çıkmaya başladığını zamanla farkediceksiniz. Saçlarınız çoğalacak ve gür bir görünüme kavuşacaktır.

Peki saçların bakımı için nelere dikkat edilmeli?
Saçlarınızı ay'ın su grubu (yengeç, akrep, balık) burçlarında olduğu zaman yıkarsanız, kestirirseniz ya da boyatırsanız memnun kalmicağınız sonuçlarla karşılaşabilirsiniz. Çünkü su sabit değildir. Bu nedenle mesela saçınızı boyatırken, ay'ın sabit burçlarda (boğa, aslan, kova) olmasına özen gösterin. Bu boyanın saçınınızda daha uzun kalmasına sebep olacaktır.
Eğer saçınızı ay'ın terazi veya başak burcundayken keserseniz, saçınız uzarken hafif, doğal dalgalı bir hal alır.

Özetlicek olursam saçınızın güzel, parlak ve gür olmasını istiyorsanız, ay'ın büyüyen zamanını bekleyin. (yani yeniay dolunay arasını) Ve ay'ın aslan burcunda seyir etmesine özen gösterin. Böyle bir günde saçınızda yaptığınız değişiklikler diğer günlere göre çok daha olumlu sonuçlar verecek ve sizi mutlu edecektir.

Not: ay'ın hangi burçta olduğunu internetteki ay takvimlerinden öğrenebilir veya telefonunuza ay takvimi uygulamalarından birini indirebilirsiniz.

Kadının 7 Alt Kimliği


Kadınlar karmaşık, anlaşılması zor varlıklardır. 
Bu nedenledir ki, erkekler onları anlamakta zorluk çekerler. 
Erkek dediğin düzdür, kendi içiyle barışıktır, çünkü tektir.
Oysa kadın içinde bir çok kadını gizler.
Her kadının alt kimlikleri vardır, erkeğe karmaşık ve anlaşılması zor gelen.
Bir ilişkinin sağlıklı bir şekilde yürüyebilmesi için bu alt kimliklerin sağlıklı şekilde beslenmesi gerekir.
Onları kadınıyla birlikte keşfedip, her biriyle baş etmesini ve beslemesini erkeğin öğrenmesi şarttır. O zaman ilişki büyür ve inanılmaz kapılar açar.
Peki kimler vardır tek bir kadının bedeninde? 

1. Alt Kimlik

Bakire

Her kadın bir bakiredir her ilişkinin başında. Bir kadın için kolay değildir bedenini açmak, güvenmek, teslim olmak karşısındakine.
 Bu nedenle başta temkinli davranır, kendini saklar, utangaç haller takınır, tıpkı bir bakire gibi. 
Bu her ilişkinin başlangıç aşamasıdır. 
Erkeğin ise güven duygusunu karşı tarafa aktarabilme yeteneğidir. Karşısındaki varlığın masum, ürkek, güven duygusuna aç olduğunu farkedip, onun bu ihtiyaçlarını karşılayabilecek şekilde davranması gerektiği bir süreçtir. 
Bu aşama sağlıkli bir şekilde atlatılır ve güven duygusunun temeli atılırsa, erkeğin kadının ikinci alt kimliğiyle tanışma zamanı geldi demektir. 

2. Alt Kimlik

Orospu

Her bakire, içinde erkeğini baştan çıkartmasını çok iyi bilen bir orospu barındırır. Erkeklerin en hasta olduğu alt kimliktir. Bu orospu onları baştan çıkarır, bedenine dahi ihtiyaç duymaz, erkeğinle gözleri vasıtasıyla bile sevişebilir. 
Bu kimliğini çok iyi kullanmasını bilen kadın, erkeğini istediği gibi parmağında oynatır. 
Bu orospunun oltasına takılmayan balık nadir çıkar. Her bir erkek kadının içindeki orospu için her şeyi yapmaya hazırdır, yeterki ona sahip olabilsin. Bunu çok iyi bilen orospu, üçüncü alt kimliğiyle erkeğini tanıştırmaya hazırlanır. 

3. Alt Kimlik

Lolita

Küçük, şımarık, istekleri bitmek bilmeyen lolita. Yat da isteyebilir kat da. Çikolatadan tut pırlantaya. Tüm isteklerini sıralar. Şayet erkeği orospuya kavuşmak istiyorsa onun tüm hayallerini gerçekleştirmelidir. 
Nazlı, cilveli halleriyle zaten istediğini yaptırır, istediğine kavuşur en sonunda. 
Kimi lolitalar aşırı lükse düşkünken, aralarında daha hesaplı ve makul olanları da vardır. Bu tamamen erkeğin şansına kalmıştır ve de de seçimine. 
Ama erkekler avcıdır. Yani avlarını elde edene kadar uğraşmaktan zevk alır. 
Lakin ciddi bir ilişkinin peşinde olmayan bir erkek, bu alt kimlikte pes eder ve kendi ülkesine geri çekilir. Niyeti ciddi olansa, gerçekten aşık olmuş bu kadına demektir. Işte sağlam ilişkiye geçişin bu aşamasında  erkek kadının dördüncü alt kimliğiyle tanışır. 

4. Alt Kimlik

Cadı

Her erkeğin en çok korktuğu ve nasıl baş etmesi gerektiği konusunda hiç bir fikri olmayan, kadının en acımasız ve güçlü alt kimliğidir. Bir kere uyandımı cadı, kadın kendi içindeki karanlık gücün farkına varır ve kendi bile dehşete düşebilir. Erkeğin yapabileceği en akıllı şey, bu cadıyı uykusundan uyandırmamaktır. Ama bu hiçte kolay değildir. Bir telefona bakılmaması, bir yan masaya gözün kayması cadıyı uykusundan uyandırabilir. 
Kadının içindeki cadı alt kimliği, ilişkiyi kontrol etmek isteyen, karşı tarafla güç oyunları oynayan, erkeğini manipule etmeye çalışan biridir. Bu cadı kıskançtır, erkeğini kimseyle paylaşmaz. Gerekirse acımasızca intikam alabilir, büyüye bile başvurabilir. 
Her ilişki bu aşamada çatırdayabilir ve bu yıkıcı güce dayanamayıp yok olabilir. Erkeğin bu imtihanı da sağlıklı bir şekilde atlatabilmesi için, eline, beline ve diline hakim olmayı bilmesi gerekir. Sevdiyse bağlanması ve sevdiğinin eteğinden ayrılmaması gerekir. Işte tam da bu sırada cadı sakinleşmiş ve beşinci alt kimliğiyle erkeğini tanıştırmaya hazırlanıyordur. 

5. Alt Kimlik

Özgür kadın

Bu kadın erkeği kadar özgür olmak ister. O da kariyerinde ilerlemek, maddi olarak güçlü kendi ayakları üstünde durabilen bir iş kadını olmak ister. Arkadaşlarıyla istediği yere gidebilmek, onlarla vakit geçirip, özgürlüğünü yaşamak ister. Erkeğini ne kadar sevse de, o ona bağımlı değil, sadece sevgiyle bağlıdır. 
Bu aşamadaki ilişki sağlıklı ve uzun soluklu bir birliktelik olma yolunda ilerliyordur. Bu nedenle erkek kendi gücüyle kadınına destek olup, onun yolunu açması gerekir. Onun bağımsızlığını ve özgür olma isteğini anlayışla karşılayıp, onun da kendisini geliştirme konusunda gereken her şeyi yapmaya hazır olduğunu göstermelidir. Bunu başaran partnerler artık daha üst bir seviyeye doğru birlikte yola çıkmaya başlarlar. Bu yol, ruh eşiyle birlikte yürünen ve sadece bedensel birlikteliği değil, daha üst olan ruhsal birleşmeyi de gerçekleştirir. Bu aşamadan sonra ilişki üst düzeye taşınır. 

6. Alt Kimlik

Anne

Anneler kutsaldır. Onlar sonsuz verir. Beklentisiz sever ve sevdiği için herşeyi yapmaya her daim hazırdırlar. Şefkatli ve merhametlidirler. Korur, kollar, şifalandırırlar. 
Bu aşamaya gelmiş olan bir ilişki imtihanlardan geçmiş, belki yıpranmış ve yara almış olabilir. Ama kadının şifalandırıcı ve doyurucu gücü tüm yaraları sarmaya yeter. Erkek ve kadın arasındaki kurulmuş olan bu bağ artık daha yüksek, ruhsal mertebeye çıkmaya hazırlanıyor demektir. 
Ve son alt kimlik kendini gösterir. 

7. Alt Kimlik

Bilge

Bir çok kadın bu alt kimlikten habersizdir. İlişkisini bu boyuta kadar taşıyamadığı için, içindeki bilgeyle asla karşılaşmayabilir. 
Bu aşamada artık bir ruh eşi kavramından bahsedilebilir. Kadın da, erkek de birbirlerinde bambaşka hazlar keşfedebilir. İlişki artık farklı ruhsal bir boyutta yaşanmaya başlanmıştır. Partnerler birbirlerinden ayrı dahi olsa, birbirlerini hissetmeye devam ederler. Artık ruhları dahi birleşmiştir. Hala farklı bedenlerde dahi olsalar, farklı bir boyutta nihayet birlerdir. 
Bilge olan kadın çekim yasasını istediği gibi kullanabilir. Erkeğinin hayatına bolluğu ve bereketi çekebilir. Böyle bir ilişkide bir tamamlanmışlık ve huzur söz konusudur.
Her çift bu seviyeye ulaşamaz. Bu mertebeye gelebilene dek her iki taraf da çaba sarfetmeli ve basamakları aynı anda birlikte çıkmayı başarmış olmalıdır. 

Tavsiye edilen yazı:
İçindeki gerçek dişiliği keşfetmek
ve
Erkeğin ve dişinin mükemmel dansı

Alt kimlikler ve dişilik üzerine daha fazla bilgi edinmek istiyorsanız Kutsal Dişi e-kitabına göz atabilirsiniz.