Reiki inisiyasyonum

Haziran 03, 2018


Şu an elimde hem 3 tane reiki sertifikam, bir de crystal reiki diplomam var. 
Kağıt parçalarına çok fazla değer vermeyenlerdenim. Çünkü bazen bir şeyi elde etmek için bütün gücünüzü harcarsınız ve bunun karşılığını alamazsınız. Bazen ise hiçbir çaba sarf etmeden elinize bir diploma verilir, hamdın piştin hadi yoluna denir. Oysa kişi hala aynı kişidir ve pek fazla bir yol katedememiştir. O halde bir diploma tam olarak neyin göstergesidir?

Çevremde diplomalarıyla el sallayan bu tür insanları çok fazla görmeye başladım. Her yerden ve en çok da sosyal medyadan bir bombardımana uğruyoruz. Gelin reiki eğitimi alın, sonsuza dek değişin vs. Sürekli herkes kendinin reklamını yapma peşinde. Bir çoğunun niyeti de eminim kötü değildir bunu yaparken. Sonuçta herkes sadece ekmek parasının peşinde. Ama bazen insanların umutlarıyla oynadığımızın farkında olmamız gerek ve herşeyin herkes için uygun olmadığının da. 

Ruhsal Uyanış konusunda bir iki sene önce bir yazı paylaşmış ve kendi yaşadıklarımdan bahsetmiştim. Aslında yayınlayana kadar kendimle savaş verdim. Çünkü bazı şeyler yanlış anlaşılabilirdi ama tam tersine bana özelden yazıp hikayelerini anlatıp yardım isteyenler çok oldu. 
Bu yazıda paylaştığım en önemli şey, herşeyi akışına bırakmanın ve zorlamamanın ne kadar önemli olduğuydu. 
Ben bu yolu tercih ettim, karanlık içime yöneldim ve yolun sonundaki ışığı görmem uzun sürmedi. Kabuğa çekilmek bana şifa verdi ve dıştan profesyonel bir yardım almadan, depresyon hapına bağımlı olmadan atlattım. Şimdi yoluma yepyeni bir ben ile devam ediyorum, sanki karanlıkları hiç deneyimlememiş gibi. 

Bu karanlık dönemlerden geçerken herkesin yolu ruhsal konularla kesişir. Sanki Allah bir yol açıp, gel seni bekliyordum, elimi tut, kavuşalım dermişcesine. 
Bu yola girerken Allah ile birlikte şeytanla da yolumuz kesişir çünkü o verdiği sözün tam arkasında durarak, bizi yoldan döndürmek için elinden geleni yapar. 
Onun en sevdiği günah kibir olduğu için, kulağımıza sen özelsin, bak kimsenin yaşamadığı şeyleri yaşıyorsun, sen seçilmişlerdensin gibi saçmalıklarla doldurur. Bunun sonucunda bizi öyle bir yola sokar ki, boyumuzdan çok büyük işlere kalkışırız. İşte reiki buna çok güzel alet edilebiliyor maalesef.

Bir keresinde Erhan Altunay televizyon programlarının birinde, bir yerim ağırdığında babanneme giderdim, elini koyar dua eder, geçirirdi şimdi bunun adı reiki oldu, demişti. 

Allah yaratırken kendi ruhundan üflediği için içimize, herkeste ve her yerde onun bu ilahi enerjisi vardır. Bunu kullanabilmek için onu fark etmek ve inanmak gerekir. 
Bunu ilk fark edip dünyaya pazarlayan Usui adında bir japon olmuş. İslam'da zaten var olan konsepti japon kültürüne uyumlamış ve dünyaya tanıtmış. 
Reiki eğitimimi alırken, biz tüm bunları zaten esmalarla dualarla da yapıyoruz, ben niye elin japonunun el kol hareketlerini öğrenmek için çaba harcıyorum ki? diye kendimi sorgularken buldum. 

Tamam, peygamberimiz ilim Çin'de de olsa gidin onu bulun demiş. Bu uzak doğu kültürlerinde cevherlerin olduğunu gösteriyor. Ama asıl cevherin bizlerde olduğunu da unutmamız gerek. 
Reiki'yi tıpkı Erhan Altunay'ın da dediği gibi ananne ve babannelerimiz zaten biliyorlardı. Hepimize acıyan yerimizin öpülmesi öğretildi. Çünkü şifa veren sevginin kendisiydi. Çünkü yaratılışa sebep olan şey de Allah'ın sevgisinden başka bir şey değildi. Gizli bir hazine idi, sadece bilinmek istemişti. 

Bu nedenle bu gibi şeyleri abartıp, bir de bunun üstüne büyük paralara pazarlayıp, zaten herkes tarafından bilinen ve aslında herkesin uygulayabilecek olduğu bir şeyi öğrenmek için  kendinizi üzmeyin. Kaderinizde varsa, haritanız ellerinizin şifalı olacağına işaret ediyorsa, bu gibi yetenekler doğru zaman geldiğinde kendiliğinden ortaya çıkarlar. Gerçek hayatta bir şahısa dahi ihtiyacınız yok, Allah sizi rüyanızda dahi inisiye edebilir. 

Reiki & Tehlikeleri 

Öğrenci hazır olduğunda üstat yetişir denir. Benim reiki ile yolum da bu şekilde kesişti. Hiç aklımda yokken birden karşıma çıktı. Herşey yolunda gitti. 
Az önce yukarıdaki cümlelerimde hiçbir şeyi zorlamayın, bırakın ayağınıza gelsin dememdeki kastım tam da buydu. Tesadüf diye bir şey yoktur ama yinede tesadüfen çıkmalı herşey karşınıza. Bunu şamanlar ayahuasca için de söylerler. Çünkü bizi kader planımıza ve ruhsal mertebemize göre yönlendiren çok büyük bir güç var. O ne zaman hazırlarsa bizi, sadece o zaman hazır oluruz bazı şeylere. 
Buna hazır olmadan bir de bunun üstüne işin eğlisi olmayan kişilerden bu gibi enerjisel etkilere maruz kalırsanız, bütün hayatınız bir anda elinizden kayabilir. Bu konuda da bana özelden yazıp, ne yapmalıyım şimdi gibi sorular soranlar oldu. 

İlk önce arınmalısınız. 
Hem bedensel hem zihinsel hem de ruhsal. 
Bu bedensel, zihinsel ve ruhsal arınma seneler süren, hatta ömrün son nefesine dek devam eden bir şey. Bu gerçeği aramızda unutanlar oluyor. Bir varış yok, sonsuz mutluluk yok, aslında hep bir savaş var bu dünyada. Sonuçta cenneti kazanmak kolay değil. 

Eğer bu yolculukta yol almayı seçmediyseniz, yani karanlığın varlığından bilinçsiz iseniz, hala nefsin üzerinizde hakimiyet kurmasına izin veriyorsanız, zaaflarınız aracılığıyla seçim yapıyorsanız, reiki'nin sizde açabileceği kanal, karanlıkları deneyimlemenize sebep olabilir. 
Reiki ile ilgili Renan Seçkin ve R. A. Zankova gibi yazarların kitaplarında korkutucu şeyler okudum. Doğru kişiyi bu konularda bulmak o kadar zor ki, kimseye güvenemezsiniz. Bu yüzden bazen uzak durmak, yakın olmaktan daha güvenlidir. Bu hataları yapmış olanların var olduğunu bildiğim için bu yazıyı yazıyorum. Amacım reiki'yi suçlamak değil çünkü karanlığa sebep olan o değil, insanın kendisi. 
Tüm bunlar reiki'den bilerek uzak durmama sebep oldu senelerce. Ta ki yoluma çıkana dek. 

Neler yaşadım, neler hissediyorum? 

İlk reiki inisiyasyonum sabaha karşı olacaktı ve o sabahın akşamında yatağa yatarken ilginç bir deneyimim oldu. 
Yatağa yatarken korkunun yükseldiğini hissettim. Sanki odada tek başına değilmişim gibi. Sonra gözlerimi kapattığımda bu hissiyat kuvvetlendi ve daha çok paniklememe sebep oldu. Hiç mesafe kalmaksızın başka bir dişil varlık bana hissedebileceğim kadar yakın duruyordu. Tam o sırada karanlıkta yürüyen ve uzaklaşan uzun saçlı bir kız gördüm. Arkadan bana çok benziyordu, ertesi sabah inisiye edildikten sonra onun benim karanlık bir benliğim olduğunu anlayacaktım. Bu arada bu gördüklerim uyku ile uyanıklık arasında oluyor. Bir hayal şeklinde. Hepiniz bu tür şeyleri deneyimlemişsinizdir. Çünkü uykuya dalmadan önceki kısa anda, bilinçaltı devreye girer. Görülen şeyler çoğu zaman gerçek değildir ama yinede kişiye önemli mesajlar verirler.
Bana yakın duran varlığın tam o sırada rahatsız olduğumu anlayarak biraz geri çekildiğini hissettim. Sonra korkmamam gerektiğine ve onun yarınki inisiyasyon için burda olduğuna dair bir his oluştu içimde ve uyuya kaldım. O gece şimdiye kadar gördüğüm en güzel rüyalardan birini gördüm. Özel olduğu için paylaşmak istemiyorum. 
Ama o beliren varlığın, içimde hala yaşamaya devam eden karanlık benliğimden kopmamı sağladığını ve astral boyutta ruhumu sabah olacak olan inisiyasyona ve daha saf bir enerjiye hazırladığını düşünüyorum. Hatta beni inisiye edenin diplomamın üzerindeki isim değil, bu varlığın olduğuna eminim. 

Daha önce rüya günlüğü tutmakla ilgili bir yazı paylaşmış ve bazı rüyalarda görevlendirilmiş varlıklar tarafından inisiye edildiğimizden bahsetmiştim. 
Ruhsal tekamül sürecinde dünyada imtihan edildiğimiz gibi, astral boyutta da ediliriz ve bu gerçek hayattaki deneyimlerimizi de etkiler. Belirli astral kapılarda belirli üstatlar bulunur ve onların görevi sizi zaaflarınızla imtihan etmektir. Eğer bu imtihanları geçerseniz, astral kapı açılır ve yeni bir boyutu deneyimlersiniz, eğer zaaflarınız ağır basarsa, geçemezsiniz ve kapı kapanır. Bu gibi rüyalarınıza çok büyük önem verin çünkü genellikle onlardan sonra hayatınızda gerçek değişimler yaşamaya başlarsınız. Aslında gerçek olan astral boyuttur, bu dünya bir illüzyon ama biz bunu tam ters olarak algılıyoruz. 

Sabah uyandığımda sol elimde bir ısı değişimi vardı. Sanki elimde enerjisel bir yapıya sahip olan bir top tutuyormuşum gibi bir his. Parmak uçlarımda ise nabız atıyor gibiydi. Gün boyunca devam etti. Sağ elimde hiçbir şey olmamasına rağmen, sol elime odaklandığımda o enerjisel topu hala hissedebiliyorum. 
Beni günlük hayatımda rahatsız edecek hiçbir yan etki deneyimlemedim. Bazıları ilk 21 günü zor veya yoğun atlatabiliyor. Vücudun belirli bölgelerinde ağrılar olabiliyor vs. Bu yüzden oruç tutmak, önceden hazırlanmış olmak ve zaten biraz inzivayi bir hayat yaşıyor olmak avantaj sağlıyor.

• Tüm yazdıklarımı özetlemem ve küçük bir tavsiye vermem gerekirse, bırakın bu tür fırsatlar ayağınıza gelsin, siz peşinden koşmayın derim. 
• Ayrıca reiki'ye inisiye edilmek istediğinizde lütfen bu güvendiğiniz birisi tarafından olsun. Başkaların kötü deneyimlerini bildiğim için ben bu kişinin kesinlikle bir kadın olmasına özen gösterdim. Bence bir kadınsanız sizi inisiye eden de bir kadın olmalı. 
• Kendinize dürüstçe bunu neden istediğinizi sorun. Başkalarına hava atabilmek için mi? Paraya dökebilmek için mi? Yoksa gerçekten mütevazi bir şekilde kendinize ve belki de sevdiklerinize bir faydanızın dokunması için mi? 
• Her şeyi sevgiyle yapın. Özünüz ve güç kaynağınız sevgi olsun. Ve unutmayın reiki yaşam enerjisidir ve yaşam enerjisi her yerdedir, bedava ve ulaşılabilir şekilde, sadece bir dua uzak mesafededir. Bunun için büyük paralar harcayıp, egoyu tatmin etmeye hiç gerek yok. 

Pişman mıyım bu eğitimi aldığım için? Hayır değilim. Bilgi insana hiçbir şey kaybettirmez ama bilgisizlik ettirir.
Reiki eğitimi bana pek bir şey katmamış olsa da, crystal reiki eğitiminde doğal taşların ve kristallerin kullanımı hakkında güzel şeyler öğrendim.
Peki elinde hissettiğin enerji hakkında ne düşünüyorsun derseniz?
Gözlerinizi kapatın ve ellerinizi açın derim. Bunu bir müddet yaptıktan sonra siz de bir şey hissedeceksiniz. Şu an sağ ve sol elimi kıyaslayarak yaptığımda tabi ki sol elimde daha farklı bir güç hissediyorum çünkü sanırım kanal ordan açıldı. Ama bunu hissediyor olmam ve elimde bütün reiki seviyelerinin diplomalarının bulunması bir kanser hastasını şifalandırabileceğim anlamına gelmiyor. Bazı şeyler bizim elimizde değildir. Birinin sizi şifalandırabilmesi için sizin ilk önce o şifayı hak etmeniz gerekir.
Umarım bir gün bu şifa yeteneğim daha da gelişir ve sadece kendime değil, başkalarına da faydam dokunur.
Ama unutmayın reiki aslında hepimizde var. Acıyan yerimize elimizi koymamız ve dua etmemiz mucizevi bir şekilde acıyı dindirir. Şifayı uzakta aramaya gerek yok çünkü o kendi içimizdedir.

You Might Also Like

0 yorum

Reiki inisiyasyonum


Şu an elimde hem 3 tane reiki sertifikam, bir de crystal reiki diplomam var. 
Kağıt parçalarına çok fazla değer vermeyenlerdenim. Çünkü bazen bir şeyi elde etmek için bütün gücünüzü harcarsınız ve bunun karşılığını alamazsınız. Bazen ise hiçbir çaba sarf etmeden elinize bir diploma verilir, hamdın piştin hadi yoluna denir. Oysa kişi hala aynı kişidir ve pek fazla bir yol katedememiştir. O halde bir diploma tam olarak neyin göstergesidir?

Çevremde diplomalarıyla el sallayan bu tür insanları çok fazla görmeye başladım. Her yerden ve en çok da sosyal medyadan bir bombardımana uğruyoruz. Gelin reiki eğitimi alın, sonsuza dek değişin vs. Sürekli herkes kendinin reklamını yapma peşinde. Bir çoğunun niyeti de eminim kötü değildir bunu yaparken. Sonuçta herkes sadece ekmek parasının peşinde. Ama bazen insanların umutlarıyla oynadığımızın farkında olmamız gerek ve herşeyin herkes için uygun olmadığının da. 

Ruhsal Uyanış konusunda bir iki sene önce bir yazı paylaşmış ve kendi yaşadıklarımdan bahsetmiştim. Aslında yayınlayana kadar kendimle savaş verdim. Çünkü bazı şeyler yanlış anlaşılabilirdi ama tam tersine bana özelden yazıp hikayelerini anlatıp yardım isteyenler çok oldu. 
Bu yazıda paylaştığım en önemli şey, herşeyi akışına bırakmanın ve zorlamamanın ne kadar önemli olduğuydu. 
Ben bu yolu tercih ettim, karanlık içime yöneldim ve yolun sonundaki ışığı görmem uzun sürmedi. Kabuğa çekilmek bana şifa verdi ve dıştan profesyonel bir yardım almadan, depresyon hapına bağımlı olmadan atlattım. Şimdi yoluma yepyeni bir ben ile devam ediyorum, sanki karanlıkları hiç deneyimlememiş gibi. 

Bu karanlık dönemlerden geçerken herkesin yolu ruhsal konularla kesişir. Sanki Allah bir yol açıp, gel seni bekliyordum, elimi tut, kavuşalım dermişcesine. 
Bu yola girerken Allah ile birlikte şeytanla da yolumuz kesişir çünkü o verdiği sözün tam arkasında durarak, bizi yoldan döndürmek için elinden geleni yapar. 
Onun en sevdiği günah kibir olduğu için, kulağımıza sen özelsin, bak kimsenin yaşamadığı şeyleri yaşıyorsun, sen seçilmişlerdensin gibi saçmalıklarla doldurur. Bunun sonucunda bizi öyle bir yola sokar ki, boyumuzdan çok büyük işlere kalkışırız. İşte reiki buna çok güzel alet edilebiliyor maalesef.

Bir keresinde Erhan Altunay televizyon programlarının birinde, bir yerim ağırdığında babanneme giderdim, elini koyar dua eder, geçirirdi şimdi bunun adı reiki oldu, demişti. 

Allah yaratırken kendi ruhundan üflediği için içimize, herkeste ve her yerde onun bu ilahi enerjisi vardır. Bunu kullanabilmek için onu fark etmek ve inanmak gerekir. 
Bunu ilk fark edip dünyaya pazarlayan Usui adında bir japon olmuş. İslam'da zaten var olan konsepti japon kültürüne uyumlamış ve dünyaya tanıtmış. 
Reiki eğitimimi alırken, biz tüm bunları zaten esmalarla dualarla da yapıyoruz, ben niye elin japonunun el kol hareketlerini öğrenmek için çaba harcıyorum ki? diye kendimi sorgularken buldum. 

Tamam, peygamberimiz ilim Çin'de de olsa gidin onu bulun demiş. Bu uzak doğu kültürlerinde cevherlerin olduğunu gösteriyor. Ama asıl cevherin bizlerde olduğunu da unutmamız gerek. 
Reiki'yi tıpkı Erhan Altunay'ın da dediği gibi ananne ve babannelerimiz zaten biliyorlardı. Hepimize acıyan yerimizin öpülmesi öğretildi. Çünkü şifa veren sevginin kendisiydi. Çünkü yaratılışa sebep olan şey de Allah'ın sevgisinden başka bir şey değildi. Gizli bir hazine idi, sadece bilinmek istemişti. 

Bu nedenle bu gibi şeyleri abartıp, bir de bunun üstüne büyük paralara pazarlayıp, zaten herkes tarafından bilinen ve aslında herkesin uygulayabilecek olduğu bir şeyi öğrenmek için  kendinizi üzmeyin. Kaderinizde varsa, haritanız ellerinizin şifalı olacağına işaret ediyorsa, bu gibi yetenekler doğru zaman geldiğinde kendiliğinden ortaya çıkarlar. Gerçek hayatta bir şahısa dahi ihtiyacınız yok, Allah sizi rüyanızda dahi inisiye edebilir. 

Reiki & Tehlikeleri 

Öğrenci hazır olduğunda üstat yetişir denir. Benim reiki ile yolum da bu şekilde kesişti. Hiç aklımda yokken birden karşıma çıktı. Herşey yolunda gitti. 
Az önce yukarıdaki cümlelerimde hiçbir şeyi zorlamayın, bırakın ayağınıza gelsin dememdeki kastım tam da buydu. Tesadüf diye bir şey yoktur ama yinede tesadüfen çıkmalı herşey karşınıza. Bunu şamanlar ayahuasca için de söylerler. Çünkü bizi kader planımıza ve ruhsal mertebemize göre yönlendiren çok büyük bir güç var. O ne zaman hazırlarsa bizi, sadece o zaman hazır oluruz bazı şeylere. 
Buna hazır olmadan bir de bunun üstüne işin eğlisi olmayan kişilerden bu gibi enerjisel etkilere maruz kalırsanız, bütün hayatınız bir anda elinizden kayabilir. Bu konuda da bana özelden yazıp, ne yapmalıyım şimdi gibi sorular soranlar oldu. 

İlk önce arınmalısınız. 
Hem bedensel hem zihinsel hem de ruhsal. 
Bu bedensel, zihinsel ve ruhsal arınma seneler süren, hatta ömrün son nefesine dek devam eden bir şey. Bu gerçeği aramızda unutanlar oluyor. Bir varış yok, sonsuz mutluluk yok, aslında hep bir savaş var bu dünyada. Sonuçta cenneti kazanmak kolay değil. 

Eğer bu yolculukta yol almayı seçmediyseniz, yani karanlığın varlığından bilinçsiz iseniz, hala nefsin üzerinizde hakimiyet kurmasına izin veriyorsanız, zaaflarınız aracılığıyla seçim yapıyorsanız, reiki'nin sizde açabileceği kanal, karanlıkları deneyimlemenize sebep olabilir. 
Reiki ile ilgili Renan Seçkin ve R. A. Zankova gibi yazarların kitaplarında korkutucu şeyler okudum. Doğru kişiyi bu konularda bulmak o kadar zor ki, kimseye güvenemezsiniz. Bu yüzden bazen uzak durmak, yakın olmaktan daha güvenlidir. Bu hataları yapmış olanların var olduğunu bildiğim için bu yazıyı yazıyorum. Amacım reiki'yi suçlamak değil çünkü karanlığa sebep olan o değil, insanın kendisi. 
Tüm bunlar reiki'den bilerek uzak durmama sebep oldu senelerce. Ta ki yoluma çıkana dek. 

Neler yaşadım, neler hissediyorum? 

İlk reiki inisiyasyonum sabaha karşı olacaktı ve o sabahın akşamında yatağa yatarken ilginç bir deneyimim oldu. 
Yatağa yatarken korkunun yükseldiğini hissettim. Sanki odada tek başına değilmişim gibi. Sonra gözlerimi kapattığımda bu hissiyat kuvvetlendi ve daha çok paniklememe sebep oldu. Hiç mesafe kalmaksızın başka bir dişil varlık bana hissedebileceğim kadar yakın duruyordu. Tam o sırada karanlıkta yürüyen ve uzaklaşan uzun saçlı bir kız gördüm. Arkadan bana çok benziyordu, ertesi sabah inisiye edildikten sonra onun benim karanlık bir benliğim olduğunu anlayacaktım. Bu arada bu gördüklerim uyku ile uyanıklık arasında oluyor. Bir hayal şeklinde. Hepiniz bu tür şeyleri deneyimlemişsinizdir. Çünkü uykuya dalmadan önceki kısa anda, bilinçaltı devreye girer. Görülen şeyler çoğu zaman gerçek değildir ama yinede kişiye önemli mesajlar verirler.
Bana yakın duran varlığın tam o sırada rahatsız olduğumu anlayarak biraz geri çekildiğini hissettim. Sonra korkmamam gerektiğine ve onun yarınki inisiyasyon için burda olduğuna dair bir his oluştu içimde ve uyuya kaldım. O gece şimdiye kadar gördüğüm en güzel rüyalardan birini gördüm. Özel olduğu için paylaşmak istemiyorum. 
Ama o beliren varlığın, içimde hala yaşamaya devam eden karanlık benliğimden kopmamı sağladığını ve astral boyutta ruhumu sabah olacak olan inisiyasyona ve daha saf bir enerjiye hazırladığını düşünüyorum. Hatta beni inisiye edenin diplomamın üzerindeki isim değil, bu varlığın olduğuna eminim. 

Daha önce rüya günlüğü tutmakla ilgili bir yazı paylaşmış ve bazı rüyalarda görevlendirilmiş varlıklar tarafından inisiye edildiğimizden bahsetmiştim. 
Ruhsal tekamül sürecinde dünyada imtihan edildiğimiz gibi, astral boyutta da ediliriz ve bu gerçek hayattaki deneyimlerimizi de etkiler. Belirli astral kapılarda belirli üstatlar bulunur ve onların görevi sizi zaaflarınızla imtihan etmektir. Eğer bu imtihanları geçerseniz, astral kapı açılır ve yeni bir boyutu deneyimlersiniz, eğer zaaflarınız ağır basarsa, geçemezsiniz ve kapı kapanır. Bu gibi rüyalarınıza çok büyük önem verin çünkü genellikle onlardan sonra hayatınızda gerçek değişimler yaşamaya başlarsınız. Aslında gerçek olan astral boyuttur, bu dünya bir illüzyon ama biz bunu tam ters olarak algılıyoruz. 

Sabah uyandığımda sol elimde bir ısı değişimi vardı. Sanki elimde enerjisel bir yapıya sahip olan bir top tutuyormuşum gibi bir his. Parmak uçlarımda ise nabız atıyor gibiydi. Gün boyunca devam etti. Sağ elimde hiçbir şey olmamasına rağmen, sol elime odaklandığımda o enerjisel topu hala hissedebiliyorum. 
Beni günlük hayatımda rahatsız edecek hiçbir yan etki deneyimlemedim. Bazıları ilk 21 günü zor veya yoğun atlatabiliyor. Vücudun belirli bölgelerinde ağrılar olabiliyor vs. Bu yüzden oruç tutmak, önceden hazırlanmış olmak ve zaten biraz inzivayi bir hayat yaşıyor olmak avantaj sağlıyor.

• Tüm yazdıklarımı özetlemem ve küçük bir tavsiye vermem gerekirse, bırakın bu tür fırsatlar ayağınıza gelsin, siz peşinden koşmayın derim. 
• Ayrıca reiki'ye inisiye edilmek istediğinizde lütfen bu güvendiğiniz birisi tarafından olsun. Başkaların kötü deneyimlerini bildiğim için ben bu kişinin kesinlikle bir kadın olmasına özen gösterdim. Bence bir kadınsanız sizi inisiye eden de bir kadın olmalı. 
• Kendinize dürüstçe bunu neden istediğinizi sorun. Başkalarına hava atabilmek için mi? Paraya dökebilmek için mi? Yoksa gerçekten mütevazi bir şekilde kendinize ve belki de sevdiklerinize bir faydanızın dokunması için mi? 
• Her şeyi sevgiyle yapın. Özünüz ve güç kaynağınız sevgi olsun. Ve unutmayın reiki yaşam enerjisidir ve yaşam enerjisi her yerdedir, bedava ve ulaşılabilir şekilde, sadece bir dua uzak mesafededir. Bunun için büyük paralar harcayıp, egoyu tatmin etmeye hiç gerek yok. 

Pişman mıyım bu eğitimi aldığım için? Hayır değilim. Bilgi insana hiçbir şey kaybettirmez ama bilgisizlik ettirir.
Reiki eğitimi bana pek bir şey katmamış olsa da, crystal reiki eğitiminde doğal taşların ve kristallerin kullanımı hakkında güzel şeyler öğrendim.
Peki elinde hissettiğin enerji hakkında ne düşünüyorsun derseniz?
Gözlerinizi kapatın ve ellerinizi açın derim. Bunu bir müddet yaptıktan sonra siz de bir şey hissedeceksiniz. Şu an sağ ve sol elimi kıyaslayarak yaptığımda tabi ki sol elimde daha farklı bir güç hissediyorum çünkü sanırım kanal ordan açıldı. Ama bunu hissediyor olmam ve elimde bütün reiki seviyelerinin diplomalarının bulunması bir kanser hastasını şifalandırabileceğim anlamına gelmiyor. Bazı şeyler bizim elimizde değildir. Birinin sizi şifalandırabilmesi için sizin ilk önce o şifayı hak etmeniz gerekir.
Umarım bir gün bu şifa yeteneğim daha da gelişir ve sadece kendime değil, başkalarına da faydam dokunur.
Ama unutmayın reiki aslında hepimizde var. Acıyan yerimize elimizi koymamız ve dua etmemiz mucizevi bir şekilde acıyı dindirir. Şifayı uzakta aramaya gerek yok çünkü o kendi içimizdedir.